muzaffer izgü nün kitap okuma alışkanlığını zorla edindiren kitaplarından sadece biri. çocukluğunu, gençliğini anlatır kitapta. fakirliği, o şartlarda bile mutlu olabildiği zamanları içerir. babasının ilginç icatları bir yandan güldürürken bir yandan hayata dair iç burkan detaylara bir yenisinin ekletir.
"yağmur yağıyordu yine adana ovasına, ekşi ekşi, insan teri gibi..." bu sözlerle nihayetlenen izgü romanı. hakiki bir tokattır. gül memeler değil bu dom dom kurşunu paramparça ağzımdaki..
annenin yaptığı yemek beğenilmediği zaman, annenin tavsiye ettiği alternatif menüdür.
+evladım yesene yemeğini
-ben bamya yemiyeceemmm
+bi de zıkkımın kökü var yermisin yavrucumm!!
muzaffer izgü nün mutlaka okunması gereken kendi yaşam öyküsünün bir kısmını anlattığı muhteşem romanı. 1940'lı yılların adanasında yoksul insanların yaşamını gerçekçi ve komik bir dille anlatan muzo usta mest etmektedir bu romanıyla.
bir kitap fuarında tanışma bahtiyarlığına eriştiğim sevgili muzaffer izgü ye uzun ömürler dileyerek noktalayalım.
muzaffer izgü'nun çok güzel bir kitabıdır.
-ya ben bir kitap sorcaktım siz de var mı? (10 yaşındayım ilk satın alacağım kitap)
+ aa bakalım canım tabi yoksa da getirtiriz, hangisi. (başına geleceklerden habersiz kırtasiyeci)
-zıkkımın kökü. (gayet doğal, gayet samimi)
+??!! (velet dalga mı geçiyor benle bakışı arasında kırtasiyeci abla).
sonra tatlıya bağladık tabi. onlarda yoktu da ben komşumuzdan istemiştim. (bkz: hey gidi günler)
Muzaffer izgü'nün 1988'de yazıdığı, kendi hayatını anlattığı ronamı.
Filmi;
Hindistan Udaipur Film Festivalinde Altın Fil, Tokyo Film Festivalinde Asya'nın en iyileri, isapnya'da en iyi yönetmen ödüllerini, Altın Kozada 5 ödül birden, Kültür Bakanlığı Ödülü, Pariste 1994 Cine Junior en büyük ödülünü aldı.