öncelikle meslek diyince akla ilk gelen olmazsa olmazlardan biri para. öğretmenler ne kadar başarılı ve fedakar olurlarsa olsunlar, kendilerine verilen değerin maddi karşılığı ortada. o kadar saygın meslek, ama kuş kadar para. zeki insan da tabii ki dangerous minds'taki michelle pfeiffer gibi idealist olmadığı sürece öğretmenliği tercih etmiyor.
üstelik öğretmenler okul müdürüne, şubeye, bakanlığa bağlıdır. zeki insanlar, kendilerine baskı uygulanmasından ve müfredat çerçevesi içinde bırakılmaktan hoşlanmazlar. yuvarlağın dışına en küçük bir leke bile taşırsan velisinden akp ilçe başkanına kadar herkesle muhatap olmak zorunda bırakılırsın. haliyle bu da özgür eğitimin önünü tıkayan bir başka gerekçe.
ülkedeki öğretmenliğin olumsuz tarafları saymakla bitmez. zeki ve imkanı olanlar da haliyle öğretmenliği tercih etmez.
bir şeyleri değiştirmek isteyen zeki insanların uzun vadede seçeneği olabilir öğretmenlik.
Fakat böyle bir niyeti olmayan zeki kişinin okul dışı planları daha yoğun olmalıdır.
gayet mantıklıdır. üç kuruş maaşla çalışmak istemez zeki insanlar. o yüzden bir bok olamayanlar ee napalım bari öğretmen olalım der. eğitim sisteminin içine eder.