Gençlik dönemlerimde her türküsünden anlamlar çıkardığım her sözünü okuduğum her fotoğrafını biriktirdiğim kişi olup, bana pek çok şey de öğretmiştir. Verdiği referansları okudukça bilgim artmıştır, minnet duyarım. O yılların hüzünlü kırık havası nedeniyle, bugün ne yaparsa yapsın kızmam, kızamam...Gönül borcum vardır... Güzel insandır...
iki yönü hariç (birincisi siyasete bulaşması,ikincisi kızını kendisi gibi yetiştirememesi-bu anlamda kendisini suçlamak belki de haksızlıktır)kalan her yönüyle sevdiğim,benimsediğim,hayran olduğum,örnek aldığım,hatta aşık bile olduğum sanatçıdır.Sanatçı diyorum,gerçek anlamda bu kelimenin anlamını kendisinde gördüğüm insandır.Belki de sanatçı kelimesine anlamı veren de odur.Şimdilerde medyada bu kavram havada bedava geziyor,orası ayrı bir olay.Mutluluk,Leyla'nın Evi,Sevdalım Hayat okunası kitapların yazarıdır,çıkardığı eşsiz müzik cd leri de cabası.
Sus söyleme herşey gereksiz artık,
Bana bir şarkı söyle içinde hüzün olsun,
Ne ölümden korkmak ayıp ne de düşünmek ölümü,
Sussan olmuyor,susmazsan olmaz,
Karanlıktan güçlüydü hep aydınlık...
Daha hangi birini sayayımki.
leylanın evi'ni okumadan önce okuyan anneye sorulur:
+beğendin mi anne?
+evet çookk
+mutluluk'tan daha mı güzel yani?
+evet
+o kadar da değildir yani.
okuduktan sonra anneye hak verilir.
son ada'yı okumadan önce. anne gene daha önce okumuştur.
+beğendin mi anne?
+çokkk
+leyla'nın evi'nden daha mı güzel yani?
+evet
+o kadar da değildir yani.
gene anne haklı çıkar.
anneler hep mi haklı çıkar yoksa livaneli her kitabında daha da mı hayran bıraktırır bilinmez ama her kitabı okunası okunası tekrar tekrar okunasıdır.
Sevdalım hayat ve mutluluk kitaplarında, bir gün ermenilerin köylerden toplanarak götürüldükleri ve birdaha hiç haber alınmadığı gibi konulara değinen yazar,bestekar,yönetmen kısacası on parmağında on marifet bir adam. yalnız bu ermeni konusu kafama takıldı birşey mi ima ediyor acaba, bu konuyu araştırıcam.*
nötr bir tutum içinde olduğum yazar/türkücü. fikirlerim sürekli değişiyor zira yaptıklarıyla söyledikleri çelişiyor. ama iyi gibi. en azından şarkıları güzel lan.
nedir, ne düşünür, neyi savunur neyi savunmaz pek bir bilgim yok açıkcası ne yalan söyleyim.
amma velakin bildiğim bir şey varsa o da "leylanın evi" ve "mutluluk" romanının ne kadar güzel olduğudur.
o nedenle böyle iki güzel roman için taktir ediyorum kendisini.
Ömer Zülfü Livaneli.Cogu kimsenin bilmediği ömer isminden ötürü şelpe tekniğini öğrenmek için arasına katıldığı alevilerden önce tepki görmüş sonra da kendini sevdirmiş değerli sanatçı.Belki de alevi kültürünü müziğini gündeme bir sunni olarak taşıyarak toplum olarak cok seyi asmamıza vesile oldu boylece.
son derece güzel bir yazardır aynı zamanda çok iyi de bir müzisyendir. kitaplarındaki akıcılığı ve güzel bir dil kullanması beni benden akmıştır. son ada ve leylanın evi kitapları kesinikle okunmalıdır.
7 ağustos akşamı saat dokuzda, harbiye cemil topuzlu açıkhava tiyatrosu'nda, geçmişten bugüne imza atmış olduğu eserlerden müzikseverlere bir demet sunacak olan sanatçı.
şu anki haliyle oy vereceğim en son parti konumunda olmasına rağmen, bu gelenekten geldiği halde aşağıdaki linkteki sözleri söyleyen kişi benden oy alır.
zarefeti, olgun tavırları, eğitimi, şarkıları hala çoğu insanın zihninde duran, büyük üstad. son zamanlarda özgürlük şarkısının vodafone reklamlarında kullanıldığı ve bazı arkadaşlarının buna karşı olduğu o önemli şarkı neden bir kıytırık reklamda duruyor, sitemlerine kendisi gayet olgun bir şekilde bu ayarı vermiştir; şarkılarım savaşı, ayrımı destekler biçimde kullanılmadığı sürece benim için hiç bir sorun yoktur.
büyük sanatçı ve bir o kadar büyük dönektir. durur durur iki akıllı konuşur, sonra yine dönekliği aklına gelir ve bunu gösterecek bir şeyler her seferinde yapar. son olarak da bir reklama verdiği o şarkısıyla bunu göstermiştir. şarkının isminden dolayı bu anlam gelmektedir; (bkz: özgürlük)
özgürlüğün melodisini satabilirsin ama kendisini asla.
(bkz: özgürlük kaç kuruş)