masa masa, şahıs şahıs dolaşıp herkes ile iştigal olan uzun zamanlardır görmeyi isteyip dün akşam nail olduğum kardeşimdir.
doyamadığımı ifade edip kendisini en iyi asist yapan yazar seçiyorum...**
sabaha karşı gothic evil la aralarında geçen mont olayına gül gül öldüğümüz, şefin evinde ne kadar eğlenceli bir insan olduğunu göstermiş, tanıştığma memnun oldum yazarı.
4 kasım 2006 ankara sinema zirvesinin video kısmında beni çıldırtan ama daha sonra hatasını telafi eden, kibar, efendi, düşünceli, adam gibi adam konseptine cuk oturan, memleketinin kültür ateşesi yazar. *
KENDiSiNE SÖZLÜĞÜMÜZÜN ANKARA ZiRVESiNDEKi ÇEKiLMiŞ FOTOGRAFLARLA HAZIRLAMIŞ OLDUĞU sunumdan dolayı tesekkürü borç bildiğim yazar. o kadar karşı karşıya oturdukta en sonunda hatırladığım, kendinin ikinci entrysinin sahibiymişimde farketmemişim.
ankaralı yazarları sanal ortama taşıyan güzel insan. emeği için teşekkurleri bir borç bilirim. en mal resmimi koyduğu için de ayrıca şükranlarımı sunarım.dur ben seni hallerde yakalayıp sanal aleme taşıyacam, demek istediğim yazar.
mümtaz ve edebi içerik bakımından son derece zengin yazıların alt kısımlarında sık sık rastlanan imzaların atıcısı yazar...
gönlündeki zenginliği kelimesel denklemlerle paragrafik formullere dökmesiyle nice anlamlı fikirler sundu sözlük gürühuna.
arkasının da gelmesini brezilya vari pembe dizilerin gelişini bekler gibi beklemekteyiz, hatta yalan rüzgarını....
edit:ankara halı saha zirvesinde görmeyi umut ettiğim, göremediğim, fakat göreceğimdir
üçüncü neslin yüz akı yazarlarındandır. uzun yazar, ama kesinlikle okurken sıkmaz. mizahı da geyiği de başlığı sulandırmadan, entry'yi bulandırmadan yapar. iyi de yapar..
uzun lafın kısası, kaliteli yazardır kendileri. fazla söze ne hacet..
kendisini tanımam etmem ama uzun girdiler yazdığı için "sol frame" de izlemeye aldım. yazdıkları kesinlikle sıkıcı değil, gayet okunaklı, akıcı bir dili var. mizahı sevdiği kesin, ama duygusal yönünüde saklamıyor..
yazdiklarina bazen entry bazen girdi diyor. girdi demesini takdir ediyorum.
sözlüğe ilk geldiğinde passiflora'ya girdiği entry gözüme takılmıştı. sonra takip ettim. birkaç entrysini okuduktan sonra nah buraya entry girecektim "iyi yazardır, son zamanlarda gördüğüm en kaliteli yazarlardan birisidir" diye. ama sonra selebritiliğe takmış gördüm kendisini. sürekli "benim işim olmaz" demesine rağmen şu an okumakta olduğunuz başlığa "bir sürü entrym var ama az çok az kişi yorum yapmış hakkımda" tadında bir entry girmişti. "umarım yanlış anlamışımdır" düşüncesiyle bir süre beklemek istedim, bekledim de... ve evet; ben yanlış anlamışım. bu adam cidden iyi. son zamanlarda okuduğum en kaliteli yazarlardan. kendisini bir kere daha burdan tebrik ediyorum...