doksanlarda çocukluğunu yaşamış biri olarak kendimi her zaman çok şanşlı hissetmişimdir. Biz trenin son vagonuna son anda yetişen bir nesildik. 10 yıl sonra dogsak bunların hiç biri yaşanmayacaktı. internet cafelerin yaygınlaşması, 24 saat çizği film yayınının olması hep çocukları kapalı mekanlara hapsetmek içindir. Ben sokakta oynayan çocukları bir türlü göremeyince bunun sebebinin birazda aile den kaynaklandığını düşünüyordum. aslında onlarda haklı çocuklarını başı boş sokağa bırakmak istemiyorlar. tüm bu sebeplerden yakınırdım sokakta oynayan çocukları görememekten. ama yeni taşındığım apartmanımda bir sürü velet var. ve hepside sabahtan akşama kadar sokakta oyun oynuyorlar. bugün camdan onları izledim çocukluğum geldi gözüme duygulandım. ve çok mutlu oldum. meğer ne kadar özlüyor insan.