zirve denilen toplaşma organizasyonlarının hepsinin temel öğesi yapmacılıktır. hatta kısıtlı süre içerisinde birbirlerine kendilerini kabul ettirmek isteyen "bakın benim böyle bir hayatım var, isterseniz detaylara da girebilirim" insanlarının iktidar mücadelesine sahne olur bu "yeni insanlar tanıyoruz " organizasyonları. zaten zirve denilen ortamlarda insanların ne aradığını hiç anlayamıyorum. hayır bir insan neden sözlük zirvelerine katılma ihtiyacı duyar, bu kadar mı ihtiyacı vardır yalan iltifatlara, birazcık daha sevilmeye?
ulan içeri girdiğinizde bir replikayla karşılaşmış gibi olursunuz. insanlar gerçektir ama aslında gerçek olan kendileridir sadece, davranışları ve o anda gösterdikleri kişilikleri değil. hani hepsine nick'leri ile ya da isimleri ile seslenmeniz arasında fark yoktur. hatta birbirlerini tanımayan ve sadece birbirlerine iyi olduklarını hissettirme amaçlı toplanan bu insanlara mr. pink, mr. magenta, mr.cyan falan da diyebiliriz. sonuçta ortak bir amaç vardır; beraber olunan zaman dilimi içerisindeki her anı maksimum seviyede yaşama, kendini tatmin etme..
zirvelere katılan insanların amaçları olabilir, buna bir şey diyemem. hiç arkadaşları yoktur, kız görmemişlerdir hiç, adam yerine konulmak istiyorlardır, yazılarına hasta oldukları yazarı görmek istiyorlardır...bir sürü sebep sayabilirsiniz ama samimiyetsiz bir ortamda ancak o hayal ettikleriniz kadar gerçek olabilir yaşadıklarınız. yani siz yine o eski sizsiniz. o yalan ortamda bir zirve süresi boyunca farklı hissedeceksiniz, o kadar. daha fazlası için umutlanmayın.
yapılan zirvenin cem yılmaz'ı olma çabasında olan yazarların sayesinde ortaya çıkan durumdur. sözlükteki zıtlaşmayı zirvelere yansıtan yazarlar ortamı soğutabilir. katılan herkes kendi gibi olursa samimiyetsiz durum ortadan kalkacaktır.
