bu ülkede yaşamış en zeki insanlardan biri değildir.
zeka demek ayrı ya da bitişik yazılacak de'yi, da'yı ayırt edebilmektir.
zeka demek bilirsinizi bağlaç sanmamaktır.
ilkokuldan ders alsa kalacak olanlar ahkam kesmesin.
yılmaz erdoğan'ın avukatlığını yapana kadar yazım dilinizi geliştirseydiniz keşke. daha etkili olurdunuz.
bana bir şeyhler oluyor tiyatrosunda kaçak elektrik kullanılmasının normal olduğunu gösterip(ki kamu yararına kamunun kullanması hırsızlık değil diyor) sonra banka reklamlarında çatır çatır oynuyor.
ebru gündeşin şarkısını yaptığı sevmek gidince şiirinden bir kısım:
Aşk yasaklandı artık halka açık yerlerde
El tutmak yol açıyor diye hesapsız Susmalara
kaldırdık tüm tutuşmaları
Yasak kelime oyunu yapmak
Yalan söylemek mecburi ve serbest ayyuka çıkmak
Artık yağmur sonraları toprak kokmak yok
Tomurcuklanmak günah
Ve bir insan gözü yüzünden 100 gün ardarda uyumamak
Kimse ölmesin diye
Kimsenin aklında her sevdalı verdiği sözü geri alacak
Güneşi ayı ve hatta hiç bir tabiat olayı
Şahit gösterilmeyecek hiç bir sevdaya
Ne deniyorsa onu atacak kalp
Ve süresi 24 saate çıkarılacak meskun mahallerde ağlamanın
etme!
zamanında dinleyip dinleyip bolca ağladığım şiiri okuyan sesi güzel adam.
şimdi dinliyorum da niye ağlamışım o kadar diyorum.. bu acı nasıl geçer diye düşünürken, bir bakmışsın çoktan geçip gitmiş. unutmak gerçekten bir nimet..
Ankara şiirini , hani o Ankara'ya öyle yakışırdı ki kar diye başlayan , her kar yağdığında bir ankara sabahına dinlediğim oyuncu , şair , senarist, yönetmen kişisi.
