çaldıklarımı vermem hepinizi yakarım

entry2 galeri0
    1.
  1. tek gerçektir. varoluşumun yegane amacıdır.

    fakir bir ailede kenar köşe bir mahallede büyüdüm. dayak yedim, hakarete uğradım, aşağılandım ve bilendim. mevcudiyetimde derin yaralar oluştu, ruhum kırıldı, üzüldüm, acıdım, kızdım. nihayetinde katılaştım ve geldiğim karanlığı hiç unutmamaya, intikam almaya yeminler ettim, hırs yaptım, insanları kullanmayı öğrendim. iki adım önümü görmek istemedim, daha çok beş adım sonrasını imar etmek ve mutlak hedefime ulaşmak istedim, kendim için, sadece kendim için. doğup büyüdüğüm diyarın tüm zayıflıklarını kavrayıp arkadaşlarımı, cemiyetimi ve sonunda bütün herkesi boş vaatler ve yalanlarla seferber ettim, oyaladım, yeni ittifaklar yaptım ve işim bitince hepsini çizdim, sildim, yok ettim. her türlü yöntem amacıma erişmek için mübah oldu. sadece rakamlarla değil, başka insanlara ait duygular, inançlar, gözyaşları, gelecek planları ve neleri varsa hepsiyle oynadım. ve çaldım...

    servet yaptım, küp küp götürdüm. bu uğurda sahtekarlık, katliam, düşmanlık ve nifak yaratma, toplumun altını oyma, değerleri hiçe sayma, ahlaksızlık, kafa bulandırma, huzursuzluk çıkarma, şov yapma; artık ne icap ediyorsa hepsini ve fazlasını gözümü kırpmadan devreye sürdüm. belki okumuş bir adam değilim, yabancı bir dil bilmem, üsulden adaptan falan anlamam, sanat bilim gibi şeyler benim için birşey ifade etmez; tehdit eder küfür ederim, bağırır çağırır ve inatlaşırım, herhangi bir konu hakkında iki paragrafı bir araya getirip düzgün bir fikir ortaya koyamam, ama her konuda laf sokmaktan da hiç geri kalmam. çünkü sıradan insanlar, yani benim gibi ezik bir hayattan gelenler, eğer ki şans eseri çevresinde gördüklerinin daha ötesininde bir değerler alemini sezemezlerse basitte kalmayı yani hayatın vitesini basite almayı daha güvenilir bulur. sadece ve sadece özgüven sever hale gelirler, altının neyle doldurulduğunun bir önemi kalmaz. kendilerinde olmayan bu boş güven tacirliğine adeta taparlar. her insan böyle değil elbette: benim amacıma hizmet edecek olan bir kitle bana yetti. işte bunları keşfettim ve adeta ilahları oldum.

    çok düşman yarattım, farkındayım. neler yapmadım, ne felaketlere yol açtım, biliyorum, hepsini görüyorum. işte tam da bu nedenle duramam. çünkü değil durmak, yavaşladığım anda tepeme binerler, hesap sorarlar, buna eminim. en kötüsü çaldıklarımı, servetimi, gücümü elimden alırlar ve tüm hayatımı hiçle çarparlar. buna dayanamam.

    bir daha başladığım o zavallı konuma dönemem. hiçbirinizin hayatı, hayalleri ve umutları umurumda değil. kendime masallardan, ışıltılardan, canlı ve cansız insan bedenlerininden, taştan, tuğladan, dünyevi ve manevi bir ton malzemeden duvarlar ördüm, bana erişemeyesiniz, çaldıklarımı geri alamayasınız diye. oldum ben yani, milletin bağırdığı gibi alemin hakimi olamadım belki, ama çöplüğümün horozu oldum. milyonlarla oynuyorum, hem para hem de insan bazında. saygısında sevgisinde, öldükten sonra ifşa olmaktan yana takıntılarım yok, vallahi yok: çünkü nihayetinde servete ve güce dönüştüremedikten sonra bunların bir anlamı yok.

    sizlerle kişisel bir derdim yok, ama kendimi daha zengin ve erişilmez hale getirene kadar hepinizi bir süre daha sallamaya kararlıyım, ve malıma dokunursanız böcek gibi ezerim, haberiniz olsun.

    bilin bakalım kimim ben?
    3 ...
  2. 2.
© 2025 uludağ sözlük