ilk gün kumsalda sızıp yanmam sebebiyle 4 gün cehennem yanikları nekadar acıtabilir tezi hazırladıgım, hayko dan sonra çadırların yarısının boşalmasına şaşırdıgım, pentagramı sabah beşe kadar dinleyip azıttığım mor ve ötesinden sora konser alanında deli gibi poga yaptığım boxiye para kazandirmamak için ortalıga işedigim festival.
18 yaş sınırının bütün ruhlara iyi geleceğini düşündüğüm festival olmuştur kendileri. ne 15 yaşında kızlara asılan yetişkinle olur, ne de konser sırasında önündeki gençleri taciz eden, kendi evladını korumaya gelmiş babalar,ne de içki sırasında gösterilen kimlik kartları.
saat 5 e karşı biten pentagram konserinden sonra konser alanında iğne atsan yere düşmeyecek bir pet şişe, kağıt bardak,dışardan sokulmuş şarap şişeleri tabakası vardı yerde.bütün bunlar saat 3 e kadar orda duruyor ve zeytinlinin sıkıntılı rüzgarıyla plaj oturanları rahatsız ediyor ve en nihayetinde de deniz, ve doğayı kirletiyordu.küresel ısınmanın bu denli gündem de olduğu bir zamanda, duyarlı duran rock severlere yakışmıyordu. bu da oluşturulacak bir ekiple konser sonrasında rahatlıkla halledilebilecek bir hadiseydi.
gölgelik alan sıkıntısı katılımında beklenen üstü olması nedeniyle yine baş gösterdi.özellikle ezanın okunmasıyla birlikte yavaş yavaş ısınmaya başlayan çadırlar ve bunların içinde sauna muamelesi çekilen insankar komikti.gölgelik alanların arttırtılması olayı yeşil bir bezle ve bir kaç direkle çok rahat bir şekilde arttıralabilir.
mor ve ötesinden sonra yapılan eğlencenin festivalin tümüne yayılması asıl amaç edilinerek daha iyi organizasyonların yapılmasını beklediğim müzik olayıdır.
not: gruplara daha sonra eğileceğim :)
*; kumsalda uyumayi secen benim gibi kisilerin sabah kalktiginda, uzerinde biriken kagitlar, kartonlar, naylonlar nedeniyle hic usumemis oldugu festivaldir. hatta iceride satilmayan ama disaridan tellerin ustunden gecirilen bira siselerinden yastik yapilmistir.
bu arada, denizinin cis ve cop doldugu festival de oldu. millet isedigi suya nasil giriyor anlamis degilim, tebrik ettim.. yahu sen sabahin 5 inde gel, uyuyan benim tam yanimdan 5 litre cis yap, sonra gel yuz orada. *
neyseki bir bayanin* mukemmel arastirmasi sonucu denizin temiz oldugunu anladik: "su soguk(mus), iseyen yok(mus), temiz ve yuzulebilir(mis)." *
dur aklima bir sey daha geldi; festival alaniyla oteli ayiran telin oradaki guvenlikciler cok garipti. festivalci geliyor telin onunden oteki tarafa geciyor, tam o sirada guvenlik gelip "o tarafa gecmek yasak" diyor, gencimiz "bi su dokecem abi" diyince guvenlik "ha tamam keyfine bak ozaman" diyip onune donuyor.
al bir tane daha; guvenligi guvenli olmayan festivaldi. ilk girisimde ne cantama baktilar, ne de kolumdaki bileklik olarak kullandigim civili kolyeye bir sey dediler. ikinci ve cuuncu girislerim de gayet rahatti, baska elemanlar olmasina ragmen yine kolumdaki civili zimbirtiya bir sey demediler. fakat dorduncu girisimde "yanliz o civili bilekligi alamiyoruz" dediler, ben de "eger birini yaralamak istesem gider mesrubatin teneke kutusunu yirtar isimi gorurum" dedim ve "haklisin, zaten bu kontrol formaliteden, iyi birine de benziyor yuzun, iyi eglenceler" yanitini aldim.
estivale çadırı erken kurmak icin çarşamba akşamından geldik fakat gördük ki çarşambadan içeri girilmiyor, bari biletimizi alalım dedik aldık.ki çok iyi yaptıgımızı anladık, perşembe gündüz bilet almaya calışanların oluşturdugu sırayı görünce.
Festivalden akılda kalanlar :
* Festival alanına yakın ev sahiplerinin bahçeye bir ocak atıp köfte işine girmesi ve paraya para dememesi.
* pazartesi günü, saat 8e kadar festival alanın boşaltılması gerektiğini söyleyerek milleti saat 6 da 7 de uyandıran güvenlik, daha doğrusu organizasyon tabi.
* ilk günden sonra festival alanını çiş dolu pet şişelerle dolduran ahali. helal, acayip şeyler görmüş olduk.
* ilk günden sonra(belki ilk 2 günden sonra) festival alanındaki kalabalıgın seviyesinin ciddi anlamda düşmesi(hayko fanları, hahaha), zaten metal festivaline benzemeyen festivalin her yerinde acayip adamların olması.
* hard rock tarzında gayet iyi şeyler çalan 6 saat grubuna yapılan öküzlük.(işte mal ahali, yuhlamalar, pet şişe atmalar vs.) adamlar ac/dc caldılar, hendrix caldılar ama yok. aynı şekilde nekropsiye yapılan öküzlük, tamam müzik o anda seni baymış olabilir ama o hareketler nedir!?
* haykonun canlı performansında, -pop rifflerinin üstüne- iki çığlık atmasıyla çoşan, haykoyu yere göğe sığdıramayan adamlar.
* ilk günden sonra alanın her yerinde oluşan çöpler. ulan ne pis adamlarız be. öyle böyle değildi ama. oeah.
* içerdeki yiyecek-içeceklerin ucuz olması, ama dışarda daha ucuz olması :)
* alana yakın olan bakkaldaki king charles vodka + redbull = 12.5 ytl kampanyası.
* ayı metalcilere soğuk biranın yetmemesi, ulan soğuk bira bulunmayan festival mi olur be.
* almoranın güzel performansı, güzel hatunları.
* tabii ki erdem çapar. almora nın bir şarkısını söylemesi ve pentagramda yapmaya calıştıgı kravdsörfing, zor topladık adamı onca kişi.
* pazar günü(son gün) alanın epey bi boşalması, ki organizasyonun bir eksikligi de bu sanırım, tüm ilgi cekmeyecek gruplar bir aradaydı sanırım.
* pogo yapılmalı mı yapılmamalı sorunsalının yaşandığı anlar. kardeşim bir rak festivalinde pogo olur. ha gereksiz yerde olur, gerekli yerde olur onu bilemeyiz. kız arkadaşın var orda anladık ama ben napayım mına koyim, bi tane dallama vardı sacımdan tutup "burda kız var görmüyon mu lan" demişti.
* sitede bi kac şey yazmasına rağmen gündüz denizden başka yapılacak bir şey olmaması, ulan bi kere de bi şeyler koyun be. ne bileyim, PS koyun, turnuva yapın, bi şey yapın.
* gündüz yanmak, gece üşümek. ilginç oldu.
* ilk gün ve 2. gün oluşan öküz gibi bilet sırası. oha lan oha, amma sıra olmuştu.
* yeniden erdem çapar diyorum şimdilik.
iyi geçmis bir rock tatili ydi. festival alaninin zeytinli' nin dolayisiyla akçay' in içinde kalmis olmasi esnafi mutlu, yazlikçilari huzursuz etti. tabii ki durum ipimde degildi, aksamüstü ucuz içki için disari çikan bizleri korkulu gözlerle izlemeleri komikti.
konum itibariyle biraz (!) rüzgar alan bir yerde yapılan festival. g*tüm dondu resmen. ayrıca bilet için hayvani sıraya girenlerin yanlarından geçen ve daha önceden bilet alan çadırcıların dalga geçmelerine maruz kalması sinirleri bozdu biraz.
ön gruplar biraz kulak tırmaladı. tuvaletler güzel ve pratikti. onun dışında bi problem göremedim ben.
edit: ayrıca bana sadece soğuk diye birayı 5 ytl ye satan tekel bayiini buradan kınıyorum.
kimselere aldırmadan deli gibi eğlendiğim için muhteşem geçen organizasyon.eksiklikler ve şaçmalıklar yok muydu vardı ama dışında olunca ve izliyince komik geliyo insana.özellikle festivalin son günü milletin delirmiş gibi göbek attığını görünce haa dedim şimdi oldu. ama onu bile izlemek keyifliydi. arada bende zıpladım ama taaa sahilden * kalkan toz bulutundan nefes alınamaz hale gelince kadar zıpladı deyyuslar. diğer ayrıntılara gelince;
-deniz ilk 2 gün çivi gibiydi.
-yemekler ucuz ama insanlar pis heryer çöptü.
-festival dışı alanlar daha kalabalıktı özellikle tekel bayi önleri.
-festival yanı bakkallar 1 yılda yapamayacağı ciroyu yaptı.
-istesen kapıdan herseyi sokardın aramalar üstün körü yapıldı.
-sahne performansları iyidi. bilmediğim bicok grup vardı. bicoğunu dinlemedim.
-internet sitesinde bahsedilmemesine rağmen wc paralı idi.
-gündüzleri yakıcı bi sıcak ve rüzgar vardı. akşamları ise acayip soğuk oldu yada ben üşüdüm.
-herşeye rağmen ben eğlendim.
-ha bide burdan ses ayarlayan zatı muhtereme sesleniyorum. sana sayyyy haaa.sabah sabah kafa şişirdin be kardeşim.*
iyi şeyleri sayacak olursak pentagram, almora,hayko cepkin ve ogun sanlısoy bana göre en başta gelir. diğer gruplarında emeğine sağlık onlarıda dinledik eğlendik. ama o barzoların yaptıkları herşeyi gölgeledi. hayko cepkinin yanında çalan elemanlara yaptıklarını kınıyorum. hiç pogo yapılmayacak şarkılarda bile pogo yapan o abeciler allah belanızı verir inşallah. deniz kumu ile zehitlendik. ciğerlerim yandı ya. eve gelip banyo yaptığımda burnumdan simsiyah maddeler çıktı sizin yüzünüzden. ve yaşını başını almış adamların 15 yaşındaki kızları götürmeye çalışmasınıda kınıyorum. ve hayko dinleyen abeciler 6 dan beri sahne önünde duran insanları hiçe sayıp gece 1 de hayko çıktığında herkesi eze eze 30lu gruplar halinde en öne ilerlemeniz yetmiyormuş gibi yere eğilmiş çocuğa kızmanıza hiç birşey demiyorum ben. ve arkamdaki çocuğun kilolarıyla dalga geçen, çocuk onları önüne geçirmedi diye sürekli çocuğa bişeyler söyleyen o iki kız. şaka mıydınız siz? sesleri çizgi filmde ki küçük kızlar vardır ya onlar gibi çıkıyordu. ya da 10 yaşında mıydınız siz? gitmeyenler hiç bişey kaçırmadı hatta o rezillikten ve sinir halinden kurtuldular. gittiğime bin pişman oldum ben.
(bkz: allahın belaları)
(bkz: allah belanızı versin)
ayrica fb-bjk macindan onceki gunde, alana giden yol boyunca oturan, sarkilar soyleyip eglenen ve bjk tezahuratlari yapan grubun 2 elemanini polisin burnumun dibinde biber gazi sikarak dagittigi festivaldir. polisin copunu cikarmasina aldirmadan atilan alkolik hareket engellenemez slogani ile festivalin 3. gunu cok sen ve matrak gecmistir.
"rock dinliyonuz da noluyoo?" diye böğüren tiplerle şenlenen, deniz, kum, rock üçlemesinin ve sahil sohbetlerinin renginde dinlenebileceğiniz festivaldir.
içeriye bileklik olunmadan alınmıyor ama bileklik almak için upuzun bir kuyruk beklemek lazımdır. benim gibi adamlarda ne lan bu kuyruk diyip karıdan kızdan geçip rock'ı seçip kuzu kuzu sıcakta kuyrukta bekliyeceklerine arabalarına atlayıp sakin olan yazlıklara giderler. oh be ne teenager var ne kuyruk,rockta yok ama eksik kalıversin açarız winamptan.
katılan gruplar açısında son 3 senenin en iyi kadrosunu çıkarmış festival. geçen 2 senede olduğu gibi bu senede bir aksilik olmazsa katılmayı düşünüyorum. umarım geçen senelerde problem olan gündüz aktiviteleri ve gölgelik konusuna bir çözüm bulurlar.