damıtılmayan, artık olarak kalan koyu renkli ham petrol fraksiyonudur. Yolların asfaltlanmasında, damların ve binaların izolasyonunda kullanılmaktadır.
cocuklugumuzda yuvarlak küp seklinde satin aldigimiz, özellikle tahta kayiklarda su sizdiran yerleri kapamakta yarayan, tuhaf gelebilir ama arasira sakiz gibi cignedigimiz hammaddesi petrol olan madde.
cantek batur (vokal)
olay andaç (gitar)
ilker göçmen (bas gitar)
barış samir (davul)
yavuz yurtgüder (klavye
grup 1990'li yılların başında kurulmuş i̇stanbul da çeşitli barlarda ve festivallerde cover grubu olarak sahne almıştır. grup üyelerinin bir kaçının yurt dışına gitmesi nedeniyle müziğe ara veren grup 2008 yılında herkesin yurda dönüşüyle yeniden bir araya gelmiş, isimlerini zi̇ft olarak değiştirmiş ve kendi parçalarını üretmeye başlamıştır. albüm kayıtları dolayısıyla konserlere bir süre ara veren grup, ilk albümleri yanliş şeyleri aralık ayı içerisinde sevenleriyle buluşturdu.
grubun diğer gitaristi türker talayman, 2009 yılında işlerinin yoğunluğu nedeni ile gruptan ayrıldı ancak kayıtlarda konuk olarak 3 parçada gitar çaldı. i̇stanbul arabesque project üyesi korkut peker bir parçada perdesiz gitar, şebnem ferah ve pentagram'ın gitaristi metin türkcan yine bir parçada elektrik gitar çalarak albüme katkıda bulundu. direnen mızıkacılardan pelin özülkü ve neverminddan günkut akgül ise albümle aynı adı taşıyan yanlış şeyler isimli parçaya geri vokallerle konuk oldular. albümün mix'i türkiye'nin en yeni ve iyi stüdyolarından babajim'de şebnem ferah, sertap erener, aydın esen gibi isimlerle çalışan tecrübeli ses mühendisi alp turaç tarafından, masteringi ise sarı ev stüdyolarında yine tecrübeli isimlerden barış büyük tarafından yapıldı.
yanlış şeyler,parçalar bu rüzgar,üvey aşklar tavsiye edebileceğim şarkılarıdır.
dün gece konserin başında ki yaklaşık 1 saat geç başladı neyse konserin başınca yaklaşık 15 kişi ve ilerleyen saatlere doğru sadece biz yabancı olmak üzere 5 6 kişiye konser veren grup.
aslında iyi müzik yapıyorlar ama tutmamış sanırım. ya da dün çarşamba diye öyleydi ama 35 gramda yüzyüzeyken konuşuruz konseri vardı ve biz ayakta bile izleyememiştik o kadar doluydu mekan.
türkiye'de müziğin tutması için ne gerekiyor çok merak ediyorum.
2 sokak ötede ergen bi grup mekan doldururken shaft gibi bi yerde çıkan bi grup ki 90lı yıllardan kalma bi grup 10 kişiye konser veriyor.
bu üzücü.
sağdıç olduğum gün.
beyaz gömleğime
gelin arabası olan bizim mercedese.
gelin elbisesine (nasıl olduysa artık).
ve yuzume bulaşan nesne.
birde lastik patladı o halde.
o günü unutamam.