çocukken iki sandalye ve bir battaniyeyle salona yapılması hayli kolay olmasına ragmen büyüyünce işler daha da karışır.iki sandalyeden fazlasına ihtiyac duyulandır.zordur.
dağcılık yapanlar bilir efendim çadır kurmanın ve onu hızlı bir şekilde sökebilmenin inceliklerini ve de gerekliliğini. şöyleki ilk defa çıkıyorsanız kampa önce bir çaylaklık dönemi geçirirsiniz çadır konusunda, çantadan çıkar çadırı, demirlerini ayır, onları boyutlarına göre sırala, hangisi nereye gelecek bul, yerleştir, geçir vs vs gider bu. ancak el alışkanlığı oluşunca 'gel' komutu hakim olur bünyeye ve 'dur' komutu. iki kişi çadır kurarken çadır çubuğu bir kişi tarafından itilir karşıdaki diğer kişi gel ve dur komutlarıyla olayı yönlendirir.
asıl önemli olan olay, fırtınalı havada kampı derhal terketmek zorunda olmanızdan kelli bir de tipi varsa, rüzgar teni bıçak gibi kesiyorsa işte o zaman uzmanlık gerektirir çadır kurmak ve sökmek.. çok meşakatli bir iştir nitekim kar üzerinde bunu yapmak..
bir de çadır hayatı vardır.onu da sonraki entrylerime saklıyorum efendim.
er kişi bünyesinde genelde faili zamansız yaşanan ereksiyonlar olması yanı sıra kimi zaman da abazan şahsiyetlerin olur olmadık yerlerde gerçekleştirmekten haz ettikleri ereksiyon sonucu zuhur eden görsel efekt.
er kişinin tenasül uzvunun dışardan görünümü sanki kumaşın ortasına bir direk dikilmiş edasında olmasından mütevellit argo literatüründe yerini almıştır.
atraksiyonun gerçekleşmesi durumunda eğer malum kişi kot pantolon giymiş ise oluşan görünüm şekil itibariyle pek çadıra benzemeyecektir, lakin eylemin layıkıyla gerçekleştirilmesi için malum şahsın bol kumaş pantolon, eşofman, pijama gibi konfeksiyon ürünlerini tercih etmesinde kati suretle faide vardır.
(bkz: sola yatırmak)
er kişi bünyesinde genelde faili zamansız yaşanan ereksiyonlar olması yanı sıra kimi zaman da abazan şahsiyetlerin olur olmadık yerlerde gerçekleştirmekten haz ettikleri ereksiyon sonucu zuhur eden görsel efekt.
er kişinin tenasül uzvunun dışardan görünümü sanki kumaşın ortasına bir direk dikilmiş edasında olmasından mütevellit argo literatüründe yerini almıştır.
atraksiyonun gerçekleşmesi durumunda eğer malum kişi kot pantolon giymiş ise oluşan görünüm şekil itibariyle pek çadıra benzemeyecektir, lakin eylemin layıkıyla gerçekleştirilmesi için malum şahsın bol kumaş pantolon, eşofman, pijama gibi konfeksiyon ürünlerini tercih etmesinde kati suretle faide vardır.
çadırın büyüklüğüne bağlı olarak zorluk derecesi değişendir. bu kızılay çadırlarını filan kurmak bayaa zordur. zaten tek başına da kuramazsın. birkaç kişinin yardım etmesi gerek, bezi filan tutacak, bir kişi içine girip boruları köşelere yerleştirecek, diğerleri de dışardaki ipleri toprağa çakılan çiviye bağlayacak sabitleyecek falan filan. uzun iştir, yorucudur da. eğlenceli ama tecrübe oluyor, çok süper geyikler dönüyor çadırı dikmek üstüne. *
güzel türkçem de iki türlü anlam teşkil eden eylem. şöyle de bir anım var izninizle anlatayım.
iki çift üç dört günlüğüne tatile gitmiştir. sessiz sinema oynanıyordur ben de çadır kurmayı anlatmaya çalışıyorum, mal mal şekillere girerek falan neyse süre doldu anlatamadım. kulakları çınlasın burak da
+ne yapıyorsun oğlum. o ne amk, yattın kalktın falan.
-çadır kurmaya çalışıyordum oğlum.
+ben kurardım iki dakika da çadırı, deniz gel bakayım. *
ben ilkten oha ayı diyecektim ki baktım kızlar gülmeye başlıyor iyi dedim biz de gülelim anasını satayım. sabah sabah nereden aklına geldi lan derseniz de bir başlıkta çadır kurmak gördüm daldım içeri. *