Herşeyiyle sinema için doğmuş bir beyazperde dehası.
Göründüğü kareyi seyirlik kılan benzersiz oyunculuğu,destansı ve gerçekçi sinemanın en güzel örneklerinden filmleri,usta işi yönetmenliği ve eşsiz senaryolarıyla Türk Sineması'nın yüzakı olan,Yeşilçam denen burjuva sinemasının kapitalist temellerini kökünden sarsıp yerle bir eden unutulmaz sinema adamıdır Yılmaz Güney!
Türk Sineması bir halaysa, o "bu halayda" başı çekendir.
Kraldır, hem de "en kralından"!
karının vajinasına yılanı 70 cm kadar sokarak işkence sahnesi çekmiş şişirilmiş sahte keko kahraman. alkol almış silahsız bir hakime 10 el kadar ateş ederek öldüren şahsiyetsiz katil .
çok büyük bir sanatçı çok büyük bir insan gururumuz kıymetini bilmediğimiz böyle insanlar avrupada el üstünde tutulurken bizde memleketini terk etmek zorunda bırakılır ah şu yıkılası düzen sen nicelerini yuttun...
Hangi zorluğu
yenmemiş insanoğlu.
Hele taşıyorsa içinde
bu insanca sevgiyi.
Güzel günler
zorlu duraklardan
geçer sevdiğim.
Damla damla
birikiyor insan.
Damla damla sevgili...
Bir gün
akıp gideceğiz hayata.
Duvarlar yıkılacak,
açılacak bütün kapılar
bilesin.
Benim yüreğim
sensin şimdi
seni vurur durur...
Ve yine damla damla
çoğalıyorsun içimde.
Şanlıurfa'nın Siverek ilçesinde doğmuş 6 yaşında ailesiyle adana'ya taşınıp adana kütüğü almıştır. Doğduğumu yoksa büyüğü yermi daha önemli tartışmalarının devam ettiği türk sinamasının çirkin kralı... siverek belediyesi adanalılara nispet ilçenin meydanına yılmaz güney heykeli dikmiştir.
yahudi asıllı olma ihtimali olan aktör, yönetmen. çünkü gerçek soyadı olan pütün'ün yahudilerin kullandığı pitun ve putin soyadına benzerliği dikkat çekicidir. bu bağlamda rusya başbakanı vladimir putin'in de baba tarafından gürcü ve yahudi kanı taşıdığı söylenmekte. çünkü putin'in babası Gyorgi Osepasvili'nin soyadında bulunan ve "oğlu" anlamına gelen "aşvili" takısını gürcü yahudileri veya yahudi asıllı gürcüler kullanmaktadır.
yönetmeni olduğu "umutsuzlar" filminde, zap yaparken flash tvde rastgeldiğim bir sahnesi baya ilginç geldi, paylaşmak isterim. kendisi hakkında nötr diyebileceğim bir konumdayım o nedenle bu tespitte art niyet ya da kinaye aramayınız, dediğim gibi sadece ilginç geldi.
burada ne var? dikdörtgen içerisine alınan bölümde malum arabanın markası yazmalı, burada da harfler net okunmuyor videodan dolayı, ben söyleyeyim, arabanın markası "chevrolet". iyi de ne var bunda? elbette markada sorun yok, fakat resme (yani sahneye) biraz dikkatli bakınca "chevrolet"deki "v" harfinin kayıp olduğuna şahit oluyoruz. yani;
tabi baştaki üç harf dikkat çekiyor böyle olunca, chevrolet başka bir şeye gönderme maksadıyla dönüşüme uğramış gibi duruyor, kasten yani gönderme amacıyla mı yapılmıştır bilemem ama filmde arabayı cepheden gösteren bu sahne birkaç saniye ekranda duruyor (01:15:49 ~ 01:15:53) değişik geldi, uludağ sözlük semalarında bu da yer alsın istedim..
Hayat bize mutlu olma şansı vermedi sevgili,
biz kendimizden başka herkesin üzüntüsünü üzüntümüz acısını acımız yaptık çünkü.
Dünyanın öbür ucunda hiç tanımadığımız bir insanın göz yaşı bile içimizi parçaladı.
Kedilere ağladık, kuşların yasını tuttuk...
Yüreğimizin zayıflığı kimi zaman hayat karşısında bizi zayıf yaptı. Aslında ne güzel şeydir insanın insana yanması sevgili...
Ne güzeldir bilmediğin birinin derdine üzülebilmek ve çare aramak. Ben bütün hayatımda hep üzüldüm, hep yandım.
Yaşamak ne güzeldir be sevgili...
Sevinerek, severek, sevilerek, düşünerek...
Ve o vaz geçilmez sancılarını duyarak hayatın...
türk sinemasına bulunduğu katkıların azımsanmayacak derecede çok olduğu değerli insan.kişisel görüşleri benim gibi taraf tutmamaya çalışan bir bünye için belki çok abartılı.herşeyine tamam ama neden çirkin kral dediklerini hala anlayamadığım insan.bir posteri var kendisinin, belki biraz yaşlandığı sıralarda verdiği bir poz muhtemelen kırklı yaşlarında ve gayet yakışıklı biri kendisi.hadi belki o pozunda öyledir ama çirkin de denilemez kendisine.
nisan 1937 adana doğumlu, gerçek adı yılmaz pütün olan ve türk sineması'nda adeta devrim niteliğinde işler yapan büyük oyuncu. oynadığı filmin sonunda eğer kendisi ölüyorsa halkın sırf bu sebepten ötürü uğruna sinemayı taşladığı, hayata beş sıfır mağlup başlayan bir "ötekinin" de bir yerlere gelebileceğini gösteren ve salt sinemacı kimliği ile bakıldığında yılmaz erdoğan'ın "yönetmenim", ibrahim tatlıses'in "sinemacıyım" diye geçindiği bir ülkenin sinema alanında tartışılmaz gururu, medar-ı iftiharı. yazdığı öykü ve hikayeler, senaryosuz olarak kurduğu setler ve bitirdiği filmler, türk sineması'na, o dönem şartlarında, getirdiği yeniliklerle sinema konusunda çığır açan ama iş karaktere geldiğinde eşinin üzerine araba sürüp ayağını ezen, sevgilisinin kafasına içki kadehi koyup ateş eden, duvar filmini çekerken rol verdiği çocukların film gereği ağlaması için onları döven ve hatta "şimdi haber verdiler baban ölmüş" diyebilen ve maalesef sınıfta kalan, yeteneği gelişmiş ama kendisi fatoş güney'e rağmen gelişememiş adanalı sinema efsanesi. yine de keşke sürgüne gitmek zorunda olmasaydı ve keşke bu topraklarda özgürce ölebilseydi.
