şimdi paralel olmakla suçlanan bu adamın poposunu akp zevatının birçoğu yalamak için sıradaydı. şimdi devran döndü.
ben öz'e hiç şaşırmıyorum, bukalemun gibi renk değiştiren ve inadına akp diyen cahil ve komik akp'li zevata şaşırıyorum, gülüyorum.
bu kadar aptal duruma düşüp de üzerlerine zerre kadar toz kondurmamak ancak kibir ve cehalettir.
cumbaba'ya bakın kibir ve cehaletin kaynağını bulursunuz.
allah ile kandıran bi topluluğun sözde cengaveri..akp cenahının "kandırıldık" lafıyla dalga geçen, "ulan hepiniz ordaydınız, herşeyi birlikte yaptınız" diyenler işkembeden sallıyor tam olarak..öyle sinsi ve kolları her yere ulaşan bi oluşum ki biz sıradan insanların bunca pisliği anlayabilmesi mümkün değil..
işin özeti hepimiz kandırıldık..zamanla daha iyi anlayacağız..
Dün el üstünde tutulup cesur savcı vesayeti bitirdi diye pohpohlanan o zaman kendisini destekleyenlerin bugün arkasından salladığı, o zaman arkasından sallayanların da bugün desteklediği, hükümetin vakti zamanıyla sahip çıkarken bugün hain dediği, kendisinin de hükümet dostu olduğu günlerden desteklediği kişileri iran ajanı olmakla suçladığı, iki tarafın da birbirinden nefret ettiği günlere geldiğimizi gösteren eski savcıdır. ermenilere sığınacak kadar zor duruma düşmüş bir güç sarhoşudur. yukarıda bahsedilen tezatlıklar 4/5 senelik bir zaman diliminde yaşanmıştır bu da bize neyi gösteriyor efenim ; hiçbir gruba partizanlık yapmanın alemi yok, bir kere geldik olum kendimize yaşayalım
Bana ne bir tane ağlak hocanın ideallerinden, bana ne birkaç tane siyasinin rant davasından, bu kadar sahiplenmeyin sorunları, amerikadan milleti yöneten, işinden ettiren o zat malikanede yaşam sürüyor, burada size oyoyoyoyoy sandıksandıksandık diye kafanızı şişiren adamlar parti gözetmeksizin milyonlarca liraya yalı, araba alıyor, madem piyon olarak görülüyoruz bu oyunda, o zaman oynamamak en iyisi dostlar, gelin bir çay içelim balık tutalım dil öğrenelim gezelim amaan.
Cemaatin,(günümüz adı ile paralel yapı) tek korkusu irtica adı altında tsk'nın kendisini lav etmesi idi. Öyle ki askeri darbelerde bu yapıyı korumak için askere övgüler yağdırdı lideri. Gel gelelim yeterli güce ulaşınca, öyle bir güç ki harp okulu mezunlarının yüzde sekseni bizden diyen bu cemaat(?) hükümeti devirmek için ilk adım olarak zekice bir plan ile askerden, kendisini sevmeyen tehlikeli rütbelilerden kurtulma yoluna gitti. Zekeriya Öz de bu planın bir parçası olarak askerleri içeriye tıkatacak savcılardan biriydi. O dönem dine yakın iktidar olan AKP'de irticacı yaftası ile asker tarafından lav edilmekten korktuğundan mütevellit cemaat ile anlaştı ve savcılara sahip çıktı. Akp, askerler bertaraf edildikten sonra cemaatin kendisinin üzerine yürüyeceğinden haberdar mıydı bilemiyoruz. Ama görünen o ki cemaat, akpyi devirmek için yürüdüğünde sen kimsin lan? Diyerek kendisini durduracak askerleri bu savcılar ve AKP sayesinde temizledi, arkasından akpyi devirmeye çalıştı. Olay şu şekilde gelişiyor: başbakan Erdoğan ameliyata girecek. Başbakanın tahminen ameliyatta olduğu saatler hakan fidan savcılık tarafından çağırılıyor. Fidan, Başbakan ameliyattadır en iyisi cumhurbaşkanı gülü arayayım diyor. Mesai bitimine bir kaç dakika kalmış durumda. Gül, kendisine git ifadeni ver diyor. Fidan bir terslik olduğunun farkında, gitmeye hazırlanırken başbakanı arıyor ve bütün planın çöktüğü an! O dakikalar ameliyatta olması gereken Erdoğan doktorlar yarım saat beklesin diyerek söz verdiği bir halkın evine ziyarete gitmiş. Fidan aynı şeyi Erdoğana soruyor. Gideyim mi efendim? Erdoğan bir aksilik olduğunu farkediyor ve neden ben ameliyatta iken? Başbakan talimatı veriyor sakın gitme! Savcı ısrarla arıyor mesai bitimine 3 dk kalıyor. Hemen Erdoğan içişleri bakanlığından emir veriyor, operasyondan haberi olmayan emniyet görevlileri bilgilendirilir. Bordo bereliler fidanı korusun ve almaya gelen tüm polisler öldürülsün! Emri veriliyor. Emniyet ikiye bölünüyor. Fidanın alınacağını cemaate mensup polisler haricinde bilen yok! gel gelelim hükümetin bir numaralı adamı, kolonu fidan indirilip ardından yolsuzluk adı altında ameliyattan çıktığında tutuklanmış bir başbakan tasarlanıyor. Sonuç ziyan. Sonuç itibariyle böyle pis bir sivil darbeye alet olmuş bir savcıdır kendisi. Bizim yüzümüz ak, kaçacak halimiz yok derken şuan Ermenistan da oksijen soluyan bir arkadaştır. Eğer yolsuzluktan on yıldır haberin vardı da bugun üstelik şafak operasyonu ile bunu ortaya çıkarıyorsan bu darbedir arkadaş. Eğer başbakanın ameliyatta olması gereken saatte mit müsteşarını tutuklamaya kalkıyorsan bu darbedir arkadaş. Eğer fidanı görevden alın diyen israille aynı şeyi istiyor ve bunu eyleme döküyorsan bu ihanettir arkadaş. 2 milyon mensubun ile yüzde elliyi yıkmaya çalışıyor isen bir savcı da olsan sonuçlarına katlanırsın.
türkiye de belki ilk defa her iki tarafında düşman olduğu tek adamdır. bu kadar kötü olan bir insan için ancak o.ç denebilir. ama kendisi buna rağmen yine de kaçmayı başarmıştır.
şimdi soruyorum, her iki taraftan da kaçabilecek kadar bu ülkeye hakim bir insana kim destek oldu da hatta bu nasıl bir güç ki, cb ya da başbakan dan bile daha hızlı...
fethullah denen kişi, bu şekilde ülkeye hakim olmaya devam ederse ne yazık ki sonu iyi gitmiyor. ama akp için şu açıdan teşekkür ederiz. ilk defa ben bir cemaatin bu ülkeye bu kadar hakim olduğunu gördüm. hoş kendisinin bir zamanlar dostuydu. hem de can ciğer. ama bunu bize gösterdiler. şimdi kendisinin bile bunu aşamadığını görünce ne kadar zoruna gidiyordur...
tek yol rus stilidir. bir ekip göndereceksin, onu orada öldürecek ve gelecek. evet amerikada. ruslar kendi arkalarındaki pislikleri bile bu şekilde temizledi... tek çare fethullah ölmeli.
bir zamanlar attığı adımlar için tayyip bey tarafından kahraman ilan edilen şimdilerde adalet kaçağı konumunda bulunan eski savcı. eee keser döner sap döner gün gelir hesap döner demişler. zamanında ergenekon soruşturmasının savcısıyım diyerek sana destek veren tayyip, şimdi acımasız kararlar aldı diye arkandan atıyor. sırada tayyip bey için hesabın dönmesi süreci var darısı onun başına diyelim. ama kim olursa olsun yaptıklarının hesabını adalet önünde verecek, er ya da geç..
Yurtdışına çıkışı ile alakalı haberlerde iki ayrı maddi hata yapıldığını düşündüğüm eski savcı.
1. "yeşil pasaportu var, o sebeple vize sorunu olmaksızın Ermenistan'dan Almanya'ya gitti" deniliyor. iyi de bu adam meslekten ihraç edilmedi mi? dolayısıyla memur değil, görevinden ihraç edilmiş, emekli olamamış eski bir memurun hususi(yeşil) pasaportu geçerliliğini yitirir.
"Ermenistan: Umuma Mahsus Pasaport hamilleri vizeye tabidir. Umuma Mahsus Pasaport Hamili Türk vatandaşlarına uçakla gidilmesi halinde havalimanında vize verilmektedir.
Hizmet, Hususi ve Diplomatik Pasaport hamilleri vizeye tabidir."
yani normal vatandaşsanız Ermenistan'a bu ülkenin herhangi bir sınır kapısında alacağınız vize ile girebilirsiniz, ancak yeşil veya siyah pasaporta sahipseniz bu ülkeye gitmeden önce vize almanız gerekir. Türkiye'de Ermenistan'ın bir temsilciliği bulunmadığı için de sözkonusu vize türkiye'nin haklarını temsil eden üçüncü ülkeler tarafından ancak belli şartlar altında verilebilir ki bu durum zekeriya öz pozisyonundaki bir adam için mümkün değil.
bir zamanlar heykeli dikilecek kişi diye övülen, rte'nin özel aracını emrine sunduğu kefil olduğu savcısı şimdinin ise kaçağı. bu suçu cemaat-akp kol kola girerek işledi; ama çaptan ilk düşen cemaat olduğu için elemanları bir bir kaçıyor, şimdi sıra ak-godoşlara geliyor çaptan güçten düştükleri an bu ülkeyi onlar da bırakıp kaçacak! bu olacak!
Bir laf vardır, "keser döner sap döner, gün gelir hesap döner" diye. Ama eminim ki Zekeriya Öz, hesabın vaktinde kendisine rock yıldızı muamelesi yapanlardan geleceğini ummamıştı.
Vaktinde onu bunu darbecilikle, terör örgütü kurmakla suçlayan, bir arslan gibi ortalıkta gezeni böyle kedi gibi yaparlar işte...Ama gün gelecek, onu arslan edenlerin kendileri süt dökmüş kedi gibi bu milletten özür dileyecekler...
günün birinde heykeli dikilecek olan kahraman olan savcıdır.
keser döner sap döner demişler. o sap döndü döndü, ülkenin götüne girdi. bu tarz kahraman ve cesur savcılar suçlu ilan edilirken, asıl suçlular dışarı çıktı.
şike, ergenekon, balyoz felan tüm davaları inceledik. deliller yüzde 100 gerçek. şimdi ne oldu, ergenekon dışarıda cirit atıyor. mafya tekrar yükselişte. suç oranlarında, terör olaylarında patlama var. gurur duyun eserinizle.
