paşamın dokunulmazlığı var. şimdi terbiyesiz filan desem başımı derde sokarım çünkü bunlar dava filan açmaktan imtina etmezler. çünkü bana göre bunların gözünde halk; onların seçmeni, veli nimeti değil, sömürmeye çalıştıkları salaklar topluluğudur. o yüzden hiçbir şekilde hakaret etmeden birkaç soru soracağım.
şimdi soruyorum size:
1) bu milletvekili daha önce bir kadın gazeteciye genel ahlak kuralları dışında bir şekilde saldırdı mı?
-evet.
2) yine aynı milletvekili daha birkaç hafta önce başka bir millet vekiline "senin g.tünü s.kerim" dedi mi?
-evet.
3) son olarak her kavgada en ön saflarda görmeye alıştığımız bu millet vekili adalet komisyonunda başka millet vekillerine saldırdı mı?
-evet.
bunlar belki de ne ilk ne son. kendi adıma konuşuyorum. bu adam beni hiçbir şekilde temsil edemez. eminim ki akp seçmeni de terbiyesizlikle seviyesizlikle ülke yönetilemeyeceğini bu kişinin bir an önce TBMM çatısı altından uzaklaştırılması gerektiğini düşünüyordur.
hapse girme meselesine gelince; TBMM'de zeyid aslana gelene kadar o kadar çok kişi hapse girmeli ki; o olmasa da olur.
Zeyid Aslan'a gösterilen tepkinin haklı bir dışavurumudur. Ancak bildiğimiz gibi ülkemizin yönetiminde olup bölücü ve aşırı dinci terörü destekleme, hırsızlık, emperyalizme hizmet gibi çok daha ağır suçlar işlemiş ve işlemekte olan kişilerden daha aşırı bir tepkiyle karşılanması üzücüdür. Zeyid Aslan'a gelene kadar hapse girmekten çok daha ötesini haketmiş olan onlarca yöneticiye sahibiz.
Hangi görüşten olursak olalım, bu hepimizin utancıdır.