ey erdoğan için asfalta düşmüş türbanlı kız,
üzülme yeşereceğiz ve hakkımızı alacağız!
yine mutlu bir güne uyanmış yatağımda mızmızlanıyordum. yatalak valideciğim ve ananeciğim misafir biliyorsunuz arkadaşlar. birbirilerine tutunarak yataktan kalkmışlar ve başımda recep ivedik taklitleriyle şebeklik yapıyorlardı.
bakın yatalaklık yapmayın sizi darülaceze kapatırım hee deyince sustular. sonra üzüldüm ama orda döverlerdi bu garipleri. gerçi bunları kapatmak gerek analı kızlı. eve kimseyi getiremiyorum. arkadaşlar sevgi, maneviyat yoksunu bir insan olacağım bu şekilde. bu fikri pideci rahmet abi ile istişare etmeliyim aslında. yoksa bu şekilde olmayacak canımı çok sıkıyorlar.
gönüllerini almak adına yanlarına gidip; ya yatalak valideciğim haydi edelim kahvaltımızı da bugün çok işlerimiz var dedim. biraz gönül alma merasiminden sonra kahvaltıya oturduk ve o az çeşitli dindar kahvaltımızı yapmaya başladık ananeciğimin kalçasını cimcikledim, güldük falan. sonra kahvaltım bitti ve uzun parliament'mi ağzıma götürerek uuv çok karizmatik oldum diye düşünerek ocakta yaktım.
kahvaltımı etmiş, sıra potinlerimi hazırlamaya gelmişti. bu arada da kıyafetlerimi ütülemeyen kız bacımı azcık hırpaladım, kafasını kapıya çarptım birkaç kere, burnunu falan kanattım. biraz da pimaş borusuyla etlerini morarttım falan neyse ütülettirdim sonunda işte. dışardaki işlerimi halletmek için kapıya çıktım ve potinlerimi giydim. üst kata çıkan mini etekli yönetici beni görünce V yürümeye başladı ve kalçasını silkeledi, altında don yoktu. bu daveti reddettim hemen tabii ki. yani kendi içimde. öyle sözel bir davetiye olmadı bu kez.
çok bunalmışım zaten allah canımı alsın çıkartır trabzanlara vururdum patpat.
usul usul müslüman adımlarıyla merdivenleri indim. kafamdaki tatlı telaş ile sevinçliydim. taaa ki kapıya çıkar çıkmaz acı bir fren sesiyle irkilip, tozu dumana katarak kaçan bir arabayı görene kadar.
bir araba gördüm ve de içinde sarışın, gayet laik bir hanımefendi...
arkasında bıraktığı duman geçince yerde yatan kız bacımız olan bir türbanlı gördüm. bir anda film şeridi gibi geçti hayatım gözlerimin önünden. lanet gitsin böyle hayata..
noluyoruz lan deyip 200 km hızla giden arabanın ardından koştum ve bir arka sokağa geçtiğini farkettim. kestirmeden koşup yakaladım. götü yemedi bana da çarpmayı sanırım. önünde durdum ve in lan diye haykırdım. herkes bana bakıyor, ak partili esnaf kapılara çıkmış ağızlarında sigara elleri alkış pozisyonunda bu müthiş kapışmayı izlemeye başlamıştı.
maneviyat, huzur kısaca her şey silindi aklımdan. akıl almaz bir öfke ile büründüm. bu arada türbanlı bacımız için gelen ambulans "ölüyok ölüyok ölüyok ölüyok" nidalarıyla yanımda hızlıca geçti. medipol göndermiş çok hızlılar gerçekten. allah korusun hasta falan olursanız google'dan aratın medipol'ü onlardan isteyin. çabuk gelip geçiriyorlar arkadaşlar. hastaneye yetişirsiniz yani.
kızın yanına doğru ilerledim ve kapıyı aç lan dedim. açmadı, yumruğumu sıktım ve elimi camdan içeri soktum kapıyı açtım. elim paramparça olmuş fakat umrumda değildi. kızı arabadan çıkardım ve fırlattım. bu arada esnaf abiler havlu ile yetiştiler yanıma. ben hesap sorarken elimi temizleyip bağladılar, pansuman falan yaptılar.
olsun yine de soğukkanlılığımı korudum arkadaşlar.
kıza ilk sorum;
hanfendi ulusalcı, çağdaş falan mısınız?
evet biz çok laik insanız, ak partiden de nefret ederiz. bu yüzdaan yanae çarptığım kız türbanlı olunca hıhh. siktir ol karşımdan pis yobaz acizemendi, sakallı götüş.
lan kime güveniyor bu diye düşündüm. allah korusun mafyacı, gangıster falan olabilirler ve evime gelip yatalak valideciğim, yatalak ananeciğim ya da bana tecavüz yapabilirlerdi.
kız tehditler yağdırmaya başladı. ben subay kızıyım teamm mı yane, hepinis defolcaksınız bu ülkeden derken ezan okunmaya başladı. kız arabasından izmir marşını son ses açıp oh olsun lan size dedi.
hemen başbakanlık ile iletişime geçtim ve kurmaylarıma durumu ilettim. bunun ardından da kolluk kuvvetlerimizi aradım. kız sarhoştu ve sanırım laikti, ki zaten kendi de açıklamıştı.
bir de komser arkadaşlarımdan birini aradım ve durumu iletip, şu kıza bir formül bulalım içeri falan atalım ergenekoncu diye talimat verdim.
böyle vicdansızlık olmaz, böyle yaşam olmazdı. kızı saçından tuttum ve birkaç şamar attım, kaldırımlarda sürükledim, burnunu falan patlattık esnaf abilerle.
kolluk kuvvetleri geldi ve kızı gözaltına alırlarken, olay yerinden yüreğim burkulmuş bir vaziyette ayrıldım. iş, güç hepsi yalan olmuştu...
laiklik bu muydu? ben her 10 kasım'da hüzünlenirken insanlar türbanlı bacılarımızı neden ezip geçiyor, tartaklıyordu.
döndüğümde türbanlı bacımızın ilk tedavisi yapılmış sedye ile ambulansa alınıyordu. heryeri kanıyordu. ellerimi tuttu ve hüngür hüngür ağlamaya başladı.
ölmeden önceki son cümlesi; az kaldı yeşereceğiz. üzülme gözlerin çok güzel, ağlamayı haketmiyor dedi. hüngür hüngür ağladım sokak ortasında. ambulans hızlı hızlı giderken arkasından bakakalmıştım.
işte o kesimin gerçek yüzü böyleydi...
maalesef böyle seyler günümüz türkiyesinde cok sık meydana geliyor ama ne yazik ki her zaman yardım sever insanlar olmuyor etrafta.gercekten de bu laiklere biri dur demeli artık. gene bu kız insaflıymıs, ben carptıktan sonra geri dönüp üzerinden geceni bile gördüm.yazık cok yazık.
- ah az önce bir insana çarptım durayım da hastahaneye yetiştireyim....
- turbanlıymıs..!?! neyse ben de subay kızıyım o zaman yoluma devam edebilirim...
Gelecek bölüm..
- sonradan sınıf atlayan Jeep kullanan türbanlı kızın. lojmanın servisinden inen subay kızını ezmesi...
Ya da bagdat caddesinde basbakanın sevgili oglunun unlu bir bayan sanatçıyı carpıp surukleyerek oldurmesi ve kacması ardından da abd ye apar topar gonderilmesi...
tabii asvalttaki kan izlerinin silinmesinden sonra (itfaiye tarafından)
Eğer böyle bir şey varsa ki sanmıyorum, insanlık dışı bir davranıştır kim kime yaparsa yapsın. Ama konuyu subay kızı ve türbanlı diye daraltmakla ne amaçlanıyor anlayamıyorum. Yazık yazık! Türbanlı, subay kızına çarpıp kaçınca insani davranış mı olacak acaba?
ülkenin en güzel sahillerini işgal edip karılarına gariban erlerin fön çektiği, sahilde kurdukları masalarda okeye dönen subayların genelinin evladının profilidir.
