Genelde Türk dizilerine karşı o kadar ilgisizim ki bazen bende sosyolojik bir rahatsızlık mı var diye düşünüyorum.
Allahtan iki dizi beğendim de kendi kendimi tebrik ettim: Biri Avrupa Yakası biri de bu dizi. Konusu çok basmakalıp olabilir ama oyuncular bana samimi ve yetenekli geliyor, kahkahalar attırmasa da ara sıra tebessüm ettiriyor, çekimler güzel, diyaloglar çok aptalca değil, belli bir senaryo yok ama en azından kendi içinde bütünlüklü bi şeyler var.
Her iki dizinin de TRT dizisi olması başka bir ilginç nokta.
her bölümde aynı konuları işleyen dizi (severek izliyoruz orası ayrı tabi)
her bölümde işlenen genel konular;
* sarp nurhan'ı ailenin gözünden düşürmek için illa bir hainlik yapar.
* nurhan her bölümde illaki bir sakarlık yapıp başına belaya sokar.
* rüyam her bölümde illaki bir aptallık yapar.
* şükrü her bölümde kuru fasulye ister.
* bankanın müdürü her bölümde nurhan'a illaki bir bilmece sorar.
konusu tamamen yukarıda saydığım 5 maddeye dayalıdır bu dizinin.
yahu o değilde pazar akşamına almışlar bu diziyi, evdekilerin seyrettiği küçük gelin denen saçmalık yüzünden pazar akşamları hiç bir programı izleyemiyorum.
nurhan'ın yemek dolu masanın üzerindeki örtüyü çekerek bir sürü tabak dolusu yemeği yerlere dökmesiyle tepkimi çeken dizi. ayıptır ayıp israf haram, o yemekleri bulamayan insanlar varken dizi için mübarek yemeklerin yere atılmasını kınıyorum.