Ömründe ayna nedir bilmeyen bir zencinin gözleri yolda toz toprak arasında parıldayan bir ayna parçasına takılmış. Adam eğilip bu parlak nesneyi almış ve eteğinin kenarıyla tozunu silip yüzüne tutmuş. Tutmuş tutmasına ama gördüğü o kapkara surat hiç hoşuna gitmemiş. Öfkeyle elindeki parçayı yere fırlatmış ve şöyle demiş: "Sen ne fena aynasın böyle! Zaten çirkin göstermeseydin insanlar seni bu mezbeleliğe atmazlardı!
insanların dış görünüşlerinde gördükleri eksiklikler sebebiyle yaşadıkları hal.
vaktiyle kars' ın bir köyünde adamın biri ilçeye inmiş. dükkanların birinde o zamana kadar görmediği bişi ile karşılaşmış, ayna. aynada kendini görünce yıllar evvel kaybetmiş olduğu kardeşine çok benzetmiş ve aynıayı satın alarak köyüne gerisin geriye dönmüş. akşam olduğunda, yıllardır özlemi ile tutuştuğu kardeşine sarılarak uyumuş. derken adamın karısı yatağa girecekken aynayı, aynaya baktığı içinde kendini görmüş. başlamış söylenmeye, vayy adi herif gül gibi karının üzerine bu suratsız nemrut kadını yatağına alırsın haaa! kadın zar zor sabah etmiş, gün ağarınca aynayı kaptığı gibi soluğu şıh efendinin yanında almış. hoca efendi demiş, kocam beni aha bu namussuz, çirkin karıyla aldatıyor. şıh aynayı eline almış bakmış ve kadına demiş ki: bacım ne karısı, bu düpedüz gavata benzii.