mehmet eroğlunun 7. kitabı. kitabın arkasında "benim kadar acı çekmedikçe, tanrı'ya inanmamı beklemeyin benden..." diye başlayan bir yazıyla karşılaşılıyor. insanı kitaptan biraz da olsa soğutan bu cümleye rağmen * kitabın ilk cümlesi "mücevher takmamıştı ama gözleri vardı...`" gibi çok hoş bir cümleyle başlıyor.
kitabın ana karakteri barış utkan yazarın diğer kitaplarındaki ana karakterlerden biraz daha farklı, çünkü barış utkan'ın kominizmle ya da sosyalizmle hiç bir bağlantısı bulunmuyor. utanma duygusundan arınmışlığı ise barış utkan için çoğu zaman bir avantaj.
"Zevkle acının, bedenimizi kuşatan bir çemberin üzerinde yer aldığını, birbirini izlediğini, hangisinden başlarsak başlayalım ötekine varabileceğimizi kavradım. Kanıt? ikisinin sonunda da bağırıyorduk."
--spoiler--
"...
insanlardan kuşkulanan ferideydi, ama kadın soruyu bana sordu: umut kesmemizi haklı gösterecek bir kanıt var mı? olduğunu biliyordu. biraz bekledi. merakı onu ardından itiyordu. nedir?
kanıt peygamberler dedim. hiç düşündünüz mü? tanrı neden bize ard arda peygamberler gönderiyor sizce? sessizlik bu gezegenin üstündeki canlılar arasında önüne kılavuz verdiği tek tür biziz
artık göndermiyor ama
ona, seçemediğim yüzüne doğru eğildim. i̇şte, kanıt da bu bence: artık tanrı da umudunu kesmiş olmalı.
--spoiler--