ziynet kardeşimi çok çok iyi tanırım. kendisi ile 2002 yılından bu yana tanış durumdayız ki piyasaya girişi de bu tarihe rastlar. ziynet kardeşim son derece düzgün bir insandır, adamdır, insandır!
kendisiyle tanışma hikayemizi anlatmak isterim müsaade varsa. teşekkürler. bir gün kuzey kıbrız türk cumhuriyeti'nin nazenin kenti lefkoşa'da arkadaşlarımla yemek yiyordum. o sıra ziynet kardeşim restorana teşrif etti. garson yanlışlıkla ziynet kardeşimin üzerine bir kap çorba döktü hem de daha masasına bile oturmadan. garson şoke oldu tabiidir ki. patron hemen garsona koştu bağırıp çağırmaya başladı falan. lakin ziynet kardeşim "yooo yooo lütfen ona kızmayın hata bende" diyerek olayı yatıştırdı ve doğruca eve gidip üstünü değiştirdi. 45 dakika sonra yine restoranta teşrif etti. bu kez de farklı bir garson ziynet kardeşimin üzerine söylemesi ayıp zeytinyağlı yaprak dolması döktü. patron yine feryat figan olay yerine intikal edip garsonu azarlamaya başladı. lakin ziynet kardeşim yine olaya müdahil olarak "yooo yooo lütfen ona kızmayın hata bende" diyerek olayı yatıştırmaya çalıştı. fakat şoke edici biçimde bu defa patron boğazını temizleyip söz alarak "offff be ziynet sikicem senin dikkatsizliğini de heee. yüz verdik ziynete geldi dükkanı sikti" demez mi! ama ziynet kardeşim "sizinle mahkemede görüşeceğiz beyefendi" diyerek mekanı terk etti. çünkü ziynet kardeşim adamdır, insandır!
bu hareketinden, salon çizgisini korumasından öylesine etkilenmiştim ki kendisine bir kamyon gül gönderdim. kısa süreli bir flörtümüz olmuşsa da bir yere varamadık lakin arkadaş olarak hemen her hafta görüşüp bir şeyler içmekteyiz. sözlük vasıtasıyla ziynet kardeşimi hatırlamak müthiş bir keyifti doğrusu. anti parantez ziynet eşyalarınıza dikkat edin, çaldırmayın değerli kardeşlerim.
çok pis duygu yoğunluğu yaşıyor yarışmada ya da oraya oturmadan önce defi hacet etmiyor. o tarz bi bakış bi duruş bi kendini sıkım sıkım sıkma. bilemedim.
bir rahatsızlığından dolayı süreki gözleri dolu gibi görünen ve yüz kaslarının ona yaptığı şakalar nedeniyle ağladığı sanılan zaat. en azından bana öyle geldi.
x factor adlı yarışmanın jürisidir. ilk defa geçtiğimiz gün izledim. bir havalar, bir ukalalık ki sorma. güzel hatun, şarkıları da fena değil. fakat bu kadar havalanmanın, karşındakini küçük görmenin manası yok.
hatırlatmak lazım. bu yarışmanın ikinci sezonu yok. olursa da izlenmez. o yüzden bu davranışlardan kaçınmak lazım. ha bir şey daha. halk ekranda ağlayan insana reyting kazandırıyor, doğru. fakat bu sürekli olursa dalga konusu olursun, haberin olsun.