şimdilerde düğünlerde ege - batı akdeniz yöresinde olanın da olmayanın da oynadığı halk oyunu.
yalnız düğün öncesi kursa gidenle , bu oyunun hamurundan çıkmış birinin oyunu arasındaki farkı yine bu hamurdan olan insan anlıyor.
çabanızı takdir ediyorum yalnız bir efenin ihtişamlı duruşu ne cüssesinden gelir ne gerginlikten ne de bi kasıntılıktan. o duruşu ancak hissederek gösterirsiniz.
ayrıca zeybek harmandalı'ndan ibaret değildir. en bilindik olanı olabilir lakin bölgede zeybek çeşidi baya fazladır. muğla zeybeği, kerimoğlu, tavas zeybeği, avşar zeybeği, serenler, alyazma zeybeği ve dahası. güzeldir ya. böyle duyduğunuzda güzel oynayanları gördüğünüzde bi koltuklarınız kabarır.
edit edit edit : çiftleşme dansı değildir. işgal zamanında dağlara çıkıp topraklarını savunan bunun için yarinden de canından da geçen gözü kara efelerin, yörüklerin dansıdır.
oynarken asil görünmek her yiğidin harcı değildir. oynayanda kesinlikle boy olmalıdır. 1,65 lik 1,70 lik boy ile böyle bir görüntü oluşturamazsınız. en az 1,80 boy olacaktır ve kolları kaldırdığında ortalık yıkılacaktır.
ege yöresine has türk köylüsüne verilen ad..Mert, cesur, atılgan, mazluma dost, haksızlığa düşman olarak tanınan zeybeklerin kurtuluş savaşında gösterdikleri başarılar ünlerine ün katmıştır.
Halikarnas Balıkçısı Zeybek Sözcüğünü Mitolojiye şu şekilde dayandırır;
''Homeros bu sözü ''olaks'' diye Omeqa ile yazar. Omeqa ise, ona tanrıçanın ilkbaharda doğurduğu yumurtasının, ilkbaharda bölünerek iki ayrı "o" olmasıdır. Ayrılan bu yumurtalardan tüm yaratıklar ve bitkiler çıkmıştır. Böylece de ''Obekkos'', ''Tobekkos'' ve ''ibakki'' sözleri ''Zeybek'' olmuştur.
Mahmut Ragıp Gazimihal, sözün Grekler tarafından kullanıldığını da belirtiyor.
''Yunanca'da ''b'' sesi olmadığı için, onların dilinde Sayvakikos , Zaypapikos şeklinde Rodos 'ta ise Turkikos'un aynı anlamda kullanıldığı ve kelimelerin aslının Saybak olup bizde kelimenin incelenip ve özleşerek Zeybek haline geldiği de açıklanır.
Müslümanlık öncesi Türklerde Göktanrı'ya ibadet ve askerin yiğitliğini gösterme amaçlı edilen danstır. Oralardan bugüne anadolu'ya ulaşmış ve o yiğitlik havasını, Türk'e özgü, Türk gibi güçlü havasını hiç bozmamıştır.
Başbuğ Mustafa Kemal Atatürk de bu dansı salon dansı haline getirilmesini emretmiştir.
Zeybek oynayan bir erkeğin duruşu başkadır, hem de çok başka ama O erkekle zeybek oynayan Kızın en az o erkek kadar yiğit duruşu hatta Türk Kadınını temsil ettiği için Türk erkeğinden de fazla yiğit duruşu daha da başkadır.