genellikle bir bahanedir. bilinmeyen, cevap verilemeyen bir soru karşısında başvurulabilecek ilk klişedir. çok çok nadir olarak da gerçekten insanın konuya hakim olup da çalışırken atladığı ince detaylardan soru gelmesi de muhtemeldir pek tabi.
sınava çalışırken elinde bulunan 500 sayfalık fotokopilere bakarsın önce. ilk başladığında düzenli gidersin ama bir süre sonra sıkılırsın, zaten son günlere bıraktığın için vakit de yoktur ve bu ders ağırlığında daha 3-4 ders vardır. yavaş yavaş konu seçmeye başlarsın. bundan sormaz ki hoca, bu çok kolay, bu çok ezber, tablo mu sorucak yaa, gibi cümleler eşliğinde çalışmanı sonlandırırsın. sınavda o beğenmediğin konudan çıkan soruyu görünce de; "o kadar konudan bunu mu buldun, ben olsam neler sorardım ohoo." dersin. sonra seneye tekrar başa döner...