yüksek tirajı sanırım şu şekilde de açıklanabilir. ben zamanında ekonomik nedenler ile fem dersanesine gitmiştim. en ucuz dersane oydu ama fethullah gülen ile zerre işim olmaz. neyse o zamanlar zaman gazetesi her gün bir öss denemesi veriyordu. bizim sınıf abisi de bu sınavları sınıfta çözmemizin iyi olacağını söyledi. hepimizden paraları toptan aldı ve her gün bir deneme çözmeye başladık. gazeteleri okuyan yoktu, hepsi çöpe. bugün sabah bir fem dersanesinin önünden geçtim ve yine üstüste yığılmış yüzlerce zaman gazetesi gördüm. sanırım tekrar öss denemesi dağıtmaya başlamışlar. bari kağıt israfı yapmayın. sadece denemeleri satın. o kadar kağıda yazık.
balon tiraja sahip gazete. gelin beraber düz bir mantık kuralım. genelde gazete okurları tv tercihlerini de okuduğu gazetenin benzeri yayın politikası yapan kanallardan yana kullanırlar. hürriyet, milliyet okuyucularının genel olarak kanal d, show tv, star, atv izlemesi gibi. zaman söylenildiği kadar çok satış yapan bir gazete olsa idi en azından bunun bir kısmının izleyici olarak stv'ye hatta kanal 7'ye yansıması gerekirdi. şimdi aylık reytinglere bakalım, getir kızım ordan, merak eden de netten baksın. ne görüyorsunuz. zirvede stv mi var kanal 7'mi var. e nerede bu kadar çok takip edilen gazetenin kitlesi?
aslında böyle bir şey yoktur, insanoğlunun uydurmasıdır. tüm o takvimler, saatler yalandır. saatin durmadan dönen çubuklarını zaman değil ufak bir pil çalıştırır. takvimde birden 30lara saydığımız günler kendimize söylediğimiz yalanlardan biridir. aslında saat hiç bir zaman üç olmamıştır. bu sadece biz öyle kabul ettiğmiz içinidir. tekrar ediyorum "zaman" diye bir şey yoktur dostlar. geçen, azalan, yitirdiğiniz şey ömrünüzdür. "vakit geçiyor yahut geçmiyor" diye kandırır ya insan kendini. tüm o sayıların hiç bir anlamı yoktur. her gün yeni bir ayın, yeni bir haftanın, yeni bir yılın ilk günüdür, her zaman saat biri bir geçiyordur. birinci ayın birinci günüdür. "yıl" ya da "sene" dediğimiz şey bu saçmalığın bir üst modelidir. 2009 sene önce doğduğu bile muallak bir insanın hayatına göre yapılan ilginç bir genel kabul, niçin insanlar bunu kendi hayatlarına göre yapmazlar bilmem, aklım ermez.
okudukça insanın midesini bulandıran kankası vakitten, daha yumuşak bir dille yayın yapan fetocu kağıt parçası.
edit: aferin lan sizde onlar gibi çalışıyorsunuz. *
zaman, hem dost hem düşman, hayır içinde şer şer içinde hayır, esnasında vuku bulur zevk ve kahır. namerde at meydanı merde ayak bağı. arkasını göremediğimiz bir kaf dağı. ahh zamannn... hesabını kes artık şu insanlardan...
alevilere olan nefretini açık açık değil de gizliden gizliye sergileyen şey.
rıza oylum'un 30 nisan 2009 tarihli birgün gazetesindeki yazısı:
istanbul'un merkezi yerlerindeki reklâm panolarının hemen hepsinde şu sıralar Zaman gazetesinin çekici tanıtımlarını görüyoruz. Vurucu cümle şu; "ötekini anlamak." Gazetenin iddiası "Ötekini anlayabiliyoruz." Güzel tasarımıyla birçok kez tasarım ödülü alan Zaman gazetesi bazı konu ve kavramlara sitemli olarak özel ilgi göstermekten kendini alamıyor. Genel olarak aleviler ve özelde de Maraş Katliamı Zaman gazetesi için her zaman çekici unsurlar. Bu gazetenin yöneticileri Alevi mitingleri öncesinde, Alevilerin önemli günlerinde hiçbir fırsatı kaçırmayarak her türlü hadisenin kenarına köşesine Alevileri yamamaktan kendilerini alamıyorlar. Bu durumun son örneğini Diyarbakır ve çevresinde yapılan operasyon haberlerinde gördük. Haberlerde bu operasyonlar sonucunda ulaşılan bilgilerle ayrılıkçı örgütün yönetiminde Alevilerin etkin olduğunu yayımladılar. Haberdeki bölüm şu şekildedir; "...Solcular ve Aleviler de yer alıyor. Özellikle solcu Aleviler PKK içinde her zaman güçlü ve etkin oldular. Türkiye'deki bazı güçlerle çalışıyor, onlarla birlikte hareket ediyorlar..."(19 Nisan 2009) Hiçbir kesinlik taşımayan bu ifadelerle, gazete bilgi kirliliği yaratıp zihin bulandırıyor.
Zaman gazetesi daha önce de birçok farklı olay içine Alevileri eklemeye özen gösteriyor. Gazetenin arşivinde yaptığımız bir taramada bu sonuca rahatça ulaşabiliyoruz. Birkaç örnek vermek gerekirse; gazetede: Bombacının Ailesinden Dört Kişi intihar Etmiş başlığıyla yayımlanan haberde "intihar eylemcisi Akkuş'un nüfusunun kayıtlı olduğu Çaypınar köyü bir Alevi köyüdür." (24 Mayıs 2007) ifadelerini haberle alakasız bir bilgi de olsa kullanmaktan kendilerini alamamışlar! Bu durum başka haberlerde de aynı biçimde sürüyor Alevilerin Avukatlığını Yapmış (28 Şubat 2009) isimli haberde, Ergenekon davasından tutuklu olan Nusret Senem'in Çorum, Maraş ve Sivas davalarında Alevilerin avukatlığını yaptığı ortaya çıktı. ifadelerini kullanmışlar. Alevi Mitinginin Görünmeyen Yüzü (11 Kasım 2008), PKK, Alevi ve Yezidi Yapılanması da Oluşturmuş (14 Nisan 2009), Güneydoğu Alevi ve Ergenekon (21.10.2008) Başlıklı haberler de aynı manipüle sürecinin ürünüdür.
Özellikle de Maraş Katliamı'yla ilgili akıllara durgunluk verecek bir bilgi kirliliğini sağlamayı başaran Zaman gazetesi, bu olayı kimi zaman Ermenilere, kimi zaman sol örgütlere, kimi zaman da Sovyet ajanlarına bağlıyor. Maraş Katliamı'nın devletin derinliklerinin desteğiyle faşizan zihniyetlerin işi olduğu, Ecevit'in arşivinden çıkan belgelerle iyice ortaya çıkmış durumda. Buna karşılık Zaman gazetesinde bu konuyla ilgili yayımlanan haberler şu şekildedir; Maraş Olaylarını Bir Ermeni Planladı (24 Aralık 2006), bu haberde hiç kanıt göstermeden bir ermeni vatandaşın bu olayı organize ettiği iddia edilmiş. Şendiller: Maraş Olayının Üzerine Gidilsin (6 Ocak 2007), Zaman gazetesinin Maraş Katliamı'yla ilgili yegâne bilgi kaynağı olan katliamın sanığı Ökkeş Şendiler, "tanık" sıfatıyla bu konuyu değerlendirmiş. BBP'li Şendiller CHP'li Güneş'i Yalanladı (03 Ocak 2008), Bu haberde de aynı şekilde Şendiller'in katliamın sanığı olması gerçeği es geçilerek partili kimliğiyle bu şahsa meşruiyet kazandırılmış. Şendiller Maraş Olaylarını Yazdı (19 Nisan 2008), Maraş Olayları (20 Nisan 2008), Kahramanmaraş Katliamını 6 Sol Örgüt Yaptı (18 Mayıs 2008) katliamın sanığı bu haberlerde de gazetenin bilgi kaynağı olarak değerlendirmelerde bulunuyor. Aleviler Katilleri Yanlış Yerde Arıyor (3 Temmuz 2008) Maraş Olaylarının Arkasında Sovyet Ajanları Var (14 Aralık 2008) bu iki haberde de katliam hiçbir kanıt gösterilmeden farklı yapıların üstüne atılmaya çalışılıyor.
Bu haberlerin hepsinin tesadüfen yapıldığını, arkasında bir art niyet olmadığını keşke söyleyebilsem. Ama hiç de öyle durmuyor. Bir yeniden inşa sürecinin yansımaları gibi duruyor hepsi. Gündüz Vassaf 'Tarihi Yargılıyorum' isimli kitabında gelecek kuşakların tarihi Google'dan yazacaklarını söylüyor. Kimsenin kütüphanelerin tozlu raflarına gitme zahmetine girmeyeceğini, Google'da ne yazıyorsa onu doğru kabul edeceklerini, tarihin böyle yazılacağını iddia ediyor. Maraş Katliamı'nın tarihi Zaman gazetesinin arşivinden yazılacaksa, gerçek bir tarihten ziyade, kurgulanmış yeni bir tarih ortaya çıkacak.
aslında bunu algılamak çok zor oluyor (ben bile o kadar okuduğum halde pek anlayabildiğimi söyleyemem) ama aslında olmayan şey. zaman aslında beynimizin ürünü. bu evrende zaman diye bir şey yok aslında. sadece konumlar ve hız var. zaman da bunların ölçüsü. hız yoksa zaman da yoktur. ama öyle bir dünyada yaşıyoruz ki herşeyin sabit hızı var. dünyanın güneş etrafında dönme hızı sabit, kendi etrafında dönme hızı sabit. o yüzden sabit bir zaman birimi elde edebiliyoruz. ama boşlukta aslında zaman yok. aslında burada da yok. ama bize varmış gibi geliyor. işte çok acayip bir şey. insan düşündükçe kayboluyor.
Zamanın tarifi konusunda tam bir uzlaşmaya varılamasa da ölçülmesi konusunda anlaşmazlık yoktur. Zaman, fizikte en hassas ölçülebilen niceliktir. Zaman ölçümünde herhangi bir ana ya da aralığa rakamsal bir değer atanır. Bu atamada sürekli değişikliğe uğrayan herhangi bir fenomenkullanılabilir.
türkiye'nin en çok satan gazetesidir.her ne kadar fetullah gülen cemaatinin olsada diğer gazeteler gibi baldır bacak resmi dolu olmayıp gerçekten gazete okumak isteyen okurlar için biçilmiş kaftandır.dünya çapında ödüller dahi almıştır.
bir çok anlam ifade eden sözcük. tdk ya göre "zaman"
1. Bir işin, bir oluşun içinde geçtiği, geçeceği veya geçmekte olduğu süre, vakit: �Zaman geçtikçe hafifleyecek yerde, daha ziyade ağırlaşan bir vicdan azabı duyarım.� -Ö. Seyfettin.
2. Bu sürenin belirli bir parçası, vakit: Efendiler, az söylemek çok yapmak zamanı gelmiştir. -A. ilhan.
3. Belirlenmiş olan an.
4. Çağ, mevsim: Gül zamanı. Çocukluk zamanı.
5. Bir işe ayrılmış veya bir iş için alışılmış saatler, vakit.
6. Dönem, devir:Dedelerimizin zamanında burada bir kral yaşardı.� -R. Mağden.
7. gök b. Olayların oluş ve akış sırasını belirleyen, düzenli ve dönemli gök olaylarını birim olarak kullanan sanal bir kavram.
8. db. Fiillerin belirttikleri geçmiş zaman, şimdiki zaman, gelecek zaman, geniş zaman kavramı: Geldi, gelmiş, geliyor, gelecek, gelir.
9. jeol. Yer kabuğunun geçirdiği gelişimde belirlenen ve fosillere göre dörde ayrılan geniş evrelerden her biri.
zaman değişimin ölçüsüdür. aslında zaman yoktur, sadece değişim vardır. bizim zaman algımız beynimizdeki değişimler ile dışarıdaki değişimlerin ilişkisinden kaynaklanır. dünya saatinde bir aralıkta beyninizdeki değişimler ne kadar hızlı olursa zamanı o kadar uzun algılarsınız. beyninizdeki değişimler az ise zamanı daha kısa algılarsınız. monotonluk bu nedenle zamanın nasıl geçtiğini anlamamamıza neden olur. çok fazla değişiklik olması durumunda zaman daha uzun gelir.
insan geçmişe baktığında o yüzden dünya saati ya da güneş takvimi ölçüsünde düşünmez. geçmişinde ne kadar çok değişim olduğuna bakar. 25 yaşında bir insan 70 yaşında bir insandan daha uzun yaşadığı hissine kapılabilir. bu hissi göreceli olarak doğrudur. ama dünya saatine göre yanlıştır. zaman göreceliği bu şekildedir.