inşallah kemikleriniz sızlamıyordur, yine de her aklına geldikçe size fatiha okuyan torunlarınızı gördükçe mutlu oluyorsunuz, biliyorum. Allah sizin aziz ruhlarınıza erişecek evlatlar bize nasip etsin, rahat uyuyun.
çanakkale gazisi dedemin babası mustafa keleşoğlu defalarca dedeme sorarak ozamanlarda neler yaşandığını dinledim, anlattıklarına göre şimdiki güçlüyüm diye gezinen dalkavuklar onların yanında hiç bişeymiş, şimdiki zamanın insanları o zamanın şartlarında yaşıyor olsaymış hiç birisi sağ çıkamaz mış.
bencede öyle neleri göze aldıklarını görmüyormusunuz bir emir geliyor ve emir şöyle;
ben size savaşmayı değil ölmeyi emrediyorum...!
şimdiki insanlar böyle bir kelime duydukları anda kaçarlardı bence.
yanıbaşında arkadaşı şehit olmuş, 3 adım sonra kendisi de şehit olacak ama yürüyor, asla tereddüt etmeden yürüyor. çünkü o ölmek için emir aldı. ne güzel bir askerdir o, ne güzel bir dede. öyle bir askere sahip komutan ne şanslı bir komutandır.
genel kabul görmüş bir terimdir. Fakat çanakkale şehitliğine gidildiğinde görülüyor ki şehit olan binlerce genç var. Kimi 16 yaşında kimi 17. Bizim dedelerimiz dediğimiz kişiler daha anasına doymadan, hayatta kendine ait bir şeyler elde edemeden vatan, namus, şeref ve haysiyet savaşına girdiler. Belki oyun bile oynayamadılar. Iste o çocuk dedelerimiz bize bu vatanı armağan etti. Bunları düşünüp te duygulanmamak elde değil. Ruhları şad olsun. Mezarları nur dolsun.