11 Temmuz 1992 tarihinde yayımlanarak yürürlüğe giren 3837 sayılı Kanunla Zonguldak'ta "Zonguldak Karaelmas Üniversitesi" adı ile kurularak 1 Ocak 1993 tarihinde tüzel kişilik kazanmıştır üniversitedir. Batı Karadeniz havzasındaki maden kömürünün yeterli teknik bilgiye sahip elemanlarca işletilebilmesi amacıyla Zonguldak'ta 1924 yılında bir Maden Mühendisi Mektebi kurulmuş ancak bir süre sonra kapatılarak yerine Maden Meslek ve Başçavuşları okulu açılmıştır. 1949 yılında Maden Teknik Okulu haline dönüştürülen bu kuruluş 1961 yılında istanbul'a taşınmıştır. Daha sonra 1962 yılında çıkarılan 165 sayılı "Zonguldak'ta yenibir teknik okul açılması hakkındaki yasa" ile çalışmalar yeniden başlamış, bina inşaatları devam ederken bu teknik okul 1184 Sayılı Yasa ile Devlet Mühendislik ve Mimarlık Akademisi haline dönüştürülmüştür. 1184 Sayılı Yasaya göre Maden, Makina, Elektrik ve inşaat Bölümlerini kapsayan akademi, 1981 yılında çıkarılan 41 sayılı kanun hakkında kararname ile Maden ve Makina Mühendisliği Bölümlerinden oluşan Mühendislik Fakültesi haline getirilmiş ve Zonguldak Mühendislik Fakültesi adı ile 20.07.1982 tarihinde Hacettepe Üniversitesine bağlanmıştır. Zonguldak Karaelmas Üniversitesi'nin 3837 sayılı yasa ile kurulması üzerine Üniversitenin temelini oluşturan bu fakülte ve buna bağlı olarak öğrenim veren Zonguldak Meslek Yüksek Okulu, Alaplı Meslek Yüksek Okulu, Safranbolu Meslek Yüksek Okulu ile Hacettepe Üniversitesi Zonguldak iktisadi ve idari Bilimler Fakültesi de "Çaycuma iktisadi ve idari Bilimler Fakültesi" adıyla Üniversiteye bağlanılmıştır. Ayrıca, Sağlık Bakanlığı ile Yükseköğretim Kurulu Başkanlığı'nca yapılan protokolle kurulan Zonguldak Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksek Okulu, Bartın Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksek Okulu ve Karabük Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksek Okulu mevcut olup, bu okullardan Zonguldak Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksek Okulu eğitim-öğretimini sürdürmektedir. Kuruluş Kanununda Devrek-Fen Edebiyat Fakültesi, Karabük Teknik Eğitim Fakültesi, Bartın Orman Fakültesi, Ereğli Eğitim Fakültesi, Tıp Fakültesi ve Fen Bilimleri Enstitüsü bulunmaktadır. Sağlık Bilimleri Enstitüsü ve Sosyal Bilimler Enstitüsü öğretime açılabilme çalışmaları sürdürülmektedir. Batı Karadeniz Bölgesinde etkin bir yörede kurulmuş olan Zonguldak Karaelmas Üniversitesi, Zonguldak ili ve çevre ilçeleri ile Bartın ve Karabük ilinde halen işlerlik kazandırılmış 7 Fakülte, 3 Enstitü, 9 Meslek Yüksek Okulu ve 1 Sağlık Yüksek okulu'ndan oluşan yapısıyla eğitim ve öğretimini sürdürmektedir. http://www.karaelmas.edu.tr
Öğrencilerinin başka okula yatay geçiş yapmayı düşündüğü üniversite. Nasıl yazdığımı daha anlayamadan, kazandığımı öğrendiğimde dünyaların başıma yıkıldığı üniversite. (bkz: yatay geçiş) (bkz: zonguldak)
halen öğrencisi olduğum, şayet sınavdan sonra girecek durumunuz varsa özellikle teknik eğitim fakültesinde okuma şansına erişmenizi en içten dileklerimle istediğim üniversite. ben yandım sizde yanın*
Eğitimin çok kastığı, ilden kaynaklanan diğer kasmalarla birlikte ikiye katladığı, suyunda kömür tadı olan okul. Tavsiyem şudur ki: elinizden geldiğince yazmamaya özen ve gayret gösterin. Şuan elediğim 9.000 kişiden özür diliyorum, keşke bu hakkı size verseydim.
zonguldakta nereye elinizi atsanız bir parça kömür tozunun elinize bulaşma ihtimalini göze alan, dağ tepe gezmeyi ayrıca tırmanmayı seven potansiyelin seçtiği üniversitedir ki,sevenlerde artık lanet eder hale gelmiştir...
2003-2004 eğitim öğretim yılı itibariyle Zorunlu ingilizce Hazırlık Programı bulunan ve halen öğrencilere bir yıllık ingilizce hazırlık eğitimi veren üniversitedir.
tıp fakültesi hastanesinde sabah-öğle-akşam-gece sağlık personeli için (doktor, intern, personel) çıkan yemekler paralı olmuştur. işin ilginç kısmı, öğle yemeği doktorlar için 3ytl iken, öğrenci için 3,5ytl, personel için 4ytldir. (bkz: paradox)
5 yılın yaşanan tüm güzelliklerini ; kantinde atılan kahkahalarda, bahçede bağdaş kurulup çay içilen çimlerde,
ders aralarında sigara içmeye çıkılan bölüm kapısında, saatlerce oynanan voleybol sahasında, denizi doya doya izlediğimiz yemekhanenin tepesinde bıraktığım okul... bir ömür saklıdır, kaybolmuş aşk saklıdır, dost saklıdır, ayrılık saklıdır, pişmanlık saklıdır... görmeye dayanamayacağımdır... özlendin küçük şirin okul çok özlendin...
ahmet necdet sezerin kankası olan ve 2006 da üçüncü sırada olmasına rağmen inisiyatifle rektör olan bektaş açıkgözün ağalık ve paşalık yaptığı üniversitedir.
yabancı dilde eğitim veren bir okulda okumakta olan biri olarak internetteki tükçe ders notlarından bol bol faydalandığım üniversite. bir anda sempati besledim
Aslında öyle güzel bir yerde öyle güzel bir okuldur ki
Sadece bir hafta arkadaş vesilesiyle kaldım ama insanları okul deniz dalgakıran çok iyiydi be ..
tipik anadolu üniversitesidir.
(bkz: anadolu üniversiteleri)
bambaşka bir atmosferdedir bu ilim irfan! yuvası. her şey bir tercihle başlar, karmaşıklıklar, düşük seviye beklentiler, mecburiyetler... her yerde olduğu gibi burdada bunlara bolca rastlanılır. böyle yerlerin kaderi herhalde. kimse memnun değil gibidir, ya da öyle görünür. ama es kaza buraya gelmişseniz, yada gelmeyi düşünüyorsanız şöyle bir konuşalım şimdi. *
her şey keşifle başlar kardeşim, insan bir şeyleri keşfedecek kendinde. ben severim küçük yerleri ve küçük düşünceleri diyorsan eğer okuma, bırak yazdığım bu şeyleri. yok bir bilinmezlik varsa üstünde devam et, en azından bir fikrin olsun.
bu okul bir tuzaktır. şehirleşmeden nasibini alamamış gariban bir coğrafyaya entegre edilmiş en büyük kazıktır. amacı filan öyle ahım şahım şeyler değildir. sadece lisans düzeyinde amele yetiştirir. * boşa geçen bir zaman olacaktır bu şehir aklı başında biri için. *
kampüsü kandırmaca bir kampüstür. içi boş olan bir kurumdaki zorla makyajlanmış bir alan işte. en başta kazıklamaya çalışır zkü seni, birinci öğretim okuyan birçok bölüme zorunlu hazırlık dayar, bir dünya paranı tırtıklar, boktan ve şehirden uzak bir kasabada bir yılını para karşılığında çeker alır senden. acaip bir uygulamayla bitirdiğin hazırlıktan sonra bölüme geçersin ve ingilizcen yetrli ise! mesleki ingilizce dersleri verirler sana, tabi hiçbir halta benzemez, orası ayrı konu. muafiyet için çok katı bir sınava girersin, zar zor geçirirler adamı, çok sağlam bir okulmuş gibi uluslarası standartta belgeler filan da isterler.
öğrenci işleri tam bir fiyaskodur. işini adam gibi yapamayan iki tane embesilin yüzünden koşturur durusun abi, herifler bürokratik öküzlüğün en kutsal dersini verirler adeta. hazırlıktan muaf olursun, buna rağmen adını silmeyi unuturlar listeden, hazırlık harç ücretini en başta alırlar, sınavı geçersin, verdiğin parayı geri istersin, tmam vereceğiz derler, ama 8 ay felan o para geri gelmez, sonra gelse de hayır gelmez o paradan.
hocaları tuhaf ve egoları tavan yapmış tiplerdir genelde. hoca vasfı taşımaz bir çoğu. derste soru sorup göt etmeye çalışanından tut, kalkıp eşşek kadar insanların defterinde grafik kontrolü yapıp 'abi bu olmamış, apla ne yaptın yaa!' diyen yaşlı başlı tiplere kadar envai çeşitte hıyar bulabilirsin. meslek olarak hiçte birikimli değildir bir çoğu. yanlış hesap yapar, geri tahtayı siler, tepki vereni de göt etmeye ant içer bu tipler. tuhaftır, öğrenci kitlesinin geneli pasiftir, göt edilmekten zevk alırlar.
düşünce darlığı ve asosyallik zirvededir. bu belki kişisel bir durum, kişideki kabiliyet filan diyebilirsin; ama etrafındaki bir sürü insanın aynı fikirde olması düşündürücüdür kitle hakkında!
bir kaç tane kulüp bulunur, oralarda zaman geçirilebilir, ama çok aktiflik yoktur, sene başında canlanan ama bir daha haber alınamayan birer oluşumdur bir çoğu.
yeme içme kültürü yoktur, güzel yemek yiyebileceğin bir mekan yoktur, hep bir şey eksik olur. yağ olsa tuz olmaz, tuz olsa tüp olmaz hesabı...
ev kiraları inanılmaz yüksektir. kıç kadar rutubetli yerlere kömürün ana vatanında 500 tele kira isterler. mahalle araları halen tutucudur. eve kız arkadaş getirmek sorun olabilmektedir.
kültürel açıdan çok cazip bir yer değildir, saçma sapan küçük bir sinema, bir kültür merkezi!, bir de avm kıvamında demirpark vardır. zamanının çoğunu burada geçirir, öğrenci milleti.
şehrin konuşlanması plansızdır. kuş uçuşu 500 metrelik bir yere yaklaşık 3 km yol katederek gidersin. yollar inanılmaz zorludur, yürümekten bıkarsın, ulaşım kötüdür. küçücük şehirde! 2 - 3 vesayet değiştirmek gerekebilir.
ilgi alanlarıyla alakalı ya da mesleki anlamda yeterli olunan bir alanda çalışmak çok zordur. iş imkanları cafede markette iki kuruşa çalışmanın ötesinde neredeyse sıfırdır. sanatsal faaliyetler ayda yılda birdir. bu bağlamda kendini geliştirmen zordur bu memlekette.
kısacası zor bir yaşamın adıdır zkü. başını öne eğebileceksen gel buraya, yoksa bulaşma, ya da bulaş, kendin gör anlattıklarımı. daha sağlıklı olabilir bu belki. *
eğer ki gelirsen, ya da geldiysen cesur ol ve bırak git, zorlama, hiçbir şey olmadan gitmek dışında bir sonun olmaz yoksa.