yaşamaktan ne anlaşıldığıyla ilgilidir. Ayrıca zenginlikten ne anlaşıldığı ile de doğrudan ilgilidir. çevremde güvenebileceğim dostlarımın olması, ailemin yanında olması, bir sevdiğim olması, mutlu olmam, yanımda yetebilecek bir para benim için gerçek zenginliktir. kimisi bunu 'çok para' olarak algılar. Lakin çok parası olupta mutluluğu hiç bulamayan insanları da düşünürsek sanırım yaptığım tanımın daha doğru olduğu ortaya çıkacaktır. eğer meseleye yaptığım tanım açısından bakarsak bu bir sorundan çok soruya dönüşür. " zengin olmayanlar neden yaşıyor ki? "
cevabı "birileri zengin olsun diye" olan sorundur. şöyle ki, zengini zengin yapan değerleri biriktirmiş olmasıdır. peki ama, değer nereden gelir; yani birşeye değer kazandıran nedir? elbette diğer insanlar. "değer" ağaçta yetişmez, kendi kendine olmaz. insanlar talep eder, emek verir, birşeyler harcar, bir şey "değerli" olur. demek ki bazı insanlar fakir olmadan bazı diğerleri zengin olamaz. bu biiir.
ikincisi ise karşılaştırmalı göreceliktir; yani ortada fakir olmasa zenginin farkı anlaşılmaz. on kişi milyoner olsa, dünyada başka hiçbir insan olmasa, bu on kişinin birbirlerine zenginlik taslayamayacağı malum. arada ille birileri fakir olacak ki o milyonun, milyarın vs. farkı görülsün.
özetle, zengin her durumda zenginliğini fakirin varlığına, ya da birilerinin fakir olmasına borçludur. oysa fakir zengin olmadan da fakir olabilir. biraz marx okuyun amk...
zengin olamamış veya zengin doğamamış olan bir nevi tabiri caizse ' garip insanlar ' ın, hayatın ileri uç zevklerinden bir tat alamadan yaşıyor olmasından ötürü nitelendirilebilecek çok doğru bir tespittir.
öyle ya arabanız yok, eviniz yok, eğer ki bir erkekseniz paranız yok diye adam yerine koyulmayıp kolunuzda manitanız da yok!, ee ne anlıyorum ben bu işten şimdi!, kadınsanız her gün işe gidip gelmeye ben kadınlık da demem hiç kimse kusura bakmasın da şimdi!, bu ne saçmalı ki yani!, o zaman hiç yaşama daha iyi değil mi haksız mıyım allasen?, yok tamam nefes almakda bir yaşamaksa ve yürümek kira vermek, lahmacun yemek, her gün ikinci çayı demleyip içmek yaşamak diyorsanız ben artık pes der susarım.