zorla aşık olmak

entry4 galeri0
    1.
  1. kendinizi şartlandırıp sonucunda bolca acı çekmenize neden olan eylemdir.
    çünkü eğer birine " ben buna aşık olucam, ben buna aşık olucam" die zorluyorsanız demekki o aşık olunacak biri değilmiş. amma siz aşık olmasanız bile böyle bir ruh hali içinde kendinizi aşık gibi hissedip saçma sapan davranışlara yönelebilirsiniz.
    kısacası aşık olmayın, olacaksanızda bunu zorla yapmayın.
    1 ...
  2. 2.
  3. 3.
  4. insan aşık olmak isteyince oluyor gibi bir inancım var benim. hepsine de oluyorum istisnasız. aşk var mı yok mu sormuyorum bile. aşk var, ve şu an burada. şu bardak nasıl buradaysa o da burada. siz bardağı da görmüyorsunuz, aşkı da oysa.

    neyse ne diyordum kızda yarım özellik varsa ben üstüne üç buçuk ekleyip kendime anlatıyorum. ballandıra ballandıra anlatıyorum. sonra kendimi bir şekilde inandırıp (sırları bende). bir müddet sonra kalp masajı yapılmış yarı ölüler gibi hafiften sızı hissetmeye başlıyorum. işte harcı katılıp şişmesi beklenen köfte gibiyim şimdi. şişeceğim ve köfte olacağım. başka çarem yok. bu saatten sonra benden sadece köfte olur. biraz diğer aşklarımdan acılar katıyorum araya, biraz yaşanmışlıklardan senaryo katıyorum. olmuyor mu ıssız adamdan, aşk tesadüfleri severden, iffetten... iffet? aman aman neler yaşamışım ben oluyor sonra. artık sessizce ağlarım gece olunca ben kimse tutamaz bir sabahçı kahvesinde çay içer, işkembeciye dalarım.

    sonra aşık olmuşum da sevgilim mi aldatmamış. uzaklık mı ayırmamış. yakınlık mı bitirmiş hepsi beynimdeki sanal bellekte. hani intel core i5 çift çekirdektir ya bazıları iki çekirdek iki sanal çekirdek der. işte o iki sanal çekirdekte hep bunlar. harddisk e biraz da duygusal müzik atınca ilk önüme gelen kıza aşık olabilirim. tamam tamam hepsine de değil kabul ediyorum. hayal gücüm falan da bir yere kadar.

    bakınca zaten aşk denilen şey kişiyi olmadığı gibi görüp, olmadığı gibi algılamak değil mi? o zaman kendimi kandırarak doğru yoldayım.
    evden çıktım baktım hava güzel bugün aşık olmalıyım dedim. baktım biraz sonra kapadı dedim bugün aşık olmalıyım. anlıyoruz ki hava, hava cıva yani. bugün aşık olmalıyım sadece. soğuktan götüm donsa cırcır olsam sıçarken yinede bugün aşık olmalıyım.
    çıktım evden otobüs bekledim bir süre. 15 dk bekledim. su almaya bakkala gittim, bir de börek aldım kıymalı büyük bir mandala benzer bir börek (klasik kıymalı börek). daha doğrusu suyu aldım, böreği alırken adam kağıda uzandı böreği sarmak için otobüs geldi. börek kalsın dedim. suyu vereyim. çıkardım bozukları otobüs kaçtı. ikisini de alayım en iyisi deyip aldım. karnım aç bu kısmı o yüzden uzun yazdım yoksa bu bakkal kısmı önemsiz bir detay. otobüse bindim aşık olacağım besbelli. biner binmez üç kişiye aşık oldum hangisine daha çok aşığım diye düşünüyorum. kafamda jüriyi oturttum. futbolcu kartları gibi özellik kıyaslıyorum. bu daha uzun, bu renkli gözlü, bu daha seksi... sonunda en seksiyi seçtim tabi. çünkü o askılı giymişti. sana aşığım falan dersem tokat atar mı düşüncesi hakimken. bunun milyonda bir, bir ihtimal olduğunu da biliyordum. bu yüzden beynimdeki cilveli naciye filmlerinin etkisini azalttım reel yaşamı düşünerek kurgu yaptım.
    şimdi gideceğim meraba diyeceğim. merhaba da ne ya! selam naber? tanımadığım birine selam naber diyemem. pardon, evet evet pardon cümle başı. ehe atak zamanı.
    *pardon
    -buyrun.
    *elinizde ne yazıyor acaba çok merak ettim.
    -neden?
    *hiç öyle.
    -sebile.

    sebile? sebile aşka biraz uzak bir isim gibi geldi ama konsantremi bozmasına izin veremezdim. aklıma su sebilleri. mavili kırmızılı musluklar falan geldikçe ''kış kış'' yaptım içimdeki cinlere. aa sebile evet dedim. şaşırdım, elibes gibi bir şey okunuyordu benim gözümde. sebile bile okunsa şaşıracaktım o ayrı. kız sebileyi sol eline sağ eliyle kendine doğru yazmış. büyük ihtimal kulak çubuğunu kınaya bandırıp kendi çapında serbest çalışmış; her ne şeyimse ama konuya başlattı işte. artık bir merhaba var. artık bir ikinci olursa selam naber bile var.
    neyse sonraki cümle:
    -sebil'e kadere inanır mısın?
    *niye ki?
    -peki ya dejavu ya.
    *nasıl yani?
    ben bu anı yaşadım sebil'e. seni dün ruyamda gördüm. dur dur dur konuşma bak şöyle. evet saçma olabilir ama bak anlatıyorum...
    1 ...
  5. 4.
  6. Taklitler bir süre sonra gerçeğe dönüşür. Mesela hiç dinlemediğiniz bir şarkı türünü açıp her gün dinleyin seviyormuş gibi yapın 3 4 gün içinde artık sevdiğiniz bir tür olmaya başlar. Bu da öyle, bilmiyorum ya da bende işe yarayan bir şey de olabilir. Demem o ki mümkündür.
    0 ...
© 2025 uludağ sözlük