sözlükte havanda su dövülen tarih mevzularından biridir. mustafa kemal'in çanakkale'de başarı göstermiş komutanlardan biri olduğu tespitine sanırım kimse itiraz edemez. nitekim cephedeki savaşlardan sonra konu daha nispeten sıcakken ruşen eşref ünaydın kendisiyle röportaj yapmıştır vs vs...neticede her komutanla gazeteciler gelip röportaj yapmaz. buradaki sıkıntı, okullarda vs resmi tarih ve "tek adam" tablosu çizme gayretiyle çanakkale savaşı'nın mustafa kemal'in görev alanından ibaretmişçesine sunulmasıdır. yoksa bir ordunun organizasyonu nasıldır, görev kademeleri nelerdir, bir cepheden silsile olarak hangi komuta kademeleri ne şekilde sorumludur; çanakkale tahkimatları hangi dönemlerde nasıl oluşturulmuştur vs vs bazı detaylar okunur, anlatılır, irdelenirse aslında kayıkçı kavgasına gerek olmadığı rahatlıkla anlaşılabilir. ve yine de mustafa kemal'in başarısına da halel gelmez.
vahdettin ile almanya ya giden heyette bulunan ve orada adından söz edildiğinde herkesin tanıdığı kumandan. anafartalar kahramanı mustafa kemal. yaptığı hamlelerle çanakkale savaşında kilit rol oynayan insan.
tanım: böyle bir kemalist yoktur. tarihte baktığı her yerde atatürk ü gören ve bunu kendisine yediremeyen insan söylemidir. turgut özakman ın o dönemle ilgili kitaplarını biraz karıştırırsanız neyin ne olduğunu görürsünüz.
ordular, komutanları tarafından yönetildiğine, ve ikinci dünya savaşı `-muharebesine göre- "bir patton, bir bradley, bir tschukow" savaşı olarak addedildiğine, ve tarihe de bu şekilde yazıldiğına göre, doğru tespitlleri olan bir "insan"dır.