zeki insanların sosyal zekalarının diğer zeka işlevlerine göre daha düşük olduğu birçok dizide karakterinde, sinema karakterinde işleniyor, ancak durum bundan daha farklı. zeka hiç bir şekilde tam olarak ölçülemeyen ve hiç bir zaman işlevleri anlaşılamayan şeydir. tam olarak zekayı ölçmek mümkün değildir. kaldı ki zekanın en geniş tanımı problem çözme becerisidir. eğer yanlız olmak bir problemse ve zeki insan bu problemi çözemiyorsa burda zekilikten bahsetmek doğru olmaz. insanları anlamak, kendi istekleri doğrultusunda manipüle etmek, değişken ilişkilere yönelik taktik belirlemek hepsi zeka işlevidir.
zeki insanlarla ilgili tespitim az arkadaşları olduğudur. çünkü basit tiplerden çabuk sıkılan bu insanlar kendi zevklerine sahip geek diye tabir edilen insanlarla arkadaş olurlar. ya benim sadece gelip yüzüklerin efendisi için yeni ırklar tasarladığım arkadaşım vardı. adamla tek muhabetim buydu. sosyalleşiyorduk, eğleniyorduk, kafa yoruyorduk o kadar
Kesinlikle doğrudur ve özellikle de klinik seviyede zeki insanlarda görülen bir durumdur.
Mesela bir örnekle özetlersek; normal insanlar genelde çok fazla iletişim ve konuşmaya ihtiyaç duyar. mesela futbol maçı veya arabalar gibi günlük konularda konuşurlar daima.
Fakat zeki insanlar çok daha farklı konularla ilgilenirler, hatta her zeki insan farklı hayal dünyaları nedeniyle farklı gerçekliklerle ilgilenir.
Mesela: "sri lanka neden 'dünyanın gözyaşı' olarak adlandırılır?" veya "pitcairn adalarında endemik bitkiler yaşar mı?"
Bu nedenle her biri kendi hayal dünyaları ve akıllarıyla (ayrıca son milenyumdan sonra internetle) iletişimdedir ve bu nedenle sosyal olarak daima başarısızlardır.
yalnızlar zeki olduğunu iddaa ederek yalnız olduklarını söyleyebilirler ama yapmayın, bende yalnızım ama zeki olduğumu düşünmüyorum yani sıradan insanların zekası kadar işte.
zekasını insanlarla iletişimde gelişmek için kullandıysa hiç de yalnız değildir. ama zekilerin bazen en büyük sorunu insanların ona basit gelmesi ve kendini üstün görmesinden dolayı yalnız kalmasıdır.
Haklı olduğunu düşündüğüm tesbittir. Açıklamasını da şöyle yapıyorum. Aptal insanlar sorgulamadan inanan insanlardır. Zeki insanlarsa inanmadan sorgulayan. Mutlu olmak bilmeyi inanmayı gerektirir. inanmadığınız çokca sorguladığınız için ve asla aptal insanlara tahammül edemediğiniz için yalnız kalıyorsunuz.
Anlaşılamamaktan ileri gelir. Aynı frekansta, aynı dilde konuşmuyorsunuzdur. Hayal etsenize üniversiteye giden bir kız "kyk ne" diye sorar mı? Zekiliğin yanında insanın yaşadığı dünyanın da farkında olması ve ona göre davranması gerekir. Embesil gibi körü körüne yaşayan insan ancak katıksız aptaldır.
Zoko onsonlor yolnozdor. Yalnızsam zekayı napayım Bi kere? Madem zekiyim üçlü beşli köpük partileri nerde? Havuzlu villalar, zeka seviyesi komodinin üzerindeki gramofon kadar olmayan kızlar ve oğlanlar nerde? Demek o kadar da zeki değilmişiz. Hiç mi Amerikan filmleri izlemediniz. Ünlü olmanın yolu istanbul'a kaçmaksa zeki olmanın gereği budur.
" zeki insan öncelikle acısızlığa, kötü muameleye maruz kalmamayı, dinginliği ve boş zamanı erek edinecektir. bunun sonucunda, sessiz, mütevazi, ama olabildiğince rahat bırakıldığı bir yaşam arayacak, buna uygun olarak da, sözüm ona insanlarla birkaç tanışıklıktan sonra yalnızlığı, hatta büyük bir zekâ sözkonusu ise inzivayı seçecektir. çünkü kişi bizzat kendinde ne denli çok şeye sahipse, dışarıdan da o denli az şeye gereksinim duyar ve diğer insanlar da ona o denli az şey ifade edebilirler."
zeki insanlar yaptıkları fedakarlıkla diğer insanların gözünde kendilerini değersizleştirmiş muamelesi gördükleri için içlerine bu kadar geri çekilirler. En azından gördüğüm budur.
