Hayatta hem işinin hem evinin hem de toplumun beklentilerinin arasında denge kurmaya çalışan, belki de her an yorulmaya mahkum ama asla pes etmeyen bir figür.
Küreselleşmeyle eriyen geleneksel toplumlarda internet ve TV yardımıyla hızla yayılan ve adına "her alanda eşitlik" denilen kadınların işgücüne katılımı ve bunun sonucu toplumsal kurumların sekülerleşerek zamanla kabukları çatlamasıdır.
Uzun süreli sonuçları:Toplumsal ahlak ve normların yerle bir edilmesi, devlet faktörünün etkisinin kırılması.
Başına "çalışan" kelimesi getirilerek gereksiz yere yüceltilen kadındır.
Insanlar, hastalık-yaşlılık- öz bakıma muhtaç yakın sahibi olmadıkça çalışmalilar zaten. Kendi parasını kazanan insan her yerdeki söz hakkını etkin kılar. Hem öz güven hem de maddi açıdan güç ile ödüllendirilir.
ev işleri çcuk bakımı ve misafir ağırlamaya olan fazladan katkıları önümüzdeki süreçte azalarak bitecektir. biz geçiş dönemindeyiz ilk defa ev, tarla-bahçe dısında çalışan kadınların yoğun olduğu dönemdeyiz o yüzden kadınlar da hakkını daha öğrenemedi fazla yıpranıyorlar zamanla avrupa gibi olur zaten kadın kadar ev işi, idaresinden anlamayan erkekler tercih edilmez. kimse kadından durduk yere çay,kahve istemeye cüret edemez.
kendi parasını kazanıyordur, çalışmayan kadınlara göre özgüveni yüksektir ancak çevremdeki gözlemlerime göre eşleri ev işlerine yardım etmeyen kadınlar hem evde hem işte çalışıyorlar. hiç birşeye yetişememekten, yorgunluktan muzdaripler. iş, güç, kariyerde yetmiyor. insana onu seven, hayatı paylaşan biri lazım.
Yazin yapacagi misler gibi tatille yilin butun yorgunlugunu atacak olan kadindir. Arkadaslar saka misiniz?
Cidden eve donerken gun yapan teyzeleri kiskananlar mi var aramizda? Aman yarebbim.
acınılasıdır. bakmayın öyle havalı süslü püslü göründüklerine.
yarımdır her şeyi yarım. tam olan tek şey vicdan azabı ve yorgunluktur.
eve yetişemez işe yetişemez çocuğa yetişemez. hiç bir şeyi tamamlayamaz. ne adamakıllı yemek yapar ne de evladına doyar.
sıcak havalarda aklı yavrusundadır. ah evde olsaydım da parka götürseydim birlikte gezmelere gitseydik ona ağaçları çiçekleri anlatsaydım diye düşünür.
bir cuma akşamı işten eve dönerken kamelyada oturup pasta börek yiyen ılık havada fresh bi şekilde sohbet eden ev hanımı komşularını görüp hırsından ağlayası gelir.
evet bu benim arkadaşlar. bırakalım feminist ayaklarını. 20 gün yıllık izin kimseye yetmiyor. yavrumun manevi açlığı bir yana bazen yorgunluktan ölcem zannediyorum.ha öyle ağır bi işim de yok yani.
annemin istemediği gelin türüdür. lan o değilde bütün milletin "gelinimiz çalışsın eve çift maaş girsin" diyerek para için aklı gidiyor. bizimkiler çalışan gelin istemiyor.
istisnasiz hepsi iş ortamında erkeklerin sözlü tacizine, çeşitli imalarina, iğrenç bakışlarına maruz kalır. Çizgisini bozmadan yoluna devam eden kadınlar hayatta karsilasabileceginiz en güçlü ve güzel insanlardir.
