en yakın arkadaşımın doğumgünü 3 temmuzda. ben her sene amerika 4 temmuzu kutlarken canım geçmiş doğum günün kutlu olsun diye mesaj atmak zorunda kalıyoruım. hoş amerika 4 temmuzu kutlamasa aklıma bile gelmeyecek ya, neyse.
tanım: insan unutkanlığının hayatını, sosyal ilişkilerini, işini etkilemesi durumudur.
postaneden faks çekip parasını ödemeden teşekkür ederek kapıya doğru hızlıca hareket etmek ve görevlinin pardon diye seslenmesinin ardından patlıcan moru kıvamına gelmek.
bir müşteriden randevu alır gidersin ve görüşmenin orta yerinde adı aklından çıkar yeni tanışmışsındır abi / abla desen olmaz öyle malak gibi bakarsın ve en sonunda bi isim atar kurtarmaya çalışırsın tutarsa ne ala tutmazsa o işi unut...
yıllar evvel arabamı çarşıda unutup eve minibüs ile dönmüştüm.
o gece yattım uyudum falan.
ulan sabah bi kalktım araba yok yerinde.
hemen karakol falan derken aklıma geldi arabanın nerede olduğu.
memurun söylediklerini anlatmayayım.
dün başıma gelmiştir. ilçemizde olan festivalden dolayı tüm aile dışarı çıkmış ve babamla anahtarı kim alacak tartışmasından önce babam önce benim çıkmamı, arkasından kapıyı kitleyeceğini söyledi, fakat ben eve ondan geç geleceğimden anahtarı ben aldım ahaliyi uyandırmıyım diye ve kapıyı kitlemeyi unuttum. sonra annem aradı, normalde böyle bir soru sormaz ama kapıyı kitledin mi dedi, o zaman yaptığım unutkanlığın farkına vardım, beni de zor durumda bıraktı çünkü annem sağolsun gecemin içine etti, eve hırsız girecek mi huzursuzluğuyla eğlenemedim. ki niye girsin anahtarı o kadar paspasın altına koyup hırsızı davet ederken girmiyor da, ben kitlemeyince aa bakalım kapı kitli mi diye içeri mi girecek.*