gayet dolu bir söz. insanı olgunlaştıran zaman değil, kendisi, yaşadıkları, tecrübeleridir. senelerce bir iş yapmadan armut gibi bekleyen bir kimse olgunlaşamaz, kendini geliştiremez. burada vurgulanan budur. kendinizi geliştirin demektir bu, armut gibi oturmayın demektir. kimse kimseyi toplamaz çünkü.
necip fazılın tonajlı bir vecizesi. "peki nedir insanı olgunlaştıran şey?" diye sorulsaydı bence günahlar derdi fazıl.
çünkü çevresini dikkatle inceleyen her çocuğun anlayabileceği kadar basittir aslında doğru ve yanlış olan. Onlara bunun için mi dünyayı tozpembe görür derler bilinmez ama çocukken her şey gerçekten de güzel görünür. Ne var ki zamanla her şey katılaşmaya sevgi dedikleri şeyin soğuyup artık bulduğu en küçük kalıba girmesiyle çocukluktan gençliğe adım atılır. Hani yanan sobaya elini değdirip bir daha sobanın o kahverengimsi tonundan nefret ederkenki ahlaki sınırlar aşılmış bir sonrakini ihlal etmeye başlamıştır büyüdükçe. Günahlar ve günah sonrası vicdan azapları da insanı gerçeğe hazırlar. Bir nevi safını belirle artık içerlemeleridir o azaplar. Çoğumuz anlamayız bunu hatta ardı ardına aynı günahı işleriz nedensiz. Sobadan korkan çocuktan eser yoktur ya buradan günahlar insanı olgunlaştırır kanısı çıkarasım geldi birden.
hayatın insana yüklediği misyonun zamanla ters düz edilemeyeceğinin ifadesidir. genç yaşta alınan kültürel ve modern eğitim insanın sonraki hayatında yıkılamayacak tabularını oluşturur.
yaşlanarak değil yaşayarak kemale erilir.
zaman insanları değil armutları olgunlaştırır.
söz mehmet selahattin şimşek'e aittir. yazmış olduğu özdeyişler kendisi vefat ettikten sonra yakın bir arkadaşı tarafından özdeyişler isimli bir kitapta toplanmıştır.