insanın zihni, kafası yorulduğunda bedeni iki kat daha fazla yoruluyor, yastıktan kalkmayı beceremiyor kafa. sonuç olarak ikisi birbirine bağlı kanımca.
bedensel yorgunluk yatağa uzanıldığında mutluluğa dönüşür, ama zihinsel yorgunluk öyle değil ki. adamın amına koyar affedersin. örnek: bedensel yorgunluk yüzünden intahar eden yoktur ama ...
enerjiniz vardır ama harcayacak yeriniz yoktur. yeriniz vardır ama harcamak istemiyorsunuzdur. nedenini de bilmiyorsunuzdur. bilmek için çaba bile sarfetmiyorsunuzdur. aynı yerde veya aynı şey üzerinde 5 dakikadan fazla duramıyorsunuzdur. içiniz sıkılıyordur. bu şişkinliğin adı zihinsel yorgunluktur.
askerdeyken her ikisini de yoğun yaşarsınız ama bedensel yorgunluğa bir şekilde uyum gösterdiğinizi, sizi esas yıpratanın zihinsel yorgunluk olduğunu hayretle görürsünüz.
bedensel yorgunluk pekala maksimum 24 saat içinde bitebilir. ancak zihinsel yorgunluk, kronik depresyonun ilk aşamasıdır, sorun çözülmezse daha kötü şeylere gebe bırakır.
karşınızdaki size ne yaparsa yapsın sizin ona verdiğiniz emeği ve değeri anlayamayacak kadar duyarsız ve anlayışsız olunca bedenen ve zihnen yorgun, bıkkın oluyorsunuz. başka işlere yoğunlaşmak da o kadar zor oluyor, insanlar çoğu zaman birbirini yıpratan varlıklar maalesef.
zihinsel yorgunluk ruyalarda bile pesinizi birakmaz. uykular kalitesizlesir. gunlerce devam eder. basimi alip daglara ciksam, coban olsam diye gecer cogu zaman insanin aklindan.bedensel yorgunluk agri kesici alinip dus yapildi mi misil misil uykuyla hemencecik terkediverir vucudu. beynin yorulmasi cok daha beter bir durum sonuc olarak.