belediyecilikte ideolojiyi bir kenara bırakamayan insanlara göre olmayan katkılardır fakat güneş balçıkla sıvanmaz, hoca Eskişehir i uçurmuştur.
ondan en çok ders alması gerekenler de yatmaktan başka hiçbir şey yapamayan ve suçu yine hükümete atan chp belediyeleridir.
arkadaş hükümet size köstek oluyor da, hocaya tam destek mi veriyor? başarısızlığınıza bahane bulmayın ve çalışın.
yılmaz büyükerşen' in büyük projesi olan bademlik otel projesi tarihi mahalle olan odunpazarı mahallesinde ormanların içine yapılmaktadır. yere göğe sığdıramadığımız başkanımız ormanın içine otel dikmektedir.
gerçekten de çarşı kısmının(orası da zaten tek bir yer diğer büyükşehirlerdeki gibi yayılan bir yer değil) dışında hiç bir yere de yatırım yoktur.seçimden seçime bizim mahalleye asfalt atılır, kaldırım yapılır çöpçüler daha çok bir çalışmaya başlar nedense.
diğer taraftan şehir dışından gelen arkadaşlar da evet adam çok güzel geliştirmiş şehri, neler neler yapmış diyorlar ne var ki bu kadar beğendiğiniz diye sorunca da sen başka illeri görmemişsin diyorlar. bir sürü il gördük efendim ulaşımı, çevre düzenlemesi ve il geneli daha fazla yatırım yapılan bir sürü il gördük.
kimse burda ağaç kesilmemiştir, yapılmamıştır demesin arkadaş. Bir de şimdi eylemcilerin ağaç kesilme zamanı da öne sürdüğü zaman yanlarında olan kemal kılıçdaroğlu bu projeden de övgüyle bahsetmektedir.
edit2: fotoğrafı da paylaştık neyi hazmedemiyorsunuz arkadaş var böyle bir yer montaj veya yut dışında olan bir yer değil orası bildiğin eskişehir, bildiğin yılmaz hocanın projesi lan.
sözlükteki yobazların kendisini kötülemek için fırsat kolladığı, hiçbir şey bulamazsa asparagas haberlerle değerli başkanımıza saldırdırarak katkılarını görmezden geldirmeye çalışıyorlar.
Ben hayatımda bu kadar çok tur otobüsünü eskişehir' de görmemiştim. Eğer eskişehir' e tur düzenleniyorsa başkanım bu işi laiki ile yapmıştır.
istanbuldaki olaylara destek veren çoğunluğu öğrenci arkadaşların yaşadıkları eskişehirdeki alaaddin parkı için ne yapacaklarını merakla bekliyorum. özetle anadolunun hiç bir şehirinde yapılanlar,eksikler istanbulda yaşayanların umrunda bile değil nedense.
yılmaz büyükerşen alaaddin parkını tramvay yolu güzergahına dahil ediyor ve parkı katletmeye hazırlanıyor,çok merak ediyorum taksim parkını görmeden ayaklanan eskişehir halkı bu duruma nasıl cevap verecek.
eğer başkanlığa gelmesinden sonra tonla turizm şirketi eskişehir turu düzenliyorsa sayılamayacak kadar çoktur. Ulan arkadaşım, millet akın akin eskişehir'i gezmeye otobüslere trenlere doluşup geliyor, iç turizm oluştu resmen. Tur şirketlerinin internet sayfalarında yurt içi turlar sekmesinde eskişehir turları en başa oynuyor. 34 yaşımdayım, doğma büyüme eskişehirliyim, 1995'de üniversiteyi kazandığımda "yaşasın bu köhne şehirden kurtuluyorum" diye havalara uçmuştum. Üniversiteden sonra da ailemle sadece yazları görüşebildiğim ve yazları onlar başka şehirde oldukları için eskişehir'e gidemedim. 2010'da bebeğim olunca ailemin yanına uzun süreli kalmaya gittiğimde şehrin yeni haline resmen vuruldum. Avrupa'da görüp iç geçirdiğimiz ne güzellik varsa adam getirmiş eskişehirlinin hizmetine sunmuş. Hangi bozkır kentinde opera tiyatro var, bu kadar park kaç tane şehirde var? Bu kadar güzel bir kanal düzenlemesi, süs olsun diye değil insan taşımak için yapılmış ve sürekli yaygınlaşan tramvay başka nerede? nerede bu kadar güzel festivaller düzenleniyor, kürek kano yarışları, belediye orkestrası konserleri, uluslararası resim heykel sergileri... Belediyenin kendi özel gezici ekipmanı ile tüm şehrin zemin etüdünü yaptığını ve bina bina depreme dayanıklılık testlerini tamamladığını biliyor muydunuz? Hadi ben hırboyum, heykele put derim, sanata bilime hiç kafam basmaz derseniz belediyenin aşevinden kaç kişi doyuyor biliyor musunuz? Üstelik bütün bunlar da hükümetin bin türlü engellemesine rağmen yapılıyor...
Büyükerşen'in eskişehir'e katkısı yok demek için hakikaten "heykelin müslüman şehrinde ne işi var, heykel puttur" diyebilecek düzeyde bir hırboluğa ihtiyaç var.
99 yılından önceki halini bilmeyenlerin açtığı başlıktır.
99 senesinden evvel porsuk kokuyordu ve o koku tüm şehre yayılıyordu, o pis, fabrika atıkları ile dolu sivrisinek yuvası prosuk gitti bugün harika bir porsuk geldi.
tramvay, otobüs ve minibüslerin egsoz dumanlarından şehirde nefes almak imkansızdı, bugün 2 eylül, cengiz topel caddesinde ve çevresinde tertemiz hava var,
parklar, türkiye de eşi yok bir kere, Avrupa da 2-3 yerdedir. bozkırın ortasında cennet yarattı adam, o bilim sanat kültür parkındaki şato, bilmeyene süslü püslü, gereksiz para harcanmış gibi gözüküyor, ancak türkiye nin en güzel yapılarını bir arada bulunduruyor; Çan Kulesi -Diyarbakır, Adalet Kulesi Topkapı Sarayı, Ulu Kule Mardin, Burgulu Kule Amasya, Galata Kulesi istanbul, Yivli Kule Antalya, Kız Kulesi istanbul, Sindrella Kulesi istanbul, senin belki de memleketinde hep gördüğün ama dikkatini çekmeyen kulelerin bir araya geldiği muhteşem yapıdır, çocuklarımıza, torunlarımıza bırakacağımız kültürel mirastır, bir de diğer park olan kentpark taki plaja kafayı takmışlar, sen o plaja gel bir güneşlen sonra yüz, tüm fikrin değişecek, türkiye nin deniz kıyısı hariç neresinde bu keyfi yaşarsın bir düşün.
Heykellere laf atıyorlar, daha basit bir yapıyı çözemeyen zihniyet, heykeli hiç anlayamaz.
daha anlatılacak çok şey var da, eskişehir tarhinde 2 kırılma noktası vardır, birincisi kurtuluş savaşı, ikincisi ise Büyükerşen in Belediye Başkanı olması, bu 2 si olmasaydı ne Eskişehir olurdu ne de türkiye Cumhuriyeti. adam bbc tarafından taktir gördü, pek çok uluslararası ödül aldı, kim takar burada yazılanları...
bir kere gittim eskişehir e gördüğüm manzara şok etti beni. öncelikle o porsuk çayı hoş ancak elle tutulur hiç bişey yok.
bolca heykel dikmiş beyfendi. müslüman bir şehir demeye bin şahit ister.
saymakla biter mi bilmiyorum. ama en önemli katkısı sanırım imaj. şehir dışına çıkan eskişehir'liler bilir, insanların bi çoğu eskişehir'lilerden bile fazla seviyor eskişehir'i. yaz döneminde artık türkiye'nin heryerinde tur otobüsleri görmek mümkün oluyor şehirde. haftasonu şuraya kaçarız, buraya kaçarız diyenler artık arada eskişehir'ede kaçıyorlar.
hatırlıyorum 10-12 yıl öncesinide. yayalaştırılmayan yollardan geçen arabaların nasıl bi gürültü, nasıl bi kirlilik oluşturduğunu, porsuk'un halini. adalarda porsuk kokusu yüzünden kafelerde zor oturulurdu zaman zaman.
ama gelgelelim insanlar değişiyor. yok şunu bu kadara yaptırmış, yok kenar mahallesi şöyle kalmış falan filan. bir kişi çıksın söylesin, şu şehir herşeyiyle dört dörtlük diye. bu adamın projeleri yıllardır engelleniyor, en son tramvay uzatma projesi için rayların aralığı avrupa standartlarında değil demişlerdi. o kadar bok atıyorsunuz bari bunlarıda görün be.
özellikle komşu illeri olan afyon, kütahya ile kıyaslanınca kıymeti daha iyi bilinmektedir.
bir tarafta tüm devletin imkanları seferber edildigi halde bi halt yapılamayan iller, diger tarafta projeleri her şartta engellenen bir il.
ve sonuç ortada..
çoktur. eskişehirin eski halini bilmeden ' az katkısı hatta hiç' diyenler olabilir. 1999- 2000 li hallerde eskişehir köyden farkı yoktu afedersin. sadece esnaf sarayı vardı. tek lüks esnaf sarayıydı. artık ister görüntü ister sosyallik açısından çok gelişti, hatta ' burası venedik değil eskişehir' adlı başlıklarla gazeteye düşüldü.
"şehrin her tarafına yaptığı heykeller ile birini nemalandırdı " nasıl acımasız,nasıl taraflı,nasıl komik bir bok atma yöntemidir. eğer rant ise mevzu bursa'nın göbeğine dikilen toki konutlarına bakmak lazım yada istiklal caddesinin 2-3 defa
kazılıp yeniden yapılmasına .rant sağlanacak ise her yere heykel dikilmez farklı şeyler yapılır.
eskişehir'li olup da "aslında çok da değişmedi demek" ayıptır . ne hakında konuşursa konuşulsun her zaman tarafsız olmanın daha gerekli ve sağlıklı olduğunu düşünmekteyim .
gerçekten tarafsız bakmak gerekirse, eskişehir e tramvayın hiç gereği yoktu. eskiden minübüs ve otobüslerle istediğimiz yere rahat rahat gidebiliyorken şimdi tramvayda sıkış tepiş gidiyoruz.
yaptığı iki adet devasa park ise mantık hatası ile dolu, ikiside çoğu semt için yürüyerek gidilecek mesafede değil illa araba ile gitmeniz lazım tmm binip gittiniz lakin anca içinde yürüyüp gezebiliyorsunuz oturayım piknik yapayım desen yapamazsın.
buna örnek olarak antalya düden park ı örnek verebilirim; insanlar bir hafta sonu gidip güzelce piknik yapabiliyorlar çokta harika bir ortam.
yaptığı deniz ise gene göz boyamadan ibaret, denizin 500 metre ilerisindeki şeker bloklarının altyapısı yok pisliği porsuğa karışıyor biz bile çocukluğumuzda geride yüzüyorduk pislik içinde yüzmemek için.
benim evimden espark alışveriş merkezi 3 kilometre ve ben bu mesafeyi araba ile inanırmısınız 15 dakikada alıyorum, 1 kilometreyi 5 dakikada alıyorum.
şehrin hertarafına heykel yaptırıp birilerini buradan nemalandırdı, bu kişinin büyükerşenın kızı olduğu söyleniyor ama bilmiyorum doğrusu.
büyükerşenın bunca yaptığını ak partinin çevreyolu düzenlemesine değişmem, neden mi? çünkü insanların en sık trafik kazasından öldüğü yerlere alt geçit yaptı.
erşenın yaptığı yol ise iki eylül caddesi ile doktorlar caddesi var mı başka cadde?
saymakla bitmez efendim. Bir eskişehirli olarak açık yüreklilikle soyleyebilirim. Ankarada okurken ankaradan trenle her hafta sonu eskisehire gitmek isteyen arkadasları gordukce gurur duymaktayım bunu saglayan kısıde buyukersendır. hickimse sehrın tamamını duzeltemez bu ımkansızdır parıstede arka sokak vardır berlindede. uzaktan atıp tutmak kolaydır. 81 ile sahip turkıyede onun gıbı katkı saglayan baskan yoktur. gercekten sehrine asık biridir. gelin gorun gokcek neler yapıyo evet hataları olabılır ama kotulerın acık ara 1. odur efendım.
geliştik diyen bu cahillere diyen ağzını yesinler senin. bu kadar at gözlüğü ile bakmaya gerek yok, elbette kusurları vardır, hataları vardır ancak eskişehir'in 2000'li yıllarda yaşadığı akıl almaz değişimi görememek için kötü niyetli olmak lazım .
hayatı eskişehir de geçmiş biri olarak bu katkıyı şöyle özetleyeyim:
adam eskişehir in anasını sikti. mis gibi memlekette hiç yokken trafik sorunu çıkardı. yaptığı boktan heykelleri yancılarının verdiği gazla şehrin en güzel yerlerine yerleştirdi. küçücük şehirde -büyükşehirlerin en küçüğü- taksi tutar gibi otobüs-tramvay parası öder olduk. bisikletle 20 dakikada gidebildiğim şehir içindeki evime adalardan tramvayla yarım saatte gider oldum. hala memlekette yağmur yağdığında yarı dize kadar su basan yerler var.
çocukluğumun geçtiği sokak isimlerini sırf tabela vurgunu yapabilmek için anlamsız biçimde değiştirdi. menekşe sokak menekşeler oldu, lale sokak laleler oldu, salkım sokak salkım saçak sokak oldu. eskişehirde değişmeyen sokak ismi kalmadı.
tüm altyapı yatırımları vişnelik, deliklitaş ve tepebaşının bazı zengin muhitlerine yapıldı. he rbüyük kentte kenar mahalle olur ama banliyo 13 ler de ancak filmlerde olur. hiçbir büyük kentte yasadışı kurulmuş muhitler hariç diğer yerleşim yerleri eskişehir deki gibi 19. yüzyıldan kalma değildir.
belediyecilik işine siyaseti karıştırmamak lazım. adam sıçtı mı? sıçtı. hem de eskişehirlinin ağzının tavanına sıçtı.
sen hiç parisin, viyananın kenar mahallelerini gördün mü sorusuyla cevap verilecek başlık.
Zira şehircilik bilimdir.Her şehirde kenar mahalle vardır.Olmak zorundadır.