herkesin hayatı algılama eşiği zekası ile doğru orantılıdır.
şöyle ki; insan kulağı belli frekansın üzerindeki sesleri duyamaz lakin duyum sınırları arasında kalan sesleri ne kadar iyi ve sorunsuz duyarsa o kadar iyi işittiğini iddia eder. bu eşik daha düşük olsaydı o sınırlar çerçevesinde sürdürecekti bu iddiasını. diğer sesler onun için var olmadığı için onları kıyas olarak kullanmayacak, doğal olarak bunları duyamamak da onun için sorun teşkil etmeyecek.
zekada bunun gibidir. bazı kavram ve olgular aptal insanlar için geçerli değildir. bunları algılayamadığı için direkt "saçma" kategorisine sokup yok sayar.
sonuç olarak işitme olayındaki gibi kendi algılayabildiği kısımda sorun olmadığı için de kendini zeki olarak görür.
bir insan için realite ne kadar fazla önem arz ediyor, soyut kavramlar da gereksiz geliyorsa o kadar zekidir. bence
icinde oxfor ve cambridge gibi universite hocalarinin dusunup tasidigi zeka sorularini barindirir bu kitap.
ayrica; en mukemmel ozelligim cok mutevazi olmamdir aslinda. bu yuzden cok zeki oldugumu itiraf edip mutevaziligimden odun vermek istemem ama insanin biraz da kendisini bilmesi lazim. sonuc olarak evet zekiyim. *