zall fıkraları

zall bir gün nickaltında oturup eksi yiyip, nickaltını eksilemeye çalışıyomuş. ordan geçen bir trol grubu demiş ki, zall hocam napıyosun nickaltı hiç eksi tutar mı? zall da durur mu yapıştırmış cevabı, ya trollüyosa?

Zall bir gün arabaya binmiş. Bir bakmış alman, fransız, italyan. Ben bu ibnelerle yolculuk yapmam demiş inmiş.

Yine bir gün zall arabaya binecekmiş. Bi bakmış kimse yok. Alman, italyan, fransız yoksa ben bu arabaya binmem demiş.

bir gün yılmaz hocalarlar lokalde oturuyoruz... zall nasıl içiyor nasıl içiyor püvvvv... https://www.youtube.com/watch?v=tc9-rngMAfI

Zall birgün arkadaşıyla konuşuyormuş kavga etmişler arkadaşı parmagının ucuyla zalı itmiş zalda hımbıl cüssesiyle yere düşmüş zall patlamış derem olmuş hahahahahahahahahahahahahahahahahahahahahahahahahahahahahahahahaha nu hahahahahahahahahahahahahahahahahahahahahaha. Gülün lan.

Zall birgün arkadaşıyla konuşuyormuş kavga etmişler arkadaşı parmagının ucuyla zalı itmiş zalda hımbıl cüssesiyle yere düşmüş zall patlamış derem olmuş hahahahahahahahahahahahahahahahahahahahahahahahahahahahahahahahaha nu hahahahahahahahahahahahahahahahahahahahahaha. Gülün lan.

bir gün zall gidiyormuş sonra bir adam gelmiş artık bu zall dursun demiş. zall'ın adı artık dursun olmuş. sonra da temelle tanışmışlar arkadaşlar.

zall kötü bir kaza geçirmiş ve maalesef kollarını ve bacaklarını kaybetmiş. (fıkra bu tabi. allah göstermesin)

bu halde plajda güneşlenirken bizim temel yanına gelmiş ve 'sen hiç yannağı yedin mi?' diye sormuş. zall de acayip heyecanlanarak, 'hayır' demiş. temel de, zall'ı tuttuğu gibi denize fırlatmış ve 'aha şimdi yannağı yedin' demiş.

Kız demiş ne kadar da fıkrasına komik bir yazar.

zall bir gün serkan inciye mesaj atmış.

"ev boş" diye.

serkan da heyecanla koşarak gitmiş tabi.

bir bakmış ev cidden boş.

Üstteki yazar çok egosuzmuş.

Zall dağa küsmüş dağın haberi olmamış.

komik mi amk, fıkralarıdır.

zallın ilkokula gittiği günlerden birgün, zallın amcası olan hampacı okul müdürünün beleşe getirdiği hokkabaz şaklabanlık yapmaya başlar.

işte şapkadan tavşan çıkarmalar, mendilin içinde güvercin uçurmalar derken zallı yanına çağırır be şöyle der;

+elimde hiç para görüyor musun?
-hayır, zaten görsem borç isterdim hokkabaz bey amca.
+peki, yaklaş bakalım.
gayipten gelen ses: (zall depar atar)
gayipten gelen ses: hokkabaz zallın burnundan 2 adet 1 tl çıkarır.

akşam olmuş ve zall evin yolunu tutmuştur, kapıyı çalar ve annesi çığlık çığlığa, ne oldu oğlum sana burun deliklerin büyümüş ve kanamakta der.

-önemli bir şey yok anne bugün hokkabaz burnumdan para çıkardı, ben de başka para kalıp kalmadığını kontrol etmek için baktım der.

görsel

Zall uludağ sözlük'ü kurmuş.

Üç kız ve zall günah çıkarmak için kiliseye giderler. günah çıkartma ayininde ise peder olarak baş peder kuki vardır. Tek sıra olurlar ve zall üçüncü sıradadır.

ilk kız kuki'nin karşısına geçer ve şöyle bir diyalog geçer:

-Söyle kızım, ne günah işledin?
+aziz kuki, sevgilimin şeyini sağ elime aldım.
-Şuradaki kutsal suya sağ elini sok çıkar, günahların bağışlanır.

Kız geçer oraya ve söyleneni yapar. Sıra ikinci kızdadır. Yine şu diyalog geçer:

-Söyle kızım, senin günahın nedir?
+aziz kuki, sevgilimin şeyini sol elime aldım.
-Şuradaki kutsal suya sol elini sok çıkar, günahların bağışlanır.

Tam bunlar olurken sıradaki son iki kişi arasında arbede çıkmıştır. Pek sevilesi aziz kuki, üçüncü sıradaki zall ve dördüncü sıradaki kıza seslenir.

aziz Kuki:Yapmayın. Burası tanrının evi.
Zall: aziz kuki, benim sıramı almaya çalışıyor.
Aziz kuki: yapma evladım. Sıra zall'ın hakkı.
Dördüncü kız: aziz kuki, zall bey dötünü suya batırmadan önce ben bi gargara yapsam...

zall' a sormuşlar;

-adın ne gülüm senin?
+ i$mail ama c'si yok.
- la i$mailde c olur mu ki?
+ tamam, biz de yok dedik.

görsel

köylüde sormuş aman zall olur mu öyle şey?

zall durur mu yapıştırmış cevabı;

ya tutarsa :p

zall bir gün yolda yürürken bir kuyu görmüş, şuna bir bakayım derken kuyuya düşmüş etraf karanlık kimseler yok zall bağırmış, azall azall..

sesleri duyan bir teyze gelmiş olay yerine intikal etmiş ve demiş,

a zall şimdi bağırıyorsun azall azall, kuyuya eğildin anlarım, bütün suyu içme banlarım..

Zall demiş ki. Uludağ sözlüğü kapatalım da millet bizi mi siksin ?

bir gün zall , oytunkaran ve kukla abilerin anneleri amansız bir hastalığa yakalanmış (allah göstermesin). bu hastalığın tek çaresi amazon ormanlarında bulunan bir meyveymiş. bu abiler beraber amazon ormanlarına doğru yola çıkmışlar.

ellerinde bir fotoğraf ile meyveyi bulmaya çalışıyorlarmış. kukla abi "sonunda buldum amk" deyip meyveyi koparacakken yamyamlarla karşı karşıya gelmişler ve kaçmaya başlamışlar. artık yorulmuşlar ve saklanmaya karar vermişler.

kukla ile oytunkaran bir ağacın üstüne , zall ise ağacın arkasına saklanmış. e tabii yamyamlar zall abiyi görüp bir takım cinsel istismarda bulunmuşlar.

zall abiyi tam götürürlerken zall abi bunların elinden kaçmış ve kukla ile oytunkaranın yanına koşmuş. üçü beraber yine kaçmaya başlamışlar.

kukla ile oytunkaran yine ağacın üstüne saklanırken zall da yine ağacın arkasına saklanmış ve yine zall a cinsel istismarda bulunmuşlar.

tam zall ı götürürken olacak ya ! yine zall kaçmayı başarmış ve yine kukla ile oytunkaranın yanına doğru koşmuş. üçü beraber yine kaçmaya başlamışlar yamyamlardan.

artık yorulmaya başladıkları zaman yine saklanmak istemişler ve zall ; "yeter amk hep ben ağacın arkasında saklandım bana tecavüz ettiler şimdide ben ağacın üstüne saklanacağım" demiş. kukla ile oytunkaran da tamam demişler.

yamyamlar da yine bunları bulmuş ve kendi aralarında " ulan biz hep ağacın arkasındakine tecavüz ettik bu kez de ağacın üstündekine tecavüz edelim" demişler. ve yine zall ı sikmişler.

önce güldürmeyen sonra yine güldürmeyen fıkralardır.

zall: sana çok kısa bir şey söyliyeyim mi miku?
miku: söyle bakalım!
zall: milim. görsel
miku: görsel

Dünyanın en kısa fıkrasıdır:
iki Zall sessizce oturuyormuş.

zall bir gün sosyotrend'e katılmış.

sunucu "bize güzel bir anınızı anlatır mısınız?" demiş. zall başlamış anlatmaya, "bir gün bizim yazarlardan birinin şifresi çalındı, bütün moderatörler başladık çalışmaya. sorun düzelince o kadar çok sevindik ki hepimiz sevinçten o yazarı si.." "öhm! zall bey isterseniz başka bir anınızı anlatın."

"bir gün yine bizim yazarlardan birinin bilgilerine ulaşılmış, sabaha kadar hepimiz inceleye inceleye çalıştık ve şifrelerin değişmesine karar verdik. soruna çözüm bulunca hepimiz çok sevindik ve mutluluktan kendimizi kaybedip o yazarı si..." "öhm öhm! zall bey en iyisi siz bize sizi üzen bir anınızı anlatın."

"anlatayım. bir gün benim şifrem çalındı..."

zall bir iş yerinde programcı olarak iş bulmuştur. is yerinin patronuyla konuşmaktadır.
zall:
- Efendim aylık olarak ne kadar vereceksiniz?
Patron:
- şimdilik 3 bin, 3 veya 4 ay sonra 5 bin tl.
zall:
- O zaman ben 3 ay sonra tekrar gelirim.

bir zall, bir moderatör bir de oytunkaran yolda yürüyormuş. yanlarından bir şahin geçmiş. oytunkaran demiş ki "bu araba ismini şahin kuşundan almıştır. evet." moderatör oytunkaranı düzüp demiş ki "yeter ulen, bir kez de boş konuşma!" zall da demiş ki "arkadaşlar düzüldü."