puştluk, yavşaklık, anaların satılması falan filan.bunların gündemde zirveye oynamasının sebebi aslında bu yazıda ki puştlardır.* küfür yediklerine yanmıyorlar yaptığı puştlukların yavaş yavaş ortaya çıktığına yanıyorlar.
doğal olandır. sanki hiç küfür etmeyen bir milletmişiz gibi davranılması asıl tuhaf olan. "aa küfür mü diyor o? bi yaşıma daha girdim. küfür de ne ola ki mına koyim" bu hava da insanlarsınız çıkıp adama uzaydan gelmiş muamelesi yapmaktasınızç azıcık vicdanlı olun. ya da vicdanı siktir et realist olun yeter.
zaten gerçekleri söyleyen aydınları gazeteden atmak son moda olmuştur. şimdi de gündem bu sanırım. yılmaz özdil yine harikalar yaratmıştır. kalemine, ağzına sağlık.
türkiye'nin gündemine bomba gibi düşen konudur. ne ab-abd kirizi, ne ortadoğu ne de aşk-ı memnu! bütün türkiye, kktc ve dış temsilciliklerde sabahtan akşama kadar bu konu konuşuluyor. puşt! çılgınlığının bütün yurdu sarması ve ilkokul çocuklarının yarısından fazlasının puşt! olması sağlık bakanlığını ve ziraat odasını harekete geçirdi. sağlık bakanı; puşt!lara 1 metreden fazla yaklaşmayın derken, ziraat odası başkanı yaklaşabilirsiniz diyor. cnn dün gece tsi 04:00 daki yayınında konuyu 2. haber olarak geçti. (birinci haber afganistanda 1 trilyon dolarlık yeraltı zenginliğinin olduğu ve afganistanda hiç demokrasi olmadığıydı. spiker eğer amerika oraya özgürlük götürürse her şeyin daha güzel olacağını söyledi.) yılmaz özdil uzun süre ortalıkta görünmedikten sonra nihayet baskılara dayanamadı ve 1.5 dakika süren bir basın toplantısı yapıp, pişman olmadığını, kaybedenin düşmanları olacağını ve paralel evrenlerin koca bir yalan olduğunu söyledi. bir gazetecinin "geceleri rahat uyuyor musunuz, vicdanınız rahat mı?" sorusuna ise sinirlenerek, "31 çekmeden uyuyamıyorum bunu mu ima ediyorsun" deyip basın toplantısını hışımla terketti.
ölen şehidimize Allah dan rahmet, eşine de başsağlığı diliyorum. başlığın konusu yılmaz özdil ise ne fikri derinliğiyle, ne üslubu ve yazın kalitesiyle kendisi hakkında konuşmaya değecek birisi değildir. herkes farklı düşünebilir bu konuda, bana göre kimi eleştirirsen eleştir bir gazete köşesinde kullanılıp kullanılmayacak kelimeler olmalı. bu da özdil in kendi kişiliğinin, hamlığının ifadesi.
ayrıca bir insan kanser hastalığıyla, sonrasında ölümüyle, şimdi ise bir şehidimiz kullanılarak temize çıkarılmaz maalesef. eğer birileri hakkında atılmış bir iftira varsa tarih muhakkak kimin ne olduğunu çıkarır ortaya.
almanla almanca, ingilizle ingilizce, şerefsizle şerefsizce konuşulur diye belledik biz, bu son dili daha yeni sökmüş anlaşılan. muhatabının koskoca şerefsizce sözlüğünden çok hafif bir kelime seçmiş... puşt da küfür mü şimdi
kendisinden olmayan, kendi görüşlerine katılmayan insanlara bidon kafalı diyen bir adamdan beklenen davranış. adamcağız napsın askerden medet umdu bir şey çıkmadı. chp'den medet umdu bir şey çıkmadı. yalan haberlerden medet umdu bir şey çıkmadı.
hakaret çaresizliğin dile dökümüdür.
çaresizlikten korkudan napacağını bilemiyor. yarın kalpten gide maazallah bu hızla.
yalnız yılmaz özdil sevicilere şunu söyleyeyim. yılmaz'ı puşt lafı için alkışladığınız sürece hasan karakaya'nın küfürlerine laf edemezsiniz. rezilliğiniz ortaya çıkar sonra.
o kelime küfür değildir. küfür öyle olmaz nasıl oldugunu şimdi örnek ile acıklayalım:
az sinirlilik halinde: salak,mal,gerizekalı
orta halde: döverim seni i.ne, indir o elini yoksa......
çok sinirlilik hali: ben senin ananı bacını ebeni ..........
küfür budur,daha fazla örnekleri vardır,söylenenler azdır, yılmaz özdil küfür etmemiştir.