- ibneye bak balkona bayrak asmış.
+ ne?
- bu ne abi yani, vatanseverim, harikayım, ciciyim demek mi istiyor?
+ abi senin ameliyat ne oldu?
- ne ameliyatı?
+ beyninle götün yer değiştirmişti ya geçenlerde.
- haa o mu? haftaya inşallah, hastaneden gün aldık.
+ iyi, güzel. gel o zaman biz eve geri dönelim, fazla gezmeyelim dışarıda.
bayrağımız kutsaldır. bize emanettir. gerekirse hergün başımın üstünde dışarı çıkarım kimseyi ilgilendirmez. ayrıca bayrak demek ne atatürk, nede yobazlık demektir. osmanlıdan bize yadigardır , atatürk'te ona sonuna kadar sahip çıkmış bir osmanlı askeridir.
başlığı açan arkadaşımızın sandığının aksine gayet normal insanlardır bunlar. "ben bir harikayım, ben ciciyim" göstermecesi yapmakta olmayan, vatanlarını seven t.c. vatandaşlarıdır.
bu deli vatandaşlarımızın yılın her günü balkonunda bayrak bulundurmasından size nedir, bize nedir? rahatsız edici olan nedir? bu insan, astığı bayrak illegal olmadığı sürece -ki asılan bayrak türk bayrağıdır- en iyisini yapan insandır. keşke hepimiz bu insanlar kadar deli olabilsek...
bayrakların sadece resmi bayramlarda asılması gerektiğini düşünenlerce eleştirilen mevzudur.
lan bak geçen gün ne yaşadım, turizm bölgesinde ikamet ettiğimizden bir tane rus soru sormak için yanaştı, dalış merkezi sordu tarif ettim falan sonra birkaç şey daha sorduktan sonra "ülkenizde her yerde bayrağınız var, çok hoşuma gitti, rusya'da da böyle olsa keşke, bu sizi birbirinize bağlıyor olmalı." dedi.
yılın her günü evinde kuran okuyan veya yılın her günü dışarıda türban takan insanlardan farksız, kimseyi germemesi gereken insanlardır. hani belirli sembolleri olan olaylar belirli günlerde fiiliyata geçirilirmiş ya bir takım kişilere göre, o bakımdan gayet alakalı hatta ilgili birer örnektir. haaa dur ne alaka demeyin kendinizle çelişebilirsiniz.
bayrakların resmi bayramlarda asılma gibi bir zorunluluğu yoktur. bu düğünlere takım elbiseyle gidilir önermesi kadar yersiz ve aptalcadır. bayrak bu isterse adam bayrağını apartmanın tepesine çıkar oraya takar elli milyon yılda orda bırakır. bu davranışta bulunan insanların ruh sağlığı normal de bundan rahatsızlık duyanların ruh sağlığı nasıl bilinmemektedir.
ey, mavi göklerin beyaz ve kızıl süsü,
kızkardeşimin gelinliği, şehidimin son örtüsü!
işık ışık, dalga dalga bayrağım,
senin destanını okudum, senin destanını yazacağım.
sana benim gözümle bakmayanın
mezarını kazacağım.
seni selamlamadan uçan kuşun
yuvasını bozacağım.
dalgalandığın yerde ne korku, ne keder...
gölgende bana da, bana da yer ver!
sabah olmasın, günler doğmasın ne çıkar.
yurda ay yıldızın ışığı yeter.
savaş bizi karlı dağlara götürdüğü gün.
kızıllığında ısındık,
dağlardan çöllere düşürdüğü gün.
gölgene sığındık.
ey, şimdi süzgün, rüzgarlarda dalgalan;
barışın güvercini, savaşın kartalı...
yüksek yerlerde açan çiçeğim;
senin altında doğdum,
senin dibinde öleceğim.
tarihim, şerefim, şiirim, her şeyim:
yer yüzünde yer beğen !
nereye dikilmek istersen,
söyle, seni oraya dikeyim !
ancak "elin amerikalısı donuna bile kendi bayrağını bastırırken, şanlı bayrağımızın evimizin balkonunda 365 gün dalgalanması neden bir sorun şeklinde uludağ sözlük sol frame ine düşmüş anlamadım" şeklinde cevaplanabilir.