A şahsı : Efendim evliyalar, dervişler mezarlarından kalkıp savaşmışlardır! Düşman askerlerinin üstüne bulutlar çökmüştür!
B kişisi : Düşman askerleri çıkarma yapmadan önce uzun bir süre gemilerle boğazdan geçmeye çalıştılar. Dervişler de herhalde o sırada makineli tüfeklerin başına geçmiş gemilere ateş ediyorlardı değil mi?
A şahsı : Sen nasıl öyle konuşursun kafir gibi deyyus?
B kişisi : Bu zaferi safsatalara bağlamak, şehitlerin ruhuna hakaret olmaz mı?
A şahsı : Sus! Hep aynı zihniyetsiniz siz! Sözlerin hep yahudi işi! ikiz kulelere de aslında yahudiler saldırdı! Bilmemne aleyyisselam bizzat kalkıp savaşmıştır Çanakkale'de!
B kişisi : Anam, öyleyse Çanakkale'yi kurtaran o dervişler istanbul işgal edildiğinde ne yapıyorlardı? Bu savaştır savaş! Kandır, terdir, top, tüfek, mermi, harita, stratejidir bu! Fedakarlıktır bu! Oğlunu, anasını geride bırakıp ölüme koşmaktır bu! Sen bi tarafından pis yalanlar uydurup sahip çıkasın diye değil, haşa! Köydeki sevdiğinin namusu için, anasının babasının hayatı için, vatan aşkı için, milleti için, canını vermektir bu savaş!
ispatı mümkün olmayan dervişlerdir. efendim ünlü bir hikaye vardır, berbere tıraş olmayan giden bir kişi berberle sohbet etmektedir. o sırada berber allah'ın olmadığını, eğer olsaydı bu kadar insanın aç susuz falan olmaması gerektiğini söylemiştir. berberin bu sözü karşısında müşteri bence sen de yoksun der, eğer olsaydın dışarıda bu kadar saçı sakalı birbirine karışmış insan olmazdı. işte bu mantık süzgeçiyle değerlendirildiğinde laf atılamayacak insanlardır. oradaki derviş bir imgedir, imanı, inancı temsil eder, mecaz, tecahülüarif, kinaye gibi kavramları açıklayacak değilim, ilköğretimde gerekli bilgiler veriliyor ama tutup da onbinlerin şehit oluşunu salt askeri bir olay olarak değerlendirmek de ne denli bilimseldir tartışılır. işinize gelince yalnızca islamiyet'te bulunan şehit kavramı üzerinden gencecik çocukları askere alır, ölünce de daha önce garnizona başörtülü giremeyen annesini kucaklarsın değil mi, ama savaş bitince imanmış, dervişmiş, dinmiş, yalan, hala güdümlü füzelerle filan savaşın kazanıldığını zannedenler için tarih orada duruyor, geçmiş falan değil, basbaya tarih, anlamayanlar için
(bkz: tarih)
Polemiğe girmek doğru olmaz ama bu dervişlere simgesel olarak değil, gerçekten inanılıyor.
Ayrıca ithamda bulunan entry doğru bilgi içermeli. Çünkü orduevlerine de garnizonlara da başörtülü insanlar girebiliyor. (anneannem dahil) Çünkü "7 nokta 4 yetmedi mi?" pankartı taşımıyor, veya şeriat istemiyor. Herkes benim gibi yaşasın demiyor. "Biz müslümanız, onlar patates dininden" demiyor
Bok at izi kalsın mantığı çok kolay. Özellikle bugünlerde önüne gelen türk askerine dil uzatıyor. Bilmeyenler için;
(bkz: baş örtüsü ile türban arasındaki farklar)
(bkz: bas ortusu ile turbani birbirine karistirmak)
insanı küçümseyen, böyle davranarak aslında inandığı değerlere de haraket eden fakat bunun farkında olamayacak kadar güdümlenmiş zihniyetin uydurmalarıdır. Ülkesi için savaşanların, ölenlerin hatta düşünenlerin başarılarını, emeklerini ellerinden alarak soytarı kılğına sokulmuş sakallılara yönlendirme çabasıdır. umarım, sizin de başarılarınız (hiçbir başarınız bu kadar büyük, görkemli ve önemli olmayacak) bunun gibi saçma şeylere yorulur, sizin yerinize insanların uydurmaları anılır da; hakkettiğiniz hiçliğe kavuşursunuz denilesi durumdur. saygısızlıktır.
sadece türklerin değil avustralyalı ve ingilizlerin de anlattığı olaydır. bir sis bulutunun tüm tümeni saniyeler içinde yok ettiği anlatılır. siz kabul etmeyin, yobaz saçmalığı olarak görün ama gerçek olmasa bile insanlara umut vermiş olaydır. orada savaşan herkes yaratanın kendisine yardım ettiğini düşünüp, şehitliğe inanarak bir saniye bile düşünmeden kurşunların önüne atlamıştır.
düşmana karşı cephede süngülü asker olarak bedenleriyle savaşan ve hem cephede hem cephe gerisinde duaları vesilesiyle ruhlarıyla savaşan anadolunun genç ve ihtiyar çocukları içerisinde bulunan dervişlerdir.
safsatalar bütünüdür. orada kahramanca sava$an ordumuza kar$ı bir hakarettir, günahtır. çanakkale sava$ı hayaletle ruhla falan değil, müthi$ bir askeri taktik ve vatan sevgisiyle kazanılmı$tır. madem o insanüstü varlıklar çanakkale'yi savundu da, neden sarıkamı$'ta binlerce askerimiz donarak öldü. oranın da icabına bakıverselerdi ya.
not : bunlar halkın dini duygularıyla oynamak için uydurulmu$ rant efsaneleridir.
beyin kıvrımları maddenin esaretinden kurtulamamış insanların safsata dediği, yaşadığı dünyayı anlayamamanların burun kıvırdığı. Bedir savaşında meleklerin yardıma geldiğini bizzat Allah c.c ayetle beyan ettiği ve örneklerinin çanakkalede de gerçekleştiği hadise. Bu arada buna burun kıvırırken dikkat etmek lazım, malum sağlaması Haşir Meydanında yapılacak olan durum.
Çanakkale savaşını Atatürk ve askerleri değil gökten inen yeşil sarıklılar kazandı diyen din bezirganlari.
O yeşil sarıklılarin Filistin şubesi yok mu? Diye sorasım geliyor.
senin o dervişlerin savaşı kazandıracağına, ülke işgal edilene kadar neredeydi? cidden merak ediyorum böyle bir saçmalığa (saçmalık kelimesi bile daha gerçekçi geliyor) nasıl inanabiliyorsunuz. sonra vay efendim biz uzaya çıkıyoruz. hadi len oradan pokemon seni
