bence değildir. zaten zaman denilen şey de belli bir noktanın kıstas alınıp diğerine oranlanmasıdır. ben zamanın varlığına bile inanmıyorum. biz zamanı belli hareketler üzerinden alıyoruz. mesela dünyanın kendi ekseni etrafındaki tamamlanmış hareketine bir gün diyoruz ve güneş etrafındakine 1 yıl diyoruz. yani bir nevi biz bu zaman kıstasını yaparken belli şeylerin o anki hareketini hedef alıyoruz. zaman soyut bir şey zaten.
ancak fizikçi abilerimiz bunu somut alıyor. çekiçle vurulup kırılacak kadar somut hemde. ancak ben bunu akli olarak idrak edemiyorum.
mesela bizim hareketimize göre daha hızlı dönen bir gezegene gidelim. orada bir gündeki hareket 12 saat olsun. orada geçen bir ay bizde yarım aya tekabül edecek. bu adam şimdi oraya gidip 100 sene kalsa dünyaya gelince 50 sene geçmiş olacak ama bu adam orada ölmüş olması gerekmiyor mu? sonuçta 20 yaşında gitse 120 yaşında olmuş olacak.
ancak dünyaya geldiğinde ise bu adam 70 yaşında olacak. işte buradaki mantıksız şeyler bana uçuk geliyor.
çünkü bizim zaman diye aldığımız şeyin referansının bir önemi yok. bunların dışında bir üçüncü saat alalım ve bu üçüyle bunu kıyaslayalım.
bu gezegenimiz kendi etrafında dönüşü 6 saatte tamamlasın, bir gün geçtiğinde diğerinde 12, ötekinde 24 saat geçmiş olacak. bu adam bu zamanlar arasına gidip yolculuk yaptığında ne değişecek?
hiçbir şey değişmeyecek bu adam hangi ana giderse gitsin referans aldığı noktaya göre ölecek. yani zaman yok. bunların hepsinin rakamsal değeri aslında mevcut durumun referans noktasıyla ilgili.
bir nevi akıl oyunu gibi. o yüzden ben zamanda yolculuğu ya anlamıyorum ya da inanmıyorum.