evlerde süs olarak kullanılsın diye poşetlerde 15 tl'ye satılan taşlardır. taşı toprağı altın bu memleketin tezine atıfta bulunmak niyetinde değilim. o çakıl taşları o parayı çok fazlasıyla hak ediyorlar. çünkü çakıl taşlarının tasarımı dünya'daki ayak başparmağının tasarımından sonra en güzel doğal tasarıma sahip nesnelerdir.
Seni düşünürken
Bir çakıl taşı ısınır içimde
Bir kuş gelir yüreğimin ucuna konar
Bir gelincik açılır ansızın
Bir gelincik sinsi sinsi kanar
Seni düşünürken
Bir erik ağacı tepeden tırnağa donanır
Deliler gibi dönmeğe başlar
Döndükçe yumak yumak çözülür
Çözüldükçe ufalır küçülür
Çekirdeği henüz süt bağlamış
Masmavi bir erik kesilir ağzimda
Dokundukça yanar dudaklarım
kenardan alınıp suya fırlatılan taş gibi
denize düştüm sesimi kimse duymadı..
ufacıktım, avcunuzda kayboldum
kanatlarım vardı batmama engel olmadı
şimdi ıssız, sessiz, kuytu ve karanlık
sopsoğuk sularda tek başımayım
gözlerimi açıyorum, canım yanıyor(*1)
bu tuzlu su bana hiç yaramadı(*2)
ben altı üstü basit bir çakıl taşı
anlaşılsın istedim diğerlerinden farkım
ortasına konabilirdim ellerinizle yaptığınız bir tablonun
ya da uğurlu taşınız olabilirdim sadece
sizse diğer tüm taşlar gibi fırlatıp atmayı tercih ettiniz denize
şimdi sonsuz bir karanlık içinde
sıradan'mış gibi' öylece duruyorsam
bu benim değil sizlerin suçudur..(*3)
PS: *1 yazar 'gözlerini açmak' ile gerçekleri görmeyi kastetmiştir
2 yazar 'tuzlu su' ile 'gözyaşlarını' hatta bitmek bilmeyen gözyaşlarını kastetmiştir
3 sadece işaretli cümle alıntıdır..
(08.01.2008)
hiç beklemediğiniz anda önünüzden giden arabanın lastiğinden fırlayıp içerisinde bulunduğunuz arabanın camına çarpmak suretiyle camda koca bir çatlak oluşturmakla birlikte yüreğinizde de çatlağın kat kat büyük boyutlarında bir korku çemberi oluşturabilen ufacık tefecik içi dolu fıçıcıktır.