Her çocuğun küçükken yaptığı bir yaramazlık türüdür. Rastgele bir apartman göze kestirilir, ve apartmanın önünden geçerken hooop zile basılır, artık koşmak şarttır, hızla oradan uzaklaşılır. En zevklisi tüm apartmanın zilini teker teker çalıp kaçmaktır zira otomatiğin dıızt dızzt sesleri ile melodik bir biçimde uğurlanırsınız, hemde hayırlı bir iş yapmış olursunuz, tüm apartman kapı önüne çıkıp bildiği tüm küfürleri saymaktadır bu onları kaynaştırır * , aynı katta oturan dul Sevim teyze ise karşı komşusu olan bekar Ahmet amcayı beyaz don-atletiyle ve en asabi haliyle görmüş olur, bir bağırış çağırışla çocuk kötü anılır ancak sonrası mı? Çok derin muhabbetlere dalınır, zira Ahmet amca sinirliyken çok çekicidir * muhabbete ayakta kalmayalım hesabı birinin evinde devam edilir... Ahh şu zıpır velet yok mu ahh
her çocuğun küçükken yaptığı bir yaramazlık türü değildir. Diğer çocuklar uyumla oynarken sokakta, ileride ruh hastası olacağı o günlerde belli olan çocuklar zillere basıp kaçmayı marifet sayarlar. Birilerini rahatsız etmenin, birilerini tedirgin etmenin zevk alınacak bir durum olduğunu sanan o çocuk, ileri yaşlarda da zile basıp kaçmak gibi başka rahatsız edici eylemlerini sürdürür.