küçükken bizim binada bu gazeteye abone olan bir aile vardı. Dağıtıcılar gazeteyi Her gün getirir, dış kapıya sıkıştırırlardı.
sonraları, bu gazetelerin iki üç günde bir alınmaya başladığını fark ettim. günlük olarak okunmuyordu.
ben de çalmaya başladım.
meraktan her gün okula giderken gazeteyi alıyordum, kalorifer dairesine atıyordum.
inanır mısınız, kimse ne oluyor, bu gazeteler nereye gidiyor demedi. yaklaşık 2 ay boyunca o gazeteleri tek tek aşırdım, sakladım.
en sonunda görevli bunları bulmuş. O zaman ortaya çıkmıştı yaptığım.
Yani, o Zaman anlamıştım ki kimse okumuyor.
Not: Türkiye'de yayım hayatına devam eden bir gazete.
gerçek abone sayısının 3600 kişi olduğu ortaya çıkan gazete. ya da 500bin küsur abone aynı anda aboneliklerini iptal ettirdi. abonelik işlemini iptal edebilecek bir abone merkezi de yokmuş. ne tür dolandırıcı lan bunlar?
Kayyım atanması toplumun nerdeyse hiçbir kesimi tarafından olumsuz karşılanmamış birkaç göstermelik klişe medya özgülüğü safsatası dışında kimse sokaklara dökülmemiş hatta çok ciddi bir kitle ohh olsun demiştir. Bu da demek oluyor ki bunca yıldır kendileri çalıp oynamış gazeteyi de kendilerinden olanlar dışında kimselere begendirememis okutamamislardir.
Gerçi şunu da eklemek lazım bu toplumda ateş sadece düştüğü yeri yakıyor. Kimse kendisinden olmayana bir lokma ekmek bir damla su uzatmiyor.(birkaç istisna dışında)
zamanında insanları hedef göstermiş olması, araya nifak tohumları sokmuş olması, gezi olayları esnasında bir kesimi hedef göstermiş olması vs sayılabilecek daha nice kabahati olmasına rağmen tüm bunlardan ötürü değil, akp'ye ters düştü diye el konulması tam olarak hukuksuzluktur.
akp ile karşılıklı birbirlerini besleyip bugüne geldiler ve bizim tam olarak bilmediğimiz sebeplerden ötürü ters düştüler. ikisininde nazarımda birbirinden bir farkı yok. dilerim en yakın zamanda akp de hakkettiği cezayı bulur.
Etme bulma dünyası lafının cuk oturduğu gazete. Zamanında milletin hakkını az yemediniz. Vicdanınız yoktu o zamanlar şimdi kim neden savunsun sizi? Geçelim basın özgürlüğü muhabbetini. Nitekim bu ülkede basın hiçbir zaman tam anlamıyla özgür olmadı. Bakalım bundan sonraki süreç nasıl ilerleyecek.
Sizin yüzünüzden arkadaşım canına kıyıyordu neredeyse. Hani hatırlar mısınız sözlü mülakatta 'abilerin' yaptıklarını? Bu bizden, bu alevi, bu ateist, bu solcu, bu şucu bu bucu diye. milleti fişleyip geleceğini çaldınız bir sürü insanın. Gram üzülmüyorum. Gereksiz hümanistlik kasmanın anlamı yok. Allah'ın sopası yok öyle ya da böyle yaptıklarınız çıkacaktı sizden. Hadi şimdi Allah yardımcınız olsun.
bu isler parayla degil, sirayla dedirten gazete; gaste daha dogrusu. simdi ozgurluk, hurriyet, ozgur basin vs akliniza geldi degil mi ? ali tatar'in, kuddisi okkir'in laneti bunlar. hala el koyulma sebebi iftira atmak degil; mevcut duzenden ayrilmak. birbirinizi yiyin, daha da beter olun.
ayarini bozdugunuz kantarin gunu geldi, sizi de tartiyor..!