günümün yarısı su içmekle, yarısı da işemekle geçiyor. bir kaç çok bilmiş arkadaşa danıştım ''kesin şeker hastasısın hacu'' dediler, tırstım. bir hafta psikolojimi hazırlayıp(çok tırsarım lan ben iğneden) şekerimi ölçtürdüm evde, 99 çıktı.
şeker yok prostat yok ne var lan it. neyse bi işeyip geleyim yazacağım devamını.
biracı ihtimali olma yülsektir, su yerine bira içendir. suyun hazmedilmesi zaman alırken biranın zaman kaybetmeksizin direk emilip bağırsaklara gitmesi sonucu oluşan durum.
diüretik etkili zıkkımları çok tüketiyodur yada vücudunda antidiüretik hormon eksikliği vardır.
poliüri bilmem ne üri gibi bintane kavram var bu adamla ilgili.
o değil de sorun ne amk. sen mi işetmeye götürüyon bu adamı. ne zoruna gidiyo anlamıyorum ki. bırak adam işesin amk. bi karışmadığınız bu kalmıştı lan, gidin yatın amk.
çok su içmek kilo kaybı ve ağız kurulugu ile beraberse diyabet hastalıgı belirtisidir.
sadece idrara çıkılıyorsa üriner sistem enfeksiyonlarından kaynaklanır çoğu zaman.
bir de kendisine sorun oda zırt pırt en olur olmadık yerlerde çövdürmek ister mi bakalım? okulda her sınav öncesi herkes tekrar yaparken o tuvalet kapısında, şehirler arası yolculukta otobüs bileti fiyatı kadar mola yerlerine tuvalet parası dağıtırken, açık hava sinemasında millet çimlere yatarken o tuvalet arayışında o mutlu mu acaba? hı akıllı olun.
ben de bu sınıfa giriyorum malesef. öyle lanet bir şeydir ki bu en olmadık yerlerde sıkışıverir insan. çok fazla su ve sıvı tüketmenin sonucu bu galiba.
bu, olsa olsa bir kadındır. bizim yolculuklarda verdiğimiz hemen bütün molalar "dur artık bak, yoksa hiç acımam, aynen arabanın içine s.çarım" diyen "birisi" yüzünden verilmektedir. en olmadık yerde gelir bu meret.
şeker hastasıdır, prostattır,yaşlıdır veya diğer bilmediğimiz bir çok nedeni olabilir, bize düşen görev yardım etmektir, yarın bizim başımıza gelmeyeceği ne malum.