dünyanın en saçma şeyi budur herhalde. bu topraklarda sırf pipisi var diye askerlik yapmak zorunda kalmak nedir ya? bedelli değil gönüllü askerlik gelmeli.
Arkadaşım çok uzun yazıyorsunuz. Özet hiç çıkarmadınız mı okul hayatınızda siz?
Askerlik zorunlu olabilir elbette ama 20 yaşında annesinin dizinin dibinden ayrılmamış çocuğu sınır karakoluna nöbete koyarsan keklik gibi avlanır. içimize durup durup ateş düşme sebebi de budur. Sen eğit askerini önce bir. Adam eline sapan almamış dana gibi silahı verip haydi nöbete diyorsun. Ne yapacak o adam bir baskın olsa? Alnının ortasından yiyip kalacak kurşunu.
Son olarak illa zorunlu olmaya devam edecekse askerlik de süresi artmalı. Çıkar 2 yıla. En azından daha bilinçli askerlerin olur. Zaten her tarafın düşman dolu.
Devlet gerektiğinde yani savaş veya çatışma çıktığında güvenliği sağlamak ve sınırları korumak için ordu teşkilarlanmasına ihtiyaç duyar.
iç güvenliğin ve taşrada asayişin sağlanması amacıyla adli kolluk görevi yürüten genderme-jandarma istisna tutulursa asker savaşmak için vardır.
Zorunlu askerliğin mantığı asker savaşmak zorunda kaldığında aktif görevde olan muvazzaf askerler ihtiyacı karşılamadığında gereken sayıyı halktan tamamlamak gerektiğinde Ergin olan erkek nüfusu cepheye şevketle öncesinde temel eğitime almaktır.
Askerlik mesleğinin daha doğrusu sıcak çatışma içinde olan askerlerin sahip olması gereken en temel beceriler cesaret dayanıklılık fiziksel güç gibi bireysel unsurlardır.
Savaş çıktığında zorunlu askerlik sırasında temel eğitimi almış kişiyi cepheye sevk edecek olsanız bile sevk etmeden önce yeniden temel eğitimden geçirmek zorundasınız.
Zorunlu askerlik için gençken temel eğitim almış kişi aradan yıllar geçip yaşlanıp güçten düştükten sonra yeniden temel eğitime tabi tutulup ihtiyaç olduğunda cepheye sevkedildiğinde zaten savaşmak için gereken düzeyde olamayacaktır.
Askerliğin bana göre temeli kondisyonun yüksek olmasıdır. 35-45 aralığında bir adam spor yapmamışsa düzenli beslenip fit değilse zaten sıcak çatışma ortamında Ateş altında bir varlık gösteremez sadece Orduyu kalabalık gösterir ve bu asker sayısının fazlalığı bir caydırıcılık unsuru olarak askeri stratejide yer bulur.
Yani bana göre askeri mantık açısından piyade olarak 1 milyon asker beslemek ancak birinci ve ikinci dünya savaşı gibi zamana yayılan birden çok cephede savaşmayı gerektiren çatışmalarda anlam kazanır.
Bugün askeri anlamda cephe savaşı kavramı yerini bence düşük yoğunluklu savaşa bıraktı. Ovada karşı karşıya dizilen binlerce askerden oluşan Ordular yerini tank ve topçu ile desteklenen hava kuvvetleri ile koordineli çalışan çok daha küçük unsurlara bıraktı.
Suriye savaşı ve Amerika'nın ırağı işgali bunu net olarak ortaya koyuyor zira savaş artık açık arazide değil şehir içinde sokak aralarında devam ediyor.
Sokak aralarında savaşmak ile açık arazide savaşmak birbirinden her açıdan farklı. Kullanılan askeri teçhizat bakımından üstün olan sokak savaşında avantajlı olduğu için teknolojik üstünlüğü olan savaşı kazanıyor.
insansız hava araçları lazer güdümlü akıllı füzeler termal kameralar gece görüş dürbünleri pahalı ekipmanlar. Etkili mesafesi bakımından tam bir piyade tüfeği olan hk g3 gibi standart bir tüfek yerine çok daha modüler bir piyade tüfeği gerekliliği gibi unsurlar savaşa harcanan bütçeyi arttırıyor.
Askeri bütçeyi toptan arttırmak yerine 1 milyon askeri 12 ay kışlada beslemektense sayıları atıyorum 500.000 askeri 3 ay eğitip full donatarak sahaya sürmek daha akılcı.
Türkiye'de askerlik rejimin kitleleri kendi ideolojisi ile eski sisteme göre 18 ay şekillendirdiği ya da eğittiği bir yer olduğu için zihniyet değişmeden 3 ay temel eğitim almış full donanımlı teçhizata sahip orduya geçemiyoruz.
Özet : gerekli olmakla birlikte nitelik ve nicelik olarak modernize edilmesi gereken bir askerlik.
çağ dışı sistemdir. ayrıca oldukça riskli iştir. istihbarat için istediğin kadar kas, eğer sen ışidlisini, pkklısını, paralelcisini ordunda bir yıl barındırırsan terörist yapılar her bi bokunu bilir. tüm personelini nerede oturduğu, hobileri ve zaaflarına kadar öğrenir. aptallıktır aptallık. hatta aptallığın daniskasıdır.
allah peygamber aşkına şunun ne kadar saçma ve gereksiz hatta zararlı olduğunu artık anlayın.
ömründe ilk defa silah görmüş adamı alıp gönderiyorsun yıllardır dağda yaşayan silahıyla yatıp kalkan adamın karşısına. er silahı ilk defa görüyor geldiği topraklara yabancı.
sudan çıkmış balıktan farkı yok.
sonra çatışmada ne olduğunu anlamadan ölüyor. olur iş mi bu ? aklınız vicdanınız kabul ediyor mu? daha kaç yıl gerek askerliğin bir uzmanlık işi olduğunu anlamanız için ?
dün babalarınız bugün kendiniz/ eşleriniz yarın evlatlarınız.
hele hele parası olanın bedelli yaptığı yerde zorunlu askerliğe karşı sesinizi yükseltin.
acemilerle dolu bir ordu değil uzman bir ordu istiyoruz.
sadece subayları değil her personeli etkin ve eğitimli bir ordu istiyoruz.
Sike sahip olmanın adının vatan borcu adıyla pazarlandığı devlet organizasyonu. anti-militarist insanların sayesinde çoğu avrupa ülkesinde zorunlu askerlik kalkmıştır. Bizim asalak politikacılar vatandaşın kanını emmeye devam ediyor.
bir ülkenin var olması için zorunlu olan şeydir. ülkenin erkek nüfusu ya malıyla ya da canıyla bu görevi yerine getirmek zorundadır. canıyla askerlik yapmayanlar malıyla bedelli askerlik yapar ancak öyle 18.000 tl gibi bedava bir fiyata değil, dengeli olacak. Kişi askere gitmek ile bedelli yapmak arasında tercih edebilecek seviyede olacak tutar. Yoksa herkes bedelli yapar, kimse askere gitmez gibi bir durum da ortaya çıkabilir. ayrıca canıyla askerlik yapmayının seçilme yani yönetme hakkı olmamalıdır. malıyla askerlik yapanın da sadece seçme hakkı olmalıdır. hem askerlik yapmayacak hem de yönetime gelip başbakan olup askere hükmedecek? yok öyle.
birgün kalkacak diyelim kimse gelip de sana bana ya siz askerlik yaptınız, napalım kaldıralım mı diye sormayacak.
kalkarsa kalkar. siz de bu vatan aşkıyla ''vatan için öyle icap ediyormuş ki kaldırdılar.'' der geçersiniz enikonu.
ayrıca da askere gitmek gibi hiçbir vasıf veya uzmanlık istemeyen alelade bir görev için bu ülkenin gençlerini hayvan yerine koyup, babalarının sırtından geçiniyorlar, gitsinler adam olsunlar diyorsanız siz de daha en azından bu ülkenin geleceğine saygı göstermeyi öğrenememişsiniz demektir.
yani onlara babaları baktı da sen nizamiyede portakal mı sattın? sana da aynen onların babalarının verdikleri vergiler baktı. sen sanki askeriyenin sırtına yük değildin.
memleket seni besleyene kadar gerçekten asker olmak için yaşayan 50 bin kişiye maaş versin, vatan kurtuluyorsa öyle kurtulsun. sokakta gezen psikopatı, hapçıyı, cepçiyi zorla asker yapmakla sivilde nitelikli insan haline getiremezsin. yok öyle bir dünya.
öyle umutlarınız varsa bu memlekette 80 senedir zorunlu askerlik diye bir muhabbet var. halimiz ortada.
yahu biz askerdeyken savaş mı çıkacak sanki ? savaş olursa gider savaşırız da, 12 ay kışlaya tıkılmak neyin kafası ? her boka vergi veriyoruz, biraz da devlet bizi rahat ettirse olmaz mı ?
amaç sadece vatan savunması değildir sevgi kelebeği arkadaşlar.
yarın ortalık karıştığında silah kullanmayı bilen, pusuyu saldırıyı bilen adamlar kendisini ve ailesini koruyabilecektir, eline silah almamış adamlar ne yapacak peki? "yaptığınız insanlık dışı" derler herhalde kapısına gelen ak 47'li düşmanına.
