iş yerinde akşamın nasıl olacağını kara kara düşünmek, ne sorsalar bakarız deyip baştan savmaktır. insan bünyesi için dinlenme isteği geldiğinin göstergesidir.
türkün asaletindendir.
önceden tahmin edilmiş edit: siz eksilemeden ben belirteyim türklüğümle gurur duyuyorum ama bu tembel bir millet olduğumuz gerçeğini değiştirmiyor.
Normal bir durum. çalışma isteğinin olması için emeğinin karşılığını alman lazım. bu karşılık, kira paran, faturalar, mutfak masrafların ve giyim masrafların çıktıktan sonra elinde Geleceğe yatırım yapacak kadar paranın bulunmasıyla olur.
Çalıştığın para sadece kiraya ve faturalara gidiyorsa çalışma isteğin olmaz tabii.
Kendimi bildim bileli çalışıyorum. 13 yaşımda başladım çalışmaya. Hem okudum hem de çalıştım.
Ama bakıyorum hans sam toni coni herkel frank avrupa’da benden daha az çalışıp daha çok para kazanıyor, daha insani koşullarda yaşıyor. Ben ırgat gibi çalışıyorum, birileri kapağı bir yerlere atıp lüks ve şatafat içerisinde yaşıyor.
Gençlerin de düşüncesi bu işte. Adam emeğinin karşılığını alamayacaksa neden çalışmak istesin ki? Ev almak istesen alamazsın, araba almak istesen alamazsın. Bu devirde anca karnımızı doyurmak için çalışıyoruz, keşke severek çalışsaydık ama maalesef.
Marx bu konuyu yabancılaşma ve meta fetişizmi kavramları içinde değerlendirir. Kısaca Aslında üretmek insan için büyük bir haz kaynağı iken kapitalizm ile birlikte bu haz emekçinin elinden kayıp gitmiştir, insan üretim sürecine ve ürettiğine yabancılaşmıştır çünkü bundan elde edilen fayda kapitaliste yani sermaye sahibine geçmiştir.
Haklılık payı var rahmetlinin tabi sorun tembellik de olabilir, kişiden kişiye değişir.