26.
(bkz: bana çakmak lazım ) sözünün ortaya çıkmasıyla dikkatli konuşmanın önemini hatırlatan nesnenin adı. *
27.
ömer seyfettin'in bir hikayesi.
28.
bulunamaması halinde kriz yaşatır; içici bünyeye.
30.
osmanlı tarzı diye bilinen uçları yukarıya doğru kalkık ayakkabı ve terlik modellerine verilen isimdir aynı zamanda.
31.
derste ya da sınavda çuvallamak... dersten çakmak şeklinde kullanılabilir.
32.
hırsızlığın mübah sayıldığı nadir nesne. *
33.
bir tür domino efekti başlangıcı,
35.
cilveli türkçe'mizin muzur kelimesi. seviyoruz kendisini.
37.
arkadaş ortamında çakmağınız olmadığı zaman, " sana çakmak lazım " , " çakmak yada çakmamak işte bütün mesele bu " gibi esprilere konu olmuş, gazla yaklaşmayın aracıdır.
38.
bir çeşit yakıcı alet. kankası sigara paketidir. mevcudiyeti olmadığı vakit sigara bir hiçtir.
40.
taşı bitmişse ve yakmaya çalışıyorsanız bir anlık dalgınlıkla abanırsanız baş parmak derinizi soyabilir.
40.
çakar çakmak, çakan çakmaz diye bi reklam var. dile dolanır çok pis. çakmak reklamının en kralıdır.
40.
kibritten daha önce icat edilmiştir. sigaranın ekürüsüdir.
41.
sana bir çakmak borcum olsun. şeklinde (bkz: iğrenç espiriler ) sınıfına girecek olan asli itibari ile yakmaya yarayan alettir.
42.
taşları birbirine vurarak ateş çıkarmaktan sonra bulunan muhterem icat.
43.
gazetecilik jargonunda laf sokmak anlamına gelen kelime.
44.
çakmak çakmaya geldik kına yakmaya geldik ayşe teyze aglama kızını almaya geldik diye söylenen türkü (mü).
45.
Çakmak kibrit bulunmadan önce ateş çıkaran çelik alete verilen ad. Eski çakmaklı tüfeklerde taşa çarpıp kıvılcım çıkarmak suretiyle barutlu ateşlemede kullanılan alete de bu ad verilirdi.
46.
kibritten önce bulunmuştur.
47.
Kuruyunca kalın kabuk bağlayan kabarcıklarla beliren ve genellikle yüzde çıkan bir deri hastalığı. Hatta şu anda dudağımın sağ altında kendisi.
