bugün

yıllar yılı gözümüze gözümüze sokulan gerçek. eski türk filmleri, yeni türk filmleri diziler hatta ve hatta gerçek hayat. zenginler varlıklı kişiler nedense hep kötü karakterler olarak lanse edilmişlerdir. acımasız, duygusuz, şımarık ve alaycı. ilginç.
zenginin malı züğürdün çenesini yorar derler ya, işte bundan daha öteye geçemeyen insanların bakış açısıdır. suç olarak gördükleri o şeye ulaşmak için nelerini vermezlerdi acaba?
ne yoldan yapıldığına bağlıdır.zira adam parasının her kuruşunun hakkını vermişse hor görülmesi haksızlıktır.ama adam uyuşturucu satışı,gasp,cinayet,yalancı şahitlik gibi işlerle bu zenginliği yapmışsa yerin dibine batası insanın tekidir.
her zengin potansiyel suçludur.

kime karşı ?

tabi ki halka karşı

neden mi ?

çünkü neoliberal ekonomik sistemlerde zenginler zümresi daha çok zenginleşirken alt tabaka ise kendi seviyelerini hiç olmazsa korumak için daha çok çalışıyor.

böylece ne mi oluyor ?

hepimiz ya bankaların ya o bankerlerin kölesi oluyoruz.

maaşlı köleler.
Fakir söylemidir.
hatalıdır. zenginlik kibri ve kabalığı getirebileceğinden tehlikelidir.
yanlıştır. Sen osura osura uyurken o adam gitsin riske girsin fakirleşmeyi göze alsın, zengin olsun. parasına göre yaşasın sende çekememezlikle adama söv küfür et.
fakirlik için "aptallık" demek kadar yanlış olmayan davranış biçimi.
yanlış başlık; daha ziyade
(bkz: zenginliğin güç olarak görülmesi)
zengin, zengin dendiği için suçludur bu ülkede. zengine ve fakire ayrı muamele yaparsanız bu merdiveni yıkamazsınız.
fakirliğin erdem olarak görüldüğü ülkede zenginliğin suç olarak görülmesi de normaldir. bizde ajitasyon çeken, bu damardan beslenen bir nesil var. hatta sol anlayışta bu durumun çok yeri olduğunu düşünüyorum. solcu arkadaşlarımın facedeki fotoğraflarında sümüklü çocuklar, fakirane gecekondu evleri, yaşlı ve bakımsız köylüler... bunları dile getirince de liboş oluyoruz. "liboş", bir küfür çeşidi. desem ki aga bana cumhuriyetten bu yana 5 tane yerli marksist say, 20 tane sayar. 5 tane yerli liberal say desem 2 tane zor sayar.

zenginlik nedir bilir misin? uzun vadede emeklerin toplamından oluşan servettir. sermaye dediğin şey emek toplamıdır. bu kadar basit. hırsızlıkla, uyuşturucuyla para kazananlar için söylemiyorum. alın teri ile de pekala zengin olunabilir. sistem buna müsaade ediyor.

bunu yazın bir yere, "insanın başına ne gelirse açlıktan, fakirlikten ve soğuktan gelir."

ayrıca, bizim burada o kadar sümüklü çocuk var ki. bizim ev de derme çatma bir gecekondudan ibaret. solcu kardeşlerimiz varsa istediği kadar fotoğraf çekebilir bir turist edasıyla.

hayatta en nefret edilesi şey ajitasyon. zenginliğin suç olarak görülmesi hastalıklı bir toplumun en bariz göstergesidir. evet, hasta ruhlar. hastalık hastaları.
Fakirim lan ben bana avunacak şeyler bırakın.
görgüsüz, hazımsızsa suçtur. örnek: ebru gündeş.
kimine yakışır ve sırıtmaz: örnek: bülent eczacıbaşı.
dünyada tek bir yoksul kalmayana dek, haklı olduğunu düşünmeye devam edeceğim eylem.
avrupada işsizlik parası veriyorlar. türkiyede böyle bir durum yok. bizi burda açlıktan kıvrandırıyorlar. şirket kapılarını arşındırmaktan bıktık. dilenci gibi iş arıyoruz. allah rızası için iş. fransa vatandaşı 9 yıl oldu 400 auro işsilik parası alıyor. biz ise sağlıklı gıda alamıyoruz böyle giderse 50 yaşında mezara gireriz herhalde. adam 80 yaşında dünyayı gezerek dekatlon yapıyor..