çanakkale savaşı bir destandır... 1915 yılında tarihin hiç bir döneminde görülmeyen bir savunma savaşı yapılmıştır. bu savaşta ne koç yiğitler şehit oldu, ne gözü kara cengaverler gazi oldu... yurdun her köşesinde analar feryat figan türküler yaktılar.... kimi askerler kol bıraktı çanakkale'de kimileri bacak, kimileri baş bıraktı, kimileri devasa gövdelerini bıraktı çanakkale'de... yurdun savunması öyle kolay olmadı...
cephe gerisinde yokluktan var ettikleri ilaçlarla yaralı askerleri tedavi etmeye çalışan anadolu kadınlarının hakkı nasıl ödenir bilinmez... ya yurdun her köşesinden gönderilen yiyecek, giyecek yardımları...
anadolu kadınının, kendi eliyle yaptığı çoraplar, kazaklar, montlar... bunların hakkı nasıl verilir.
evet, filmi izledik. böyle bir film yaptıkları için başta yapımcılara olmak üzere, yönetmene, oyunculara, set ekibine canı gönülden teşekkür ederim. ama malesef film çok ama çok eksik...
çanakkale'de yazılan destan daha bir görkemli, daha bir duygulu anlatılabilirdi.
koca seyit'in o top mermisini kucaklayıp götürmesi ve etrafında ona bakan diğer askerler malesef üzmüştür... bu iş böyle olmamalıydı. koca seyit o mermiyi tek başına götürebiliyorsa diğer askerler orda ne beklemektedir. insan o merminin bir ucundan tutmaz mı?
koca seyit mermiyi götürürken ağzından akan kanlara bakacağınıza merminin ucundan tutun be kardeşim. aslında buradaki feryadım oradaki askerlere değil tabiki. biliyorum ki oradaki askerler böyle bir şey yapmadılar. koca seyit tek başına iken götürdü o mermiyi. yani etrafında bu kadar asker yoktu. buradaki anlatmak istediğim şey, filmin vasatlığı tabiki. destanın filmini yaparken böyle sahneleri iyi kurgulaman gerekli...
yinede her şeye rağmen teşekkürler. inşallah böyle yapımların devamı da yapılır...
beceremiyoruz hacı biz bu işi. anlatamıyoruz anlatmak istediklerimizi. adamlar alamadıkları vietnam üzerine 2500 film çekti ki izlesen aldı zannedersin, biz destan yazıyoruz, çağ kapatıp çağ açıyoruz( fetih) ama beceremiyoruz. imkansızlıklardan bahsetmesin kimse bana, sene olmuş 2012 klişe yaptırmayın bana.
Şu ana kadar Çanakkale ruhunu en güzel yansıtan film. Her Türk evladının bu filmi "sinemada" izleyerek o anları yüreğinde bir kez daha hissetmesi lazım bence.
Lütfen sinemaya gidin, izleyin, izletin.
ve bu filmin görsel efektlerine, bilmem neyine sallayan "denyo" lara kulak asmayın. bütçe belli, imkanlar belli, bu kafasızlar hâlâ neyin peşinde? sen bu filme destek olmazsan daha iyilerinin çekilmesini nasıl bekleyeceksin? bir sürü komedi filmimiz varken, tarihini anlatan üç beş filme de bok atmaya çalışırsan senin aklından şüphe ederim.
Senaryosunu turgut özakman'ın yazdığı, önümüzdeki mayıs ayında çekimlerine başlanılması planlanan film. Film çekimlerinin 2,5 ay sürmesi ve filmin ekim 2012'de vizyona girmesi bekleniyor.
Filmin haberini Görür görmez parayı buldunuz tabi 2. Filmi de çekersiniz dedim ama Bu filmin yapımcılarıyla Fetih 1453'ün Yapımcıları aynı kişiler değilmiş.
ben turgut özakman'ın kitabını okuduğum için rahatlıkla söyleyebilirim ki kitaba yapılan ayıptır bu film. yıllardır herkesin beklediği bu destanın beyazperdeye yansımasi bu kadar ucuz olmamalıydı diye düşünüyorum. çok baştan savma yapılmış. görsel efektler arka sokakların bi kademe üstü sadece. keşke biraz daha emek verilseymis. gerçekten vasatın da altında yarım yamalak bir film olmuş. umarım bu filmi layıkıyla çekecek bir yapımcı da yönetmen de el atar bu ise.
bugün gittiğim ve gerçekten beni çıldırtmış olan filmdir.
neresinden tutsan elinde kalıyor film, senin elinde çanakkale destanı gibi bir malzeme varken bu derece yanlış kullanıyorsan sorun büyük.
Filmi çekerken, anadolu insanına değineyim, seyit onbaşıyı anlatayımi anafartaları anlatayım, conk bayırını, atatürk'ü, sefaleti anlatayım derken karman çorman bir film oluşturuyorsun, bu olayların hepsi ayrı film olabilecek hatta devam olarak yapılabilecek hikayelerken hepsini bir filmde anlaymaya çalışıyorsun yazık günah.
--spoiler--
Seyit onbaşının hikayesini bu kadar kötü anlatmak, bu kadar yanlış lanse etmek inanılmaz, olayın, hikayenin aslını bilmeyen birisi izlediğinde bu ne saçmalık diyor ve haklı da.
filmde seyit onbaşı 3 kere ağır mermıyı 20 arkadaşının yanında topa goturuyor, hikayenin aslı bunu destan yapan ve gerçek olanında olay çok çok çok farklı, (bkz: seyit onbaşı)
oyuncuları berbat olan film. yahu herşey yapay. adamın oturuşu bile yapay! hiç uğraşılmamış bir film. zamanımı boşa harcıyordum az kalsın. izlemeye kararlıysanız çizgi filmini izleyin, kat be kat sağlamdır filminden. *
doğruları anlatan film.biz seyit onbaşı kimse yok diye tek başına mermileri taşıyor biliyorduk etrafında hadi aslanım diye tezahurat yapan çekirdek çitleyen askerler varmış. mal film.