uzun zaman sonra bir arkadaşımın akşam çıktığımız mekanda masada bir anda söyleyince hatırladığım şarkı. insanı 19 yaşına götürür birden, anlamsız platonik aşklarına, ayrılıklarına.
basite indirgemektir. bir kız seni sevmiyorsa onu aramayacak ve sormayacaksın. o sana değer vermiyorsa sen de vermeyeceksin. teoride bu kadar basittir işte. uygulamada güm olur, göte kaçar. adına da zor hatta çok zor derler. acizlikle birleşirse imkansız olur.
ne sık kullanırız bu kelimeyi. yenilgiye çok alıştığımızdan mıdır bilmem, imkansız diye bir şey yoktur diyenlerin cesur gözlerinden çıkan yalancı sözlerini kıskanıyorum, esmese de gürler en azından değil mi?... inanmak zoru yenmek midir? zor mudur yoksa inanmak da... ikilemler sık tekrarlamasa keşke kendini, kabullenebilsek keşke zorlarımızı, imkansızlarımızı. işte o zaman mı zorlar biter hayatlarımızda. kabullenmek midir yoksa asıl yenilgi... zor kurgusu dahi zor, zihinde toparlanamayan 3 5 abuk cümle, onları yan yana sıralamak anlamlı birşeyler elde etmek dahi bazen çok zor...
"Bir gün gelir de bir an, çokça zamanlardan sonra
Geri dönüp baktığında bilmem anlar mısın ?
O senin bir anının, benim ömrüm olduğunu
Ne çok sevildiğini, artık çok geç olduğunu"
ne yazık ki şu şarkıyı çağrıştırdı bana;
(bkz: anma arkadaş)
karşı karşıya dururken konuşamamak, gözlerine bakamamak, kimseye bir şey anlatamamak, bir kere gururun galip geldikten sonra geri dönememek,sırf tükürdüğünü yalamamak için her günün işkence olmasına göz yummak, onun için katlandıklarını bilmeden günbegün senden nefret edişini izlemek, ve gün gelip de unutulmak "zor".
nasıl bir ruh haliyle yazılmış ve söylenmiş şarkıdır bilemiyorum gece dinlenilmesi tavsiyedir.tek kelimeyle harika ismi kısa verdiği mesajı uzun olan şarkı.
bunu hep aşk şarkısı bilirdim ben.
bu sabah farkettim ki öyle değilmiş, aslında bitmiş arkadaşlıklar üstüne bu şarkıyı dinlemek daha çok yaralıyormuş adamı.
"Zor, zor bir daha, daha da güvenmek..."
neden başım sen gidince dönmek ister ki durmadan
neden sen gidince gözyaşım sessiz ağlar ki susmadan
ve bu gelip giden ölüm korkularıma
son verirmisin istesem
veya tut elimden çek götür burdan gizlice
zor artık zor dönmem
unut beni bekleme gelmem
gözyaşını sil gitsin
avut kalbi yak ve bitsin
Röportajları hele ki kritikleri mükemmel olan, Türkiye'de çıktığı süre içerisindeki en sağlam metal dergisi-ydi-, malesef kapandı, bitti, gitti...
Eski sayılarına, hele ilk sayılarına baktıkça hala üzülüyorum...