Bu fikri katılmıyorum. Biz bütün uzay boşluğunu ve içindeki oluşumları gözleme konusunda bile hala çok yetersiz durumdayız.
Insanın anatomisi biyolojik yapısı ve türüne ait özelliklerinin bazıları hala belirsizliğini koruyor.
Insan zekası sınırlarını dahi net olarak kestiremedigi konuları kavramak konusunda aciz.
Tanrı tanrı olması vasfı ile kavranamaz bir güce sahip olabilir. Eğer öyleyse her insan kendi özel simülasyonunda bile yaşıyor olabilir.
Bugüne kadar insanlık tarihi bir çok konuda bir çok fikir geliştirdi. Mesela Sümerler tanrılarını ararken Astronomi ile ilgili ilk keşifleri ortaya koydular.
O günlerden bugüne insanlık değişiyor. Eğer türümüz tamamen yok olmazsa bir gün bilim belkide tanrısal olanın sınırlarını keşfetmeye bir adım daha yaklaşacak.
bu kadar kesin bir yargıyı savunan bir insanın yeterince zeki olmaması durumudur. mutlak bilginin varlığına şüphe ile yaklaşırken aynı anda kendi düşüncesini mutlak olarak kabul edip paradoksa sürüklenen insandır.
Dunya tarihindeki en buyuk ve en etkili devrimi peygamberimiz (sav) yapmis olduguna gore, bazi at gozluklu sazanimsi elemanlarin enayiliklerini el aleme sergilemekten baska bir ise yaramayan hede diyebiliriz buna tanim olarak. O kadar diyoruz, bilip bilmeden sallamayin diye.
Einstein'in reddettiği iddia. Adam hem deha hem bilim adamı hem de inanÇlı bir adam. Zeka dini reddeder diyenler de ortalama başarısız asyalı geyikler.
en zekiler bile reddetmemişler dini ve allah'ı. mesela kant ; ben her ne kadar inanmasam da tanrı vardır diyor. eflatun ; tanrı var ve yaratıcıdır ama bizi bize bıraktı diyor. zeka reddetmez şeytan reddettirir. yoksa zaten görülmeyene inanmamak marifet değil ki. görülmeyeni görmeye çalışmak orda oldugunu bilmek marifettir. görürsen inanmak işine yaramaz önce inan sonra zaten göreceksin...
taş çatlasa 120 IQ ile etrafa korbondioksit salan bireylerin bilmem kaç yıllık inanç sistemini/inananları küçümseyerek filozof gibi konuştum lan göt kalkmasını anlık hissetmelerine ve bunu yapanları tek tek saymaya olanak veren sayaçvari bir sistematiğin kelimelere dökülmüş halidir.
din mucizelerini hiç bir beşer zekasının açıklayamayacağı doğrudur. ancak bir şeye inanmak hazzı, sorgusuz sualsiz, başına bir şey geldiği zaman 'benim bir tanrım var' güvencesi paha biçilemez.
zeka -ki çoğu insan tarafından şahsi olarak keşfedilememiştir- körü körüne bağlanılan dinin yosun bağlattığı güçtür. düşünmek vardır bir de kabul etmek. zekanı kullandığın an, şuan yapmakta olduğun 'sevap'ların aslında ters gelen yaptırımlar olduğunu farkedeceksin.din insanları yozlaştıran bir mekanizmadır. sen açıklayamadığın her şeyin sonuna 'tanrı' diyen bi yaratıksın. işte sen bu yüzden geridesin. işte sen sebebi allah deyip araştırmadığın için bilimde en geri kalmış ülkelerden birindesin.
en basitinden bi örnek; tanrının insanları çeşitli şeylerle sınadığını kabul edelim. ve bir aileyi onlara sakat bir çocuk vererek sınıyor diyelim. bu aile bunu bu şekilde düşünerek kendini bi şekilde(!) rahatlatmaya çalışıyor. peki ya çocuk? onu neyle sınıyor? eğer tanrı varsa ve iki insanı sınamak için bi insanı böyle yaratıyorsa benim zaten ona karşı saygım olamaz. sen şimdi bana gelmiş böyle bir 'yaratıcı' nın dini yarattığını ve inanılması gerektiğini söylüyorsun. acilen fişi çek ve ortamı terk et. oksijenimi tüketiyorsun.